Kanun Bankacılık Kanunu Kanun
No. 5411 Kabul
Tarihi : 19.10.2005 BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler Amaç MADDE 1. — Bu Kanunun amacı, finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanmasına,
kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasına, tasarruf sahiplerinin hak ve
menfaatlerinin korunmasına ilişkin usûl ve esasları düzenlemektir. Kapsam MADDE 2. — Türkiye'de kurulu mevduat bankaları, katılım bankaları, kalkınma ve
yatırım bankaları, yurt dışında kurulu bu nitelikteki kuruluşların Türkiye'deki
şubeleri, finansal holding şirketleri, Türkiye Bankalar Birliği, Türkiye
Katılım Bankaları Birliği, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Tasarruf
Mevduatı Sigorta Fonu ve bunların faaliyetleri bu Kanun hükümlerine tâbidir. Özel
kanunlarla kurulmuş olan bankalar hakkında da kanunlarında yer alan hükümler
saklı kalmak kaydıyla bu Kanun hükümleri uygulanır. Bu
Kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümler tatbik olunur. Tanımlar ve kısaltmalar MADDE 3. — Bu Kanunun uygulanmasında; İlişkili
Bakan: Başbakan veya görevlendireceği Devlet Bakanını, Kurul:
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunu, Kurum:
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunu, Başkan:
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanını, Merkez
Bankası: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Anonim Şirketini, Fon:
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunu, Fon
Kurulu: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Kurulunu, Fon
Başkanı: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Kurulu Başkanını, Kredi
kuruluşu: Mevduat bankalarını ve katılım bankalarını, Kuruluş
birlikleri: Türkiye Bankalar Birliği ve Türkiye Katılım Bankaları Birliğini, Banka:
Mevduat bankaları ve katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarını, Mevduat
bankası: Bu Kanuna göre kendi nam ve hesabına mevduat kabul etmek ve kredi
kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren kuruluşlar ile yurt dışında
kurulu bu nitelikteki kuruluşların Türkiye'deki şubelerini, Katılım
bankası: Bu Kanuna göre özel cari ve katılma hesapları yoluyla fon toplamak
ve kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren kuruluşlar ile yurt
dışında kurulu bu nitelikteki kuruluşların Türkiye'deki şubelerini, Kalkınma
ve yatırım bankası: Bu Kanuna göre mevduat veya katılım fonu kabul etme
dışında; kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren ve/veya özel
kanunlarla kendilerine verilen görevleri yerine getiren kuruluşlar ile yurt
dışında kurulu bu nitelikteki kuruluşların Türkiye'deki şubelerini, Finansal
holding şirketi: İçlerinden en az bir tanesi bir kredi kuruluşu olmak
şartıyla bağlı ortaklıklarının tümü veya çoğunluğu kredi kuruluşu veya
finansal kuruluş olan şirketi, Şube:
Elektronik işlem cihazlarından ibaret birimler hariç olmak üzere, bankaların
bağımlı bir parçasını oluşturan ve bu kuruluşların faaliyetlerinin tamamını
veya bir kısmını kendi başına yapan, sabit ya da seyyar bürolar gibi her
türlü işyerini, Merkez
şube: Yurt dışında kurulu bir bankanın Türkiye'de açtığı şubeyi, birden fazla
şubenin olması hâlinde ise Kuruma bildirilecek ve Kurulca onaylanacak şubeyi, Fon
bankası: Mülga 3182 sayılı Bankalar Kanunu, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan
4389 sayılı Bankalar Kanunu ve bu Kanun uyarınca temettü hariç ortaklık
hakları ile yönetimi ve denetimi Fona intikal eden bankalar ile Fonun çoğunluk
hissesine sahip olduğu bankaları, Finansal
kuruluş: Kredi kuruluşları dışında kalan ve sigortacılık, bireysel emeklilik
veya sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunmak veya bu Kanunda yer alan
faaliyet konularından en az birini yürütmek üzere kurulan kuruluşlar ile kalkınma
ve yatırım bankaları ve finansal holding şirketlerini, Kontrol:
Bir tüzel kişinin; sermayesinin, asgarî yüzde ellibirine sahip olma şartı
aranmaksızın, çoğunluğuna doğrudan veya dolaylı olarak sahip olunması veya bu
çoğunluğa sahip olunmamakla birlikte imtiyazlı hisselerin elde bulundurulması
veya diğer hissedarlarla yapılan anlaşmalara istinaden oy hakkının çoğunluğu
üzerinde tasarrufta bulunulması suretiyle veya herhangi bir suretle yönetim
kurulu üyelerinin karara esas çoğunluğunu atayabilme ya da görevden alma
gücünün elde bulundurulmasını, Ana
ortaklık: Kontrolündeki ortaklıklar ile Kurul tarafından belirlenen usûl ve
esaslarla tanımlanan ortaklıkların finansal tablolarını kendi nezdinde
konsolide eden banka veya finansal holding şirketini, Bağlı
ortaklık: Ana ortaklığın kontrolü altında faaliyet gösteren ortaklıkları, Nitelikli
pay: Bir ortaklığın sermayesinin veya oy haklarının doğrudan veya dolaylı
olarak yüzde on veya daha fazlasını teşkil eden paylar ile bu oranın altında
olsa dahi yönetim kurullarına üye belirleme imtiyazı veren payları, Hâkim
ortak: Bir ortaklığı doğrudan ya da dolaylı olarak, tek başına veya birlikte
kontrol eden gerçek veya tüzel kişiyi, Yöneticiler:
Bankanın yönetim kurulu, denetim komitesi ve kredi komitesi başkan ve üyeleri
ile genel müdür, genel müdür yardımcıları ve imza yetkisine sahip
mensuplarından; bölge müdürleri, şube müdürleri ve genel müdürlük merkez
teşkilatında yer alan bölüm, kısım, grup ve bunlara eşdeğer isimler altında
faaliyet gösteren birimlerin yöneticilerini, Mevduat:
Yazılı ya da sözlü olarak veya herhangi bir şekilde halka duyurulmak
suretiyle ivazsız veya bir ivaz karşılığında, istendiğinde ya da belli bir
vadede geri ödenmek üzere kabul edilen parayı, Tasarruf
mevduatı: Mevduat bankaları nezdinde açtırılan, gerçek kişilere ait ve
münhasıran çek keşide edilmesi dışında ticari işlemlere konu olmayan mevduat
hesaplarını, Özel
cari hesap: Katılım bankalarında açılabilen ve istenildiğinde kısmen veya
tamamen her an geri çekilebilme özelliği taşıyan ve karşılığında hesap
sahibine herhangi bir getiri ödenmeyen fonların oluşturduğu hesapları, Katılma
hesabı: Katılım bankalarına yatırılan fonların bu kurumlarca
kullandırılmasından doğacak kâr veya zarara katılma sonucunu veren,
karşılığında hesap sahibine önceden belirlenmiş herhangi bir getiri ödenmeyen
ve anaparanın aynen geri ödenmesi garanti edilmeyen fonların oluşturduğu
hesapları, Katılım
fonu: Katılım bankaları nezdinde açtırılan gerçek ve tüzel kişilere ait özel
cari hesap ve katılma hesaplarında yer alan parayı, Destek
hizmeti kuruluşu: Kurulca belirlenecek esaslar çerçevesinde Merkez Bankası
tarafından kurulmuş ya da Merkez Bankası bünyesinde faaliyet gösterenler ile
Sermaye Piyasası Kurulunun denetiminde bulunan takas, saklama ve merkezi
kayıt hizmeti kuruluşları hariç, bu Kanun kapsamındaki kuruluşlara ana
hizmetlerinin uzantısı veya tamamlayıcısı niteliğinde hizmet veren
kuruluşları, Kıyı
bankacılığı: Bankacılık faaliyetleri, kurulu bulunulan ülke harici ile
sınırlı tutulan veya ülke genelinde uygulanan ekonomik ve malî mevzuata tâbi
olmayan ya da kurulu bulunulan ülkede yerleşik olanlardan mevduat ve fon kabulünün
yasaklandığı bankacılığı, İfade
eder. Faaliyet konuları MADDE 4. — Bankalar, diğer kanunlarda öngörülen hükümler saklı kalmak kaydıyla
aşağıda belirtilen faaliyetleri gerçekleştirebilirler: a)
Mevduat kabulü. b)
Katılım fonu kabulü. c)
Nakdî, gayrinakdî her cins ve surette kredi verme işlemleri. d)
Nakdî ve kaydî ödeme ve fon transferi işlemleri, muhabir bankacılık veya çek
hesaplarının kullanılması dahil her türlü ödeme ve tahsilat işlemleri. e)
Çek ve diğer kambiyo senetlerinin iştirası işlemleri. f)
Saklama hizmetleri. g)
Kredi kartları, banka kartları ve seyahat çekleri gibi ödeme vasıtalarının
ihracı ve bunlarla ilgili faaliyetlerin yürütülmesi işlemleri. h)
Efektif dahil kambiyo işlemleri; para piyasası araçlarının alım ve satımı;
kıymetli maden ve taşların alımı, satımı veya bunların emanete alınması
işlemleri. i)
Ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına, mala,
kıymetli madenlere ve dövize dayalı; vadeli işlem sözleşmelerinin, opsiyon
sözleşmelerinin, birden fazla türev aracı içeren basit veya karmaşık yapıdaki
finansal araçların alımı, satımı ve aracılık işlemleri. j)
Sermaye piyasası araçlarının alım ve satımı ile geri alım veya tekrar satım
taahhüdü işlemleri. k)
Sermaye piyasası araçlarının ihraç veya halka arz yoluyla satışına aracılık
işlemleri. l)
Daha önce ihraç edilmiş olan sermaye piyasası araçlarının aracılık maksadıyla
alım satımının yürütülmesi işlemleri. m)
Başkaları lehine teminat, garanti ve sair yükümlülüklerin üstlenilmesi
işlemleri gibi garanti işleri. n)
Yatırım danışmanlığı işlemleri. o)
Portföy işletmeciliği ve yönetimi. p)
Hazine Müsteşarlığı ve/veya Merkez Bankası ve kuruluş birlikleri nezdinde oluşturulan
bir sözleşme kapsamında üstlenilen yükümlülükler çerçevesinde alım satım
işlemlerine ilişkin piyasa yapıcılığı. r)
Faktöring ve forfaiting işlemleri. s)
Bankalararası piyasada para alım satımı işlemlerine aracılık. t)
Finansal kiralama işlemleri. u) Sigorta acenteliği
ve bireysel emeklilik aracılık hizmetleri. v)
Kurulca belirlenecek diğer faaliyetler. Mevduat
bankaları birinci fıkranın (b) ve (t), katılım bankaları (a), kalkınma ve
yatırım bankaları (a) ve (b) bentlerinde belirtilen faaliyetleri
gerçekleştiremezler. Dolaylı pay sahipliği MADDE 5. — Bu Kanunun uygulanmasında, gerçek kişilere ait dolaylı pay sahipliğinin
belirlenmesinde, bir gerçek kişi ile eş ve çocuklarına ve bunların sınırsız
sorumlulukla katıldıkları ortaklıklara veya bu kişi veya ortaklıkların ayrı
ayrı veya birlikte kontrol ettikleri ortaklıklara ait paylar birlikte dikkate
alınır. Tüzel kişilere ait dolaylı pay sahipliğinin belirlenmesinde, bunlara
ait paylar ile bunların kontrol ettikleri ortaklıklara ait paylar birlikte
hesaplanır. Bu
maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Kurul tarafından belirlenir. İKİNCİ KISIM İzne Tâbi İşlemler BİRİNCİ BÖLÜM Kuruluş ve Faaliyet İzinleri Kuruluş veya Türkiye'de
şube ve temsilcilik açma izni MADDE 6. — Türkiye'de bir bankanın kurulmasına veya yurt dışında kurulmuş bir
bankanın Türkiye'deki ilk şubesinin açılmasına, bu Kanunda öngörülen
şartların yerine getirilmesi kaydıyla Kurulun en az beş üyesinin aynı yöndeki
oyuyla alınacak kararla izin verilir. İzin
için yapılacak başvurulara ve iznin verilmesine ilişkin usûl ve esaslar
Kurulca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir. İzne ilişkin karar, başvurunun
yapıldığı ya da başvuruda eksiklik bulunması hâlinde, istenilen bilgi ve
belgelerin tamamlandığı tarihten itibaren üç ay içinde ilgiliye bildirilir.
Eksikliklerin altı ay içinde giderilmemesi hâlinde başvuru geçersiz hale
gelir. Türkiye'de
münhasıran kıyı bankacılığı faaliyetinde bulunmak üzere banka kurulması veya
yurt dışında kurulu bankalarca bu amaçla şube açılması, bunların faaliyet
alanları ile finansal raporlama ve denetim usûlleri ve faaliyetlerinin geçici
veya sürekli olarak durdurulması hususları Kurul kararıyla belirlenir. Yurt
dışında kurulu bankalar, mevduat veya katılım fonu kabul etmemek ve Kurulca
belirlenecek esaslara göre faaliyet göstermek kaydıyla, Kurulun izni ile
Türkiye'de temsilcilik açabilirler. Kuruluş şartları MADDE 7. — Türkiye'de kurulacak bir bankanın; a)
Anonim şirket şeklinde kurulması, b)
Hisse senetlerinin nakit karşılığı çıkarılması ve tamamının nama yazılı
olması, c)
Kurucularının bu Kanunda belirtilen şartları haiz olması, d)
Yönetim kurulu üyelerinin bu Kanunun kurumsal yönetim hükümlerinde belirtilen
nitelikleri ve plânlanan faaliyetleri gerçekleştirebilecek meslekî tecrübeyi haiz
olması, e)
Öngörülen faaliyet konularının plânlanan malî, yönetim ve organizasyon yapısı
ile uyumlu olması, f)
Nakden ve her türlü muvazaadan âri olarak ödenmiş sermayesinin en az
otuzmilyon Yeni Türk Lirası olması, g)
Ana sözleşmesinin bu Kanun hükümlerine uygun olması, h)
Kurumun etkin denetimini engellemeyecek şeffaf ve açık bir ortaklık yapısı ve
organizasyon şemasına sahip olması, i)
Konsolide denetimini engelleyici nitelikte herhangi bir hususun bulunmaması, j)
Öngörülen faaliyet konularına ait iş plânlarını, kuruluşun malî yapısı ile
ilgili projeksiyonlarını sermaye yeterliliğini de içerecek şekilde, ilk üç
yıl için bütçe plânını ve yapısal örgütlenmesini gösteren bir faaliyet
programını iç kontrol, risk yönetimi ve iç denetim sistemi de dahil olmak
üzere ibraz etmesi, Şarttır. Kalkınma
ve yatırım bankaları için ödenmiş sermaye, birinci fıkranın (f) bendinde
belirtilen tutarın üçte ikisinden az olamaz. Bu
maddenin uygulamasına ilişkin usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. Kurucularda aranan
şartlar MADDE 8. — Bankaların kurucu ortaklarının; a)
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre müflis olmaması, konkordato
ilân etmiş olmaması, uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırma başvurusunun
tasdik edilmiş olmaması ya da hakkında iflasın ertelenmesi kararı verilmiş
olmaması, b) Bu
Kanunun 71 inci maddesi uygulanan bankalarda veya bu Kanunun yürürlüğe
girmesinden önce Fona devredilmiş olan bankalarda nitelikli paya sahip
olmaması veya kontrolü elinde bulundurmaması, c)
Tasfiyeye tâbi tutulan bankerler ile iradî tasfiye haricinde tasfiyeye tâbi
tutulan finansal kuruluşlarda, faaliyet izni kaldırılan kalkınma ve yatırım
bankalarında, ortaklarının temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve
denetimi Fona intikal eden veya bankacılık yapma ve mevduat ve katılım fonu
kabul etme izin ve yetkileri kaldırılan kredi kuruluşlarında, Fona intikalinden veya bankacılık yapma ve mevduat ve katılım
fonu kabul etme izin ve yetkileri kaldırılmadan önce nitelikli paya sahip
olmaması veya kontrolü elinde bulundurmaması, d)
Taksirli suçlar hariç olmak üzere affa uğramış olsalar bile mülga 765 sayılı
Türk Ceza Kanunu ve diğer kanunlar uyarınca ağır hapis veya beş yıldan fazla
hapis, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ve diğer kanunlar uyarınca üç yıldan
fazla hapis cezasıyla cezalandırılmamış olması veya mülga 3182 sayılı
Bankalar Kanununun, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar
Kanununun, bu Kanunun ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun ve ödünç para
verme işleri hakkında mevzuatın hapis cezası gerektiren hükümlerine muhalefet
yahut mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu veya
diğer kanunlar uyarınca basit veya nitelikli zimmet, zimmet, irtikâp, rüşvet,
hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas
gibi yüz kızartıcı suçlar ile istimal ve
istihlâk kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık suçları, resmî ihale ve
alım satımlara fesat karıştırma, karapara aklama veya Devletin şahsiyetine
karşı işlenen suçlar ile Devlet sırlarını açığa vurma, Devletin egemenlik
alametlerine ve organlarının saygınlığına karşı suçlar, Devletin güvenliğine
karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli
savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, yabancı
devletlerle olan ilişkilere karşı suçlar, vergi kaçakçılığı suçlarından veya
bu suçlara iştirakten hükümlü bulunmaması, e)
Gerekli malî güç ve itibara sahip bulunması, f)
İşin gerektirdiği dürüstlük ve yeterliliğe sahip olması, g)
Tüzel kişi olması hâlinde, risk grubu ile birlikte ortaklık yapısının şeffaf
ve açık olması, Şarttır. Bankaların
tüzel kişi kurucu ortaklarının doğrudan veya dolaylı olarak nitelikli paya
sahip gerçek kişi ortaklarının bu maddenin birinci fıkrasının (a), (b), (c),
(d), (e) ve (f) bentlerinde yer alan şartları taşıması gerekir. Türkiye'nin
taraf olduğu uluslararası anlaşmalarla kurulmuş çok taraflı kredi kuruluşları
ve finansal kuruluşlar hakkında bu maddenin birinci fıkrasının (b) ve (c)
bentleri uygulanmaz. Merkezi yurt dışında
bulunan bankaların Türkiye'de şube açma şartları MADDE 9. — Kurulca belirlenen usûl ve esaslar çerçevesinde gerekli izni alarak
Türkiye'de şube açmak suretiyle faaliyet gösterecek yurt dışında kurulu bir
bankanın; a)
Merkezinin bulunduğu ülkede esas faaliyetlerinde yasaklamanın bulunmamış
olması, b)
Merkezinin bulunduğu ülkenin yetkili denetim merciinin Türkiye'de faaliyet
göstermesine ilişkin olumsuz görüşünün bulunmaması, c)
Ödenmiş sermayesinin Türkiye'ye tahsis edilen kısmının 7 nci maddede
belirtilen miktardan az olmaması, d)
Müdürler kurulu üyelerinin, kurumsal yönetim hükümlerinde belirtilen şartları
ve plânlanan faaliyetleri gerçekleştirebilecek meslekî tecrübeyi haiz
olmaları, e)
İzin kapsamındaki faaliyet konularına ait iş plânlarını, ilk üç yıl için
bütçe plânını ve yapısal örgütlenmesini gösteren bir faaliyet programını
ibraz etmesi, f)
Dahil olduğu grubun ortaklık yapısının şeffaf ve açık olması, Şarttır. Merkezinin
bulunduğu ülkedeki yerel düzenlemelere aykırılıkları nedeniyle faaliyeti yasaklanan
konularda faaliyet izni verilmez. Faaliyet izni MADDE 10. — Bu Kanunun 6 ncı maddesi çerçevesinde kuruluş veya Türkiye'de şube açma
izni alan bankaların, Kuruldan ayrıca faaliyet izni alması şarttır. Bir
beyanname ile yapılacak başvuru üzerine verilecek izin, Kurul tarafından aksi
kararlaştırılmış olmadıkça, 4 üncü maddede belirtilen bütün faaliyetleri aynı
maddenin son fıkrasındaki sınırlamalar çerçevesinde kapsar. Verilen faaliyet
izinleri Resmî Gazetede yayımlanır. Kararın, ilk izin başvurusunun yapıldığı
tarihten itibaren en geç üç ay içinde verilmesi gerekir. Kurum,
bu Kanun ve bu Kanuna dayanılarak yapılan düzenlemelerdeki şartları
taşımayanlara gerekli düzeltmeleri yapmaları ve eksiklikleri tamamlamaları
için altı ayı geçmemek üzere süre verir. Bu süre içinde yeniden başvuranlar
hakkında yapılan inceleme sonucunda durumları uygun bulunmayanlara verilmiş
olan kuruluş izni geçersiz olur ve sonuç yazılı olarak bildirilir. Kuruluş
izni almış olan bankaların faaliyete geçebilmesi için; a) Sermayesinin
nakit olarak ödenmiş ve plânlanan faaliyetleri gerçekleştirebilecek düzeyde
olması, b)
Kurucuları tarafından 7 nci maddede belirtilen asgarî sermayenin yüzde onu
tutarındaki sisteme giriş payının en az dörtte birinin Fon hesabına
yatırıldığına dair belgenin ibraz edilmesi, c)
Faaliyetlerinin kurumsal yönetim hükümlerine uygunluğunu sağlaması ve yeterli
personel ve teknik donanıma sahip olması, d)
Yöneticilerinin, kurumsal yönetim hükümlerinde belirtilen nitelikleri haiz
olması, e)
Kurulca faaliyet konularını yürütebilecek yeterliliğe sahip olunduğu
kanaatine varılması, Gerekir.
Sisteme
giriş payının ödenmeyen kısmının, faaliyete geçiş tarihinden itibaren Kurulca
belirlenecek ödeme plânı çerçevesinde Fon hesabına yatırılacağına ilişkin taahhütnamenin
Kuruma ibrazı zorunludur. Sisteme giriş payı bir defaya mahsus olmak üzere
alınır. Banka hissedarları sisteme giriş payının ödenmesinden müteselsilen
sorumludurlar. Bu
maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esasları belirlemeye Kurul yetkilidir. Kuruluş izninin iptali MADDE 11. — Bir bankanın kuruluş izni; a)
İznin gerçeğe aykırı beyanlarla alınmış olması, b)
Kuruluş izninin verildiği tarihten itibaren dokuz ay içerisinde faaliyet izni
için başvurulmaması, c)
Kuruluş izninden vazgeçildiğinin beyan edilmesi, d)
İznin verilmesinde aranan şartların, faaliyete geçilinceye kadar
kaybedilmesi, e)
Faaliyet izni alınamamış olması, f)
İradi olarak bu Kanunun 4 üncü maddesinde belirtilen faaliyetlerin tümünden
vazgeçilmesi ve iradi tasfiyenin tamamlanması, g)
Devrolunan bankanın birleşme veya bölünme işlemlerinin tamamlanması, h) Bu
Kanunun 106 ncı maddesi kapsamında tasfiye veya iflas takibatının
tamamlanması, Hâllerinden
herhangi birinin gerçekleşmesi durumunda, Kurulun en az beş üyesinin aynı
yöndeki oyuyla alınan kararla iptal edilir. Faaliyet izninin iptali
veya sınırlandırılması MADDE 12. — Bir bankanın, faaliyet izninin gerçeğe aykırı beyanlarla alınmış olması
veya faaliyet izninin alınmasından itibaren altı ay içinde faaliyete geçilmemesi
ya da bir yıl içinde kesintisiz altı ay süre ile faaliyette bulunulmamış
olması hâlinde faaliyet izni iptal edilir. Faaliyet izninin alındığı tarihten
itibaren bir ay içerisinde ilgili kuruluş birliğine üye olunmaması veya
sisteme giriş payının kalan taksitlerinin Fon hesabına yatırılmamış olması ve
bu yükümlülüklerin Kurum tarafından yapılan uyarıya rağmen yerine
getirilmemesi durumunda, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a)
ve (b) bentleri dışında kalan faaliyet konuları Kurulca tek tek
sınırlanabilir. Bu
kararlar ilgililere yazılı olarak bildirilir ve Resmî Gazetede yayımlanır. Türkiye'de
şubesi bulunan yurt dışında kurulu bankaların, kurulu bulundukları ülkede
herhangi bir nedenle faaliyet izninin kaldırılması, faaliyetlerinin
durdurulması, iflas veya tasfiyelerine karar verilmesi veya konkordato ilân
etmeleri hâlinde, bunların Türkiye'deki şubelerinin faaliyet izinleri Kurul
tarafından kaldırılır. Bu
Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) veya (b) bentleri kapsamında
bir kredi kuruluşuna verilen yetkinin Kurul tarafından kaldırılması, faaliyet
izninin kaldırılması hükmündedir. Yurt içinde şube açma MADDE 13. — Kurulca belirlenecek esaslara ve bu Kanunda yer alan kurumsal yönetim
hükümleri ile koruyucu hükümlere uyulmuş olması ve Kuruma bildirilmesi
şartıyla bankalarca yurt içinde şube açılması serbesttir. Sınır ötesi faaliyetler MADDE 14. — Türkiye'de kurulan bankaların, kıyı bankacılığı bölgeleri de dahil olmak
üzere yurt dışında şube veya temsilcilik açmaları, ortaklık kurmaları veya
kurulmuş ortaklıklara katılmaları, bu Kanunda yer alan kurumsal yönetim
hükümleri ile koruyucu hükümlere ve Kurulca belirlenecek esaslara uyulması
kaydıyla Kurulun iznine tâbidir. Bağımsız denetim,
değerleme, derecelendirme ve destek hizmeti kuruluşlarının yetkilendirme izni MADDE 15. — Bankaların bağımsız denetim, değerleme, derecelendirme ve destek hizmeti
faaliyetlerini gerçekleştirecek olan kuruluşların yetkilendirilmesine,
yetkilerinin geçici veya sürekli olarak kaldırılmasına Kurulca karar verilir.
Buna ilişkin usûl ve esaslar ilgili meslek birliklerinin görüşü alınarak
Kurulca belirlenir. İKİNCİ BÖLÜM Ana Sözleşmeye İlişkin Hükümler Ana sözleşme
değişiklikleri MADDE 16. — Bankaların ana sözleşme değişikliklerinde Kurumun uygun görüşü aranır.
Kurumca uygun görülmeyen değişiklikler genel kurulda karara bağlanamaz.
Kurumun uygun görüşü alınmaksızın yapılan ana sözleşme değişiklikleri Ticaret
Siciline tescil edilemez. Ana sözleşme değişikliği için bu Kanun ve ilgili
diğer mevzuatta öngörülen izin, onay veya olumlu görüş başvuruları, yetkili
mercilerce onbeş iş günü içinde cevaplandırılır. Bankalar
ana sözleşmelerini güncel olarak internet sayfalarında yayınlar. Ana
sözleşmelerin güncelleştirilmesi, değişikliklerin gerçekleştiği tarihten
itibaren on iş günü içerisinde yapılmak zorundadır. Sermaye artırımları MADDE 17. — Sermaye artırımlarının, her türlü muvazaadan âri olarak, ilgili
mevzuatla ilâve edilmesine izin verilen kaynaklar hariç, iç kaynaklara
başvurulmadan nakden ödenmesi şarttır. Sermaye artırımının Ticaret Siciline
tescil edilmesinde Kurumun uygun görüşü aranır. Sermayenin
mevzuata aykırı olarak artırıldığı tespit edilen kısmı, özkaynak hesabında
dikkate alınmaz. Bu
madde kapsamında sermaye artırımına ilişkin usûl ve esaslar Kurulca
belirlenir. Pay edinim ve devirleri
MADDE 18. — Bir kişinin, bir bankada doğrudan veya dolaylı pay sahipliği yoluyla
sermayenin yüzde onunu ve daha fazlasını temsil eden payları edinmesi veya
bir ortağa ait doğrudan veya dolaylı payların sermayenin yüzde on, yüzde
yirmi, yüzde otuzüç veya yüzde ellisini aşması sonucunu veren pay edinimleri
ile bir ortağa ait payların, bu oranların altına düşmesi sonucunu veren pay
devirleri Kurulun iznine tâbidir. Yönetim
kuruluna veya denetim komitesine üye belirleme imtiyazı veren payların
tesisi, devri veya yeni imtiyazlı pay ihracı yukarıdaki oransal sınırlara
bakılmaksızın Kurulun iznine tâbidir. Bu
izinlerin verilmesinde, bankanın devralınan hisselerinin nominal değerinin
yüzde biri oranında devir payının devralan tarafından Fona yatırılması
zorunludur. Ortak
sayısının beşten aşağı düşmesine yol açan işlemler ile izin alınmadan yapılan
pay devirleri pay defterine kaydolunmaz. Bu hükme aykırı olarak pay defterine
yapılan kayıtlar hükümsüzdür. Oy hakkı edinilmesi ve hisseler üzerinde intifa
hakkı tesisinde de bu hüküm uygulanır. Nitelikli
paya sahip olan ortakların kurucularda aranan nitelikleri taşıması şarttır.
Kurucularda aranan nitelikleri kaybeden nitelikli paya sahip ortaklar temettü
dışındaki ortaklık haklarından yararlanamaz. Bu halde, diğer ortaklık hakları
Kurumun bildirimi üzerine Fon tarafından kullanılır. Bu ortaklar sermayedeki
doğrudan ve dolaylı payları yüzde onun altına düşene kadar rüçhan haklarını
kullanamazlar. Bir
bankanın sermayesinin yüzde on veya daha fazlasına sahip olan tüzel kişilerin
paylarının doğrudan veya dolaylı olarak birinci fıkrada belirtilen oranlar
veya esaslar dahilinde el değiştirmesi, devralacak ortağın kurucularda aranan
nitelikleri taşıması şartıyla Kurulun iznine tâbidir. Kurulun
izni olmadan payların devredilmesi hâlinde, bu paylara ait temettü hariç
ortaklık hakları Fon tarafından kullanılır. Hisseleri
borsada işlem gören bankaların hisselerinin borsadan alınması ve bir bankanın
hisselerinin 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre icra
dairesinden satın alınması durumunda gerçekleştirilecek işlemlere ve bu maddenin
uygulanmasına dair usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Birleşme, Bölünme, Hisse Değişimi ve İradi Tasfiye Birleşme, bölünme ve
hisse değişimi MADDE 19. — Türkiye'de faaliyette bulunan bankalardan birinin; diğer bir veya birkaç
banka veya finansal kuruluş ile birleşmesi veya bütün aktif ve pasifi ile
diğer hak ve yükümlülüklerini Türkiye'de faaliyette bulunan diğer bir bankaya
devretmesi, bütün aktif ve pasifleri ile diğer hak ve yükümlülüklerini devir
alması veya bölünmesi ya da hisse değişimi Kurulun iznine bağlıdır. İzin
tarihinden itibaren üç ay içinde ilgili bankaların yetkili organlarınca karar
alınarak gerekli işlemlere geçilmediği takdirde, verilen izin geçersiz olur.
Bankaların bu Kanun hükümlerine göre birleşme, bölünme ve devirlerinde 6762
sayılı Türk Ticaret Kanunu ile devir veya birleşmeye konu bankaların toplam
aktiflerinin sektör içindeki paylarının yüzde yirmiyi geçmemesi kaydıyla 4054
sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 7, 10 ve 11 inci maddeleri hükümleri
uygulanmaz. Birleşme veya devir işleminin kesinleşmesini müteakip, devredilen
kuruluşun bütün aktif ve pasifleri ile diğer hak ve yükümlülükleri devralan
bankaya geçer ve devredilen kuruluşun tüzel kişiliği sona ererek kaydı
Ticaret Sicilinden silinir. Bu
madde hükmünün uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Kurum tarafından
çıkarılacak yönetmelik ile belirlenir. İradi tasfiye MADDE 20. — Bankaların faaliyetlerine son vermeleri ve tasfiyeleri Kurulun iznine ve
Kurumun denetimine tâbidir. Türkiye'de
faaliyette bulunan bankalar faaliyetlerine son vermek ve bunları tasfiye
etmek istedikleri takdirde, durumu Türkiye çapında basımı ve dağıtımı yapılan
en az iki gazete ile ilân ve mevduat sahipleri veya katılım fonu sahipleri
ile alacaklılarına veya bu durumda sayılabilecek kişi ve kurumlara tebliğ
ederek ellerinde bulunan aynî ve nakdî her türlü mevduat veya katılım fonu
ile emanet ve cari hesap bakiyelerini ve sair borçlarını, vadeli olsalar bile
vadelerini beklemeksizin iki ay içinde iadeye ve bu süre içerisinde sahibi
başvurmayan aynî ve nakdî her türlü mevduat, katılım fonu, emanet ve alacakları
Kuruma tevdi etmeye mecburdurlar. Kurum, bu suretle verilen değerleri, takip
eden yıl başından başlamak üzere on yıl süre ile her yıl başında usûlüne göre
ilan etmek suretiyle saklar. Son ilân tarihinden itibaren altı ay içinde
aranmayan bu değerler Fona gelir kaydolunur. Bu
madde hükmünün uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Kurum tarafından
çıkarılacak yönetmelik ile belirlenir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM İzin Başvurularının Reddi İzin başvurularının
reddi MADDE 21. — Bu Kanun hükümleri uyarınca Kuruma yapılan izin başvuruları; denetimin
etkin bir şekilde ifa edilmesine engel olabilecek nitelikte doğrudan veya
dolaylı herhangi bir ilişkinin varlığı veya izne tâbi işlem için öngörülen
koşulların, niteliklerin, yeterliliklerin izin başvurusu esnasında ya da
değerlendirme sürecinde sağlanamaması veya kaybedilmesi hâlinde Kurulca
reddedilir. Ret kararları ilgililere gerekçeli olarak bildirilir. ÜÇÜNCÜ KISIM Kurumsal Yönetim BİRİNCİ BÖLÜM Yönetim Kurumsal yönetim
ilkeleri MADDE 22. — Kurumsal yönetime ilişkin yapı ve süreçler ve bunlara ilişkin ilkeler Sermaye
Piyasası Kurulu ile kuruluş birliklerinin de görüşü alınarak Kurul tarafından
belirlenir. Yönetim kurulu MADDE 23. — Bankaların yönetim kurulları genel müdür dahil beş kişiden az olamaz.
Genel müdür, bulunmadığı hallerde vekili, yönetim kurulunun doğal üyesidir.
Bu Kanunda genel müdür için öngörülen şartlar, yönetim kurulu üyelerinin
yarıdan bir fazlası için de aranır. Murahhas üyelerin genel müdürde aranan
şartları taşımaları zorunludur. Yönetim kurulu üyeliğine seçilenler ve
herhangi bir nedenle boşalma hâlinde görevlendirilenler, bu maddede aranan
şartları taşıdıklarını gösteren belgelerle birlikte yedi iş günü içerisinde
Kuruma bildirilir. Genel müdürlük ve yönetim kurulu başkanlığı görevleri aynı
kişi tarafından icra edilemez. Yönetim kurulu üyelerinin bu Kanunun 8 inci
maddesinin birinci fıkrasının (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde belirtilen
şartları taşıması gerekir. Türkiye'de
şube açmak suretiyle faaliyette bulunan yurt dışında kurulu bankaların
Türkiye'deki yönetim merkezlerinde, yönetim kurulu yetki ve sorumluluklarını
taşıyan, merkez şube müdürünün de dahil olduğu en az üç kişilik bir müdürler
kurulu oluşturmaları zorunludur. Bu Kanunun uygulanmasında müdürler kurulu
yönetim kurulu hükmünde olup, birinci fıkrada belirtilen şartlar müdürler
kurulu üyeleri için de aranır. İç
kontrol, risk yönetimi ve iç denetim sistemlerinin ilgili mevzuata uygun
olarak tesis edilmesi, işlerliğinin, uygunluğunun ve yeterliliğinin
sağlanması, finansal raporlama sistemlerinin güvence altına alınması, banka
içindeki yetki ve sorumlulukların belirlenmesi yönetim kurulunun
sorumluluğundadır. Denetim komitesi MADDE 24. — Bankaların, yönetim kurullarınca yönetim kurulunun denetim ve gözetim
faaliyetlerinin yerine getirilmesine yardımcı olmak üzere denetim komitesi
oluşturulur. Denetim komitesi en az iki üyeden oluşur. Denetim komitesi
üyeleri icraî görevi bulunmayan yönetim kurulu üyeleri arasından seçilir.
Türkiye'de şube olarak faaliyet gösteren bankalarda ise kendisine bağlı icraî
mahiyette faaliyet gösteren bir birim bulunmayan müdürler kurulu üyelerinden
biri görevlendirilir. Denetim
komitesi üyelerinin, Kurulca belirlenen niteliklere sahip olmaları şarttır.
Buna ilişkin bilgi ve belgeler atamanın yapılmasını müteakiben en geç yedi iş
günü içinde Kuruma bildirilir. Denetim
komitesi, yönetim kurulu adına bankanın iç kontrol, risk yönetimi ve iç
denetim sistemlerinin etkinliğini ve yeterliliğini, bu sistemler ile muhasebe
ve raporlama sistemlerinin bu Kanun ve ilgili düzenlemeler çerçevesinde işleyişini
ve üretilen bilgilerin bütünlüğünü gözetmek, bağımsız denetim kuruluşlarının
yönetim kurulu tarafından seçilmesinde gerekli ön değerlendirmeleri yapmak,
yönetim kurulu tarafından seçilen bağımsız denetim kuruluşlarının
faaliyetlerini düzenli olarak izlemek, bu Kanun kapsamında ana ortaklık
niteliğindeki kuruluşlarda, konsolide denetime tâbi kuruluşların iç denetim
işlevlerinin konsolide olarak sürdürülmesini ve eşgüdümünü sağlamakla görevli
ve sorumludur. Denetim
komitesi, iç kontrol, iç denetim ve risk yönetimi sistemleri kapsamında
oluşturulan birimlerden ve bağımsız denetim kuruluşlarından; görevlerinin
ifasıyla ilgili olarak düzenli raporlar almak ve bankanın faaliyetlerinin
sürekliliği ve güven içinde yürütülmesini olumsuz etkileyebilecek hususlar
veya mevzuata ve iç düzenlemelere aykırılıklar bulunması hâlinde bu hususları
yönetim kuruluna bildirmekle yükümlüdür. Denetim
komitesi, altı aylık dönemleri aşmamak kaydıyla icra ettiği faaliyetlerin
sonuçları ile bankada alınması gereken önlemlere, yapılmasına ihtiyaç duyulan
uygulamalara ve bankanın faaliyetlerinin güven içinde sürdürülmesi bakımından
önemli gördüğü diğer hususlara ilişkin görüşlerini yönetim kuruluna
bildirmekle yükümlüdür. Denetim
komitesi, bankanın tüm birimlerinden, anlaşmalı destek hizmeti kuruluşları ve
bağımsız denetim kuruluşlarından bilgi ve belge almaya, bedeli banka
tarafından karşılanmak suretiyle konularında ihtisas sahibi kişilerden
yönetim kurulunun onayına bağlı olarak danışmanlık hizmeti sağlamaya
yetkilidir. Denetim komitesinin görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma
usûl ve esasları yönetim kurulu tarafından düzenlenir. Genel müdür ve
yardımcıları MADDE 25. — Banka genel müdürlerinin hukuk, iktisat, maliye, bankacılık, işletme,
kamu yönetimi ve dengi dallarda en az lisans düzeyinde, mühendislik alanında
lisans düzeyinde öğrenim görmüş olanların ise belirtilen alanlarda lisansüstü
öğrenim görmüş olmaları ve bankacılık veya işletmecilik alanında en az on
yıllık meslekî deneyime sahip olmaları şarttır. Genel
müdür yardımcılarının en az yedi yıllık meslekî deneyime sahip ve asgarî üçte
ikisinin birinci fıkrada belirtilen alanlarda en az lisans düzeyinde öğrenim
görmüş olması şarttır. Başka unvanlarla istihdam edilseler dahi, yetki ve
görevleri itibarıyla genel müdür yardımcısına denk veya daha üst konumlarda
icraî nitelikte görev yapan diğer yöneticiler de bu Kanunun genel müdür
yardımcılarına ilişkin hükümlerine tâbidir. Genel
müdürlüğe ve yardımcılıklarına atanacakların, bu maddede aranan şartları
taşıdıklarını gösteren belgelerle birlikte Kuruma bildirilmesi şarttır.
Bildirimden itibaren yedi iş günü içinde Kurumca olumsuz görüş bildirilmemesi
durumunda ilgili kişilerin atamaları yapılabilir. Herhangi
bir nedenle görevden ayrılan genel müdür ve yardımcılarının görevden ayrılma
nedenleri, ilgili banka ve görevden ayrılan tarafından yedi iş günü içinde
Kuruma bildirilir. Bu
madde uygulamasında, genel müdürün sahip olması gereken nitelikler ve
atanmalarına veya görevden ayrılmalarına ilişkin yükümlülükler bakımından,
yurt dışında kurulu bankaların Türkiye'deki merkez şubesi müdürü, genel müdür
gibi değerlendirilir. Genel
müdür ve genel müdür yardımcıları, konsolide denetime tâbi ortaklıklar hariç
başka bir ticari kuruluşta tam veya yarı zamanlı olarak görev alamaz. Çalışma ve imza yetkisi
yasağı MADDE 26. — Bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b), (c) ve (d)
bentlerinde belirtilen şartları taşımayan kişiler, bankalarda genel müdür,
genel müdür yardımcısı veya imza yetkisini haiz görevli olarak çalıştırılamazlar.
Bankalar, bu kimselerin imza yetkilerini derhal kaldırmak zorundadırlar. Kurum
denetimleri sonucunda, bu Kanun veya ilgili diğer mevzuat hükümlerini ihlâl
ettikleri ve bankanın emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye düşürdükleri
tespit edilen ve haklarında kanunî kovuşturma talep edilen banka
mensuplarının, imza yetkileri Kurul kararı ile geçici olarak kaldırılır. Bu
kimseler, Kurulun izni olmadıkça imza yetkisini haiz personel olarak hiçbir
bankada çalıştırılamazlar. Yemin ve mal beyanı MADDE 27. —
Bankaların yönetim kurulu üyeleri ile müdürler kurulu başkan ve üyeleri,
seçilmeleri veya atanmalarından sonra yerel ticaret mahkemesi huzurunda yemin
etmedikçe göreve başlayamazlar. Bu kişiler ile genel müdür ve yardımcıları ve
imza yetkisine sahip mensuplarından bölge müdürleri, şube müdürleri ve genel
müdürlük merkez teşkilatında yer alan bölüm, kısım, grup ve bunlara eşdeğer
isimler altında faaliyet gösteren birimlerin yöneticileri 3628 sayılı Mal
Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu
hükümlerine tâbidirler. Yemin
ve mal beyanına ilişkin usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. Karar defteri MADDE 28. — Yönetim kurulu, denetim komitesi ve kredi komitesi ile müdürler kurulu
kararları, aralarında açıklık bırakılmamak ve satır aralarında çıkıntı
olmamak şartıyla tarih ve numara sırasıyla 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun
defterlerle ilgili hükümleri gereğince onaylanmış müteselsil sayfa numaralı
ayrı birer deftere metnin doğruluğundan hiçbir şekilde şüpheyi davet etmeyecek
şekilde günü gününe kaydedilir ve her kararın altı, üyeler tarafından karar
tarihinden itibaren en geç bir ay içinde imza olunur. Kurulca belirlenecek
usûl ve esaslar çerçevesinde, yıl sonlarında ciltlettirilmeleri kaydıyla
karar defterleri yerine yaprakları noterce tasdikli ve müteselsil sıra
numaralı ayrı kalamoza kullanılabilir. İKİNCİ BÖLÜM İç Sistemler İç sistemlere ilişkin
yükümlülükler MADDE 29. — Bankalar, maruz kaldıkları risklerin izlenmesi, kontrolünün sağlanması,
faaliyetlerinin kapsamı ve yapısıyla uyumlu ve değişen koşullara uygun, tüm
şube ve konsolidasyona tâbi ortaklıklarını kapsayan yeterli ve etkin bir iç
kontrol, risk yönetimi ve iç denetim sistemi kurmak ve işletmekle
yükümlüdürler. İç
kontrol, risk yönetimi ve iç denetim sistemlerinin kuruluşuna, işleyişine,
yeterliliğine, oluşturulacak birimlere, icra edilecek faaliyetlere, üst
yönetimin görev ve sorumlulukları ile Kuruma yapılacak raporlamalara ilişkin
usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. İç kontrol sistemi MADDE 30. — Bankalar, iç kontrol sistemi kapsamında, faaliyetlerinin mevzuata, iç
düzenlemelerine ve bankacılık teamüllerine uygun olarak yürütülmesini,
muhasebe ve raporlama sisteminin bütünlüğünü, güvenilirliğini ve bilgilerin
zamanında elde edilebilirliğini her seviyedeki personeli tarafından uyulacak
ve uygulanacak sürekli kontrol faaliyetleri ile sağlamak, görevlerin
fonksiyonel ayrımlarını, yetki ve sorumlulukların paylaşımını, fon
ödemelerini, banka işlemlerinin mutabakatını, varlıkların korunmasını ve
yükümlülüklerin kontrol altında tutulmasını temin etmek, maruz kalınan her
türlü riskin tanınması, değerlendirilmesi ve yönetimi için gerekli alt yapıyı
hazırlamak ve yeterli iletişim ağını oluşturmak zorundadır. İç kontrol
faaliyetleri yönetim kuruluna bağlı olarak çalışacak iç kontrol birimi ve
personeli tarafından yürütülür. Risk yönetimi sistemi MADDE 31. — Bankalar risk yönetimi sistemi kapsamında, risk politikalarını Kurulca
belirlenen esaslar çerçevesinde oluşturmak, uygulamak ve raporlamak
zorundadır. Risk yönetimi faaliyetleri yönetim kuruluna bağlı olarak
çalışacak risk yönetimi birimi ve personeli tarafından yürütülür. İç denetim sistemi MADDE 32. — Bankalar bütün birim, şube ve konsolidasyona tâbi ortaklıklarını
kapsayan bir iç denetim sistemi kurmak zorundadır. Bu çerçevede,
faaliyetlerin mevzuata, ana sözleşmeye, iç düzenlemelere ve bankacılık
ilkelerine uygunluğu, banka müfettişleri tarafından denetlenir. İç
denetim faaliyetleri, tarafsız ve bağımsız bir şekilde, gerekli meslekî özen
gösterilerek, yeterli sayıda müfettiş tarafından yerine getirilir. Ana
ortaklık niteliğindeki bankanın iç denetiminde görev alanlar konsolidasyona
tâbi ortaklıklarda iç denetim görevini ifa edebilir. İç denetimle görevli
birimce veya yetkili müfettişlerce bu Kanunun 29 uncu maddesinin ikinci
fıkrası kapsamında düzenlenecek iç denetim raporunun, en az üçer aylık
dönemler itibarıyla ve denetim komitesi aracılığıyla yönetim kuruluna tevdii
zorunludur. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Yetkili Kuruluşlar Bağımsız denetim
kuruluşları MADDE 33. — Bu Kanunun 15 inci maddesine göre yetkilendirilecek bağımsız denetim
kuruluşlarının çalışmalarına ilişkin esaslar Türkiye Serbest Muhasebeci Malî
Müşavirler ve Yeminli Malî Müşavirler Odaları Birliği,Türkiye Muhasebe
Standartları Kurulu, Merkez Bankası ve kuruluş birliklerinin görüşü alınarak
Kurulca düzenlenir. Bağımsız denetim kuruluşları, bu Kanun uyarınca
yaptıkları faaliyetler dolayısıyla üçüncü kişilere verdikleri zararlardan
sorumludurlar. Bağımsız
denetim kuruluşları denetim esnasında, bankanın varlığını tehlikeye
sokabilecek veya yöneticilerin Kanun veya esas sözleşmeyi ihlâl etmiş
olduklarını gösteren hususları tespit ederse, durumu derhal Kuruma bildirir.
Bu bildirim, meslekî gizlilik prensiplerinin ve anlaşmalarının veya
bankacılık sırlarına ilişkin yükümlülüklerin ihlâl edildiği anlamına gelmez. Değerleme ve
derecelendirme kuruluşları MADDE 34. — Bu Kanun ve bu Kanuna istinaden çıkarılan düzenlemelerde öngörülen
değerlemeler ve derecelendirmeler, Kurulca belirlenecek usûl ve esaslar
çerçevesinde, değerleme ve derecelendirme kuruluşlarına yaptırılır. Destek hizmeti
kuruluşları MADDE 35. — Bankalar, destek hizmetinden doğabilecek riskler ile bunların
yönetilmesine, beklenen fayda ve maliyetin değerlendirilmesine ilişkin
hazırlayacakları programı Kuruma ibraz etmek zorundadır. Destek hizmeti,
bankaların yasal yükümlülüklerini yerine getirmelerini, ilgili düzenlemelere
uymalarını ve etkin biçimde denetlenmelerini engelleyici nitelikte olamaz. Destek
hizmeti kuruluşlarına ve hizmet alınabilecek konulara ilişkin usûl ve esaslar
Kurulca belirlenir. Sorumluluk sigortası MADDE 36. — Bağımsız denetim, değerleme, derecelendirme ve destek hizmeti
kuruluşları, verdikleri hizmetlerden doğabilecek zararları karşılamak
amacıyla sorumluluk sigortası yaptırmak zorundadır. Bu maddenin uygulanmasına
ilişkin usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Finansal Raporlama Muhasebe ve raporlama
sistemi MADDE 37. — Bankalar, kuruluş birliklerinin ve Türkiye Muhasebe Standartları
Kurulunun görüşü alınmak suretiyle Kurul tarafından uluslararası standartlar
esas alınarak belirlenecek usûl ve esaslara uygun olarak muhasebe sistemlerinde
tekdüzeni uygulamak; tüm işlemlerini gerçek mahiyetlerine uygun surette
muhasebeleştirmek; finansal raporlarını bilgi edinme ihtiyacını
karşılayabilecek biçim ve içerikte, anlaşılır, güvenilir ve
karşılaştırılabilir, denetime, analize ve yorumlamaya elverişli, zamanında ve
doğru şekilde düzenlemek zorundadır. Bankalar,
kanunî ve yardımcı defter ve kayıtlarını, şubeleri, yurt içi ve yurt
dışındaki muhabirleri ile hesap mutabakatı sağlamadan bilançolarını
kapatamazlar. Yayımlanan
finansal tabloların gerçeğe aykırı olduğunun tespiti hâlinde Kurul gerekli
tedbirleri almaya yetkilidir. Konsolide finansal
raporlar MADDE 38. — Ana ortaklık, finansal durum ve faaliyet sonuçları hakkında bir bütün
olarak bilgi vermek amacıyla 37 nci maddeye istinaden Kurulca düzenlenen usûl
ve esaslar çerçevesinde konsolide finansal raporlar düzenlemek zorundadır.
Konsolide finansal rapor kapsamında bulunan kuruluşlar, kendilerinden
konsolide finansal raporların düzenlenmesine ilişkin olarak istenecek her
türlü bilgi ve belgeyi ilgili ana ortaklığa vermekle yükümlüdür. Finansal raporların
imzalanması, sunulması, ilânı ve denetimi MADDE 39. — Bankalar tarafından hazırlanan finansal raporlardan Kurulca belirlenecek
olanların, yönetim kurulu başkanı, denetim komitesi üyeleri, genel müdür ile
finansal raporlamadan sorumlu genel müdür yardımcısı ve ilgili birim müdürü
veya bu unvanlara eşdeğer kişiler tarafından ad, soyad ve unvan belirtilmek
suretiyle finansal raporlamaya ilişkin düzenlemelere ve muhasebe kayıtlarına
uygun olduğu belirtilerek imzalanması zorunludur. İmza yükümlülüğü,
Türkiye'de şube açmak suretiyle faaliyette bulunan bankalarda müdürler kurulu
üyelerince yerine getirilir. Bankaların
genel kurullarına sunacağı yıllık finansal raporların bağımsız denetim
kuruluşlarınca onaylanması şarttır. Bankalar,
düzenleyecekleri finansal raporlarını, Kurulun belirleyeceği usûl ve esaslar
çerçevesinde ilgili mercilere sunmak ve ilân etmek zorundadırlar. Yıllık faaliyet raporu MADDE 40. — Bankalar, statülerine, yönetim ve organizasyon yapılarına, insan
kaynaklarına, faaliyetlerine, finansal durumlarına, yönetimin
değerlendirmeleri ve geleceğe yönelik beklentilerine ilişkin bilgileri,
finansal tablolarını, özet yönetim kurulu raporunu ve bağımsız denetim
raporunu da içeren yıllık faaliyet raporu hazırlamak zorundadırlar. Faaliyet
raporunun hazırlanmasına, ilgili mercilere bildirilmesine ve kamuya açıklanmasına
ilişkin usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. Sorumluluk MADDE 41. — Yönetim kurulu, bu Kanunun 37 nci maddesi uyarınca faaliyetlerin
muhasebeleştirilmesi, finansal tabloların hazırlanması, onaylanması,
denetlenmesi, yetkili mercilere sunulması ve yayımlanması dâhil finansal
raporlama sistemini, görev, yetki ve sorumlulukları belirlemek, bilgi
sistemlerini yeterli hale getirmek ve uygulamayı gözetmekle yükümlüdür. Belgelerin saklanması MADDE 42. — Alınan yazılar ve faaliyetler ile ilgili belgelerin asılları veya bunun
mümkün olmadığı hâllerde sıhhatlerinden şüpheye mahal vermeyecek kopyaları ve
yazılan yazıların makine ile alınmış, tarih ve numara sırası verilerek düzenlenecek
suretleri, usûlleri çerçevesinde ilgili banka nezdinde on yıl süreyle saklanır.
Bu belgelerin mikrofilm, mikrofiş şeklinde veya elektronik, manyetik veya
benzeri ortamlarda saklanmaları mümkündür. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin
usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. DÖRDÜNCÜ KISIM Koruyucu Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Özkaynaklar ve Standart Oranlar Koruyucu düzenlemeler MADDE 43. — Kurul; bankaların varlıkları, alacakları, özkaynakları, borç, yükümlülük
ve taahhütleri, gelir ve giderleri arasındaki ilgi ve dengelerin ve malî
bünyeyi etkileyen diğer tüm unsurların ve maruz kalınan risklerin tespiti,
tahlili, izlenmesi, ölçülmesi ve değerlendirilmesi amacıyla sınırlamalar ve
standart oranlar da belirlemek suretiyle gerekli düzenlemeleri yapmaya ve
bunlar hakkında her türlü tedbiri almaya yetkilidir. Bu hüküm, 38 inci madde
gereğince konsolide malî tablo hazırlama yükümlülüğü bulunan ana ortaklık
için Kurulca belirlenecek usûl ve esaslar çerçevesinde konsolide ve konsolide
olmayan bazda uygulanır. Bankalar, yapılan düzenlemelere uymak, belirlenen
sınırlamaları ve standart oranları konsolide baz da dahil olmak üzere
hesaplamak, tutturmak ve idame ettirmek ve bunlara ilişkin olarak Kurum
tarafından istenen tedbirleri belirlenen süreler içinde almak ve uygulamakla
yükümlüdür. Kurul,
kurumsal yönetim hükümleri ile koruyucu hükümlerin uygulanmasını da dikkate
alarak, her bir banka ya da banka grubu için belirlenen asgarî veya azamî
standart oranlar ve sınırlardan farklı daha ihtiyatlı bir oran veya sınır
tesis etmeye veya hesaplama ve bildirim dönemlerini farklılaştırmaya veya
genel olarak belirlenmemiş oran ve sınırlar tespit etmeye yetkilidir. Bu
Kanun kapsamında öngörülen sınırlamalara ve standart oranlara ilişkin
eşiklere erişilmesi veya aşımların oluşması hâlinde, ilgili banka durumu
derhal Kuruma bildirmek zorundadır. Ödenmiş sermaye, yedek
akçeler ve özkaynak MADDE 44. — Ödenmiş sermaye, bankaların fiilen ve her türlü muvazaadan arî olarak
ödenmiş veya Türkiye'ye ayrılmış ve ödenmiş sermayelerinden, bilançoda
görülen zararın yedek akçelerle karşılanamayan kısmı düşüldükten sonra kalan
tutardır. Yedek
akçeler, bankaların 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve ilgili kanunlar ile
ana sözleşmelerine göre ayırdıkları yedek akçelerinden varsa bilanço
zararının düşülmesinden sonra elde edilen tutardır. Özkaynak,
ana sermaye ve katkı sermaye toplamı ile bu toplamdan sermayeden indirilecek
değerlerin düşülmesi sonucu bulunacak tutarı ifade eder. Konsolide
özkaynak, konsolide esasa göre uygulanacak kredi sınırları ile standart
oranların hesaplanmasında bu maddenin üçüncü fıkrası hükmüne göre hesaplanarak
dikkate alınır. Bu
maddeye ilişkin usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. Sermaye yeterliliği MADDE 45. — Bu Kanunun uygulanmasında maruz kalınan riskler nedeniyle oluşabilecek
zararlara karşı yeterli özkaynak bulundurulması sermaye yeterliliğini ifade
eder. Bankalar, Kurum tarafından düzenlenecek yönetmelikte öngörülen usûl ve
esaslara göre yüzde sekiz oranından az olmamak üzere belirlenecek sermaye
yeterliliği oranını hesaplamak, tutturmak, idame ettirmek ve raporlamak
zorundadır. Bankaların
iç sistemleri, aktif ve malî yapıları dikkate alınarak asgarî sermaye
yeterliliği oranını artırmaya, bankalar bazında farklılaştırmaya, kaynağı
katılma hesabı olan aktiflerin risk ağırlıklarının belirlenmesinde bu
hesapların özelliklerini dikkate almak suretiyle düzenleme yapmaya Kurul
yetkilidir. Likidite yeterliliği MADDE 46. — Bankalar, Merkez Bankasının uygun görüşü alınmak suretiyle Kurulca
belirlenecek usûl ve esaslara göre asgarî likidite düzeyini hesaplamak,
tutturmak, idame ettirmek ve raporlamak zorundadır. Aşımların giderilmesi MADDE 47. —
Bu Kanun ve bu Kanuna istinaden çıkarılan düzenlemelerde yer alan sınırlama
ve oranlara ilişkin aşımların Kurulca belirlenecek usûl ve esaslar
çerçevesinde giderilmesi zorunludur. Özkaynaklarda
meydana gelebilecek düşüşler nedeniyle özkaynağın belirli bir oranı ile
ilişkilendirilen sınırlama ve oranlarda aşımların oluşması ve şartların
gerektirmesi hâlinde, bu aşımlar Kurumca belirlenecek bir süre içinde
giderilir. Aşımların giderilmesi için belirlenen süre içinde bu Kanunun idarî
para cezalarına ilişkin hükümleri uygulanmaz. İKİNCİ BÖLÜM Krediler ve Risk Grubu Krediler MADDE 48. — Bankalarca verilen nakdî krediler ile teminat mektupları,
kontrgarantiler, kefaletler, aval, ciro, kabul gibi gayrinakdî krediler ve bu
niteliği haiz taahhütler, satın alınan tahvil ve benzeri sermaye piyasası
araçları, tevdiatta bulunmak suretiyle ya da herhangi bir şekil ve surette
verilen ödünçler, varlıkların vadeli satışından doğan alacaklar, vadesi
geçmiş nakdî krediler, tahakkuk etmekle birlikte tahsil edilmemiş faizler,
gayrinakdî kredilerin nakde tahvil olan bedelleri, ters repo işlemlerinden
alacaklar, vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri ile benzeri diğer sözleşmeler
nedeniyle üstlenilen riskler, ortaklık payları ve Kurulca kredi olarak kabul
edilen işlemler izlendikleri hesaba bakılmaksızın bu Kanun uygulamasında
kredi sayılır. Birinci
fıkrada belirtilenlere ilâve olarak, kalkınma ve yatırım bankalarının
finansal kiralama yöntemiyle sağladığı finansmanlar ile katılım bankalarının
taşınır ve taşınmaz mal ve hizmet bedellerinin ödenmesi suretiyle veya kâr ve
zarar ortaklığı yatırımları, taşınmaz, ekipman veya emtia temini veya
finansal kiralama, mal karşılığı vesaikin finansmanı, ortak yatırımlar veya
benzer yöntemlerle sağladıkları finansmanlar da bu Kanun uygulamasında kredi
sayılır. Risk grubu MADDE 49. — Bir gerçek kişi ile eşi ve çocukları, bunların yönetim kurulu üyesi veya
genel müdürü oldukları veya bunların ya da bir tüzel kişinin birlikte veya
tek başlarına, doğrudan ya da dolaylı olarak kontrol ettikleri ya da sınırsız
sorumlulukla katıldıkları ortaklıklar bir risk grubunu oluşturur. Bir
banka ile bu bankanın nitelikli pay sahipleri, yönetim kurulu üyeleri ve
genel müdürü, bunların birlikte veya tek başına, doğrudan ya da dolaylı
olarak kontrol ettikleri ya da bunların sınırsız sorumlulukla katıldıkları
veya yönetim kurulu üyesi ya da genel müdürü oldukları ortaklıklar bankanın
dahil olduğu risk grubunu oluşturur. Yukarıda
belirtilen risk gruplarının belirlenmesinde birlikte kontrol edilen
ortaklıklar, bu ortaklıkların kontrolünü birlikte sağlayan her bir hissedarın
risk grubuna dahil edilir. Bu
maddenin uygulanmasında aralarında birinin ödeme güçlüğüne düşmesinin diğer
bir veya birkaçının ödeme güçlüğüne düşmesi sonucunu doğuracak boyutta
kefalet, garanti veya benzeri ilişkiler bulunan gerçek ve tüzel kişiler
ilgili risk gruplarına dahil edilir. Sermayesinin
çoğunluğu ayrı ayrı veya birlikte Hazineye, Özelleştirme İdaresi
Başkanlığına, genel veya katma bütçeli dairelere ait bankalar; doğrudan veya
dolaylı olarak kontrol ettikleri ortaklıklar ile birlikte bir risk grubu
oluşturur. Bankalar
dışındaki kamu iktisadi teşebbüslerinin veya hisselerinin çoğunluğu
Özelleştirme İdaresi Başkanlığının elinde bulunan diğer kamu kurum ve
kuruluşları, sermaye, yönetim ve denetimlerine hâkim oldukları bağlı
ortaklık, iştirak ve müesseseler ile birlikte bir risk grubu oluşturur. Bu
maddenin uygulanmasına, banka ve ortaklıklarda yönetim kurulu üyesi ve genel
müdür olarak görev yapanlar ve velâyet altında olmayan çocuklar bakımından
aynı risk grubuna dahil edilecek gerçek ve tüzel kişilerin tespitine ilişkin
usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. Dâhil olunan risk grubu
ve mensuplara kredi kullandırma koşulları MADDE 50. — Bankalar; a)
Yönetim kurulu üyelerine, genel müdüre, genel müdür yardımcılarına ve kredi
açmaya yetkili mensuplarına; bunların eş ve velâyet altındaki çocuklarına;
tek başlarına ya da birlikte sermayesinin yüzde yirmibeş veya fazlasına sahip
oldukları ortaklıklara, b)
(a) bendinde sayılanlar dışında kalan mensupları ile bunların eş ve velâyeti
altındaki çocuklarına, c)
Mensuplarının kurduğu veya bunlar için kurulan sandık, dernek, sendika veya
vakıflara, Her
ne şekil ve surette olursa olsun nakdî ve gayrinakdî kredi veremez, tahvil ya
da benzeri menkul kıymetlerini satın alamazlar. Birinci
fıkra hükümleri, yönetim kurulu üyeliklerinde aslen bulunan veya temsilci
bulunduran ve banka sermayesinde doğrudan veya dolaylı olarak nitelikli paya
sahip olan gerçek kişi ortaklar ile tüzel kişi ortaklar hakkında uygulanmaz. Bir
bankanın ortaklıklarının yönetim ve denetim kurullarında bulunan kimselerin
aynı zamanda ilgili bankanın mensubu olması, bu ortaklıkların ilgili banka
ile işlem yapmasına engel değildir. Bankanın
dâhil olduğu risk grubunda bulunan gerçek ve tüzel kişilere kredi
kullandırılması hâlinde, gerekli kararların yönetim kurulunun üye tam
sayısının üçte iki çoğunluğu ile alınması ve bunlara sağlanan kredi
koşullarının kredi kullananın lehine diğer kişi ve gruplara
kullandırılanlardan ve piyasa koşullarından farklılık arz etmemesi şarttır. Bir
bankanın yönetim kurulu üyelerine, mensupları ile bunların eşlerine ve
velâyet altındaki çocuklarına, aylık net ücretleri toplamının beş katını
aşmamak üzere verilecek krediler, üç katını aşmamak üzere çek karnesi veya
kredi kartı verilmesi suretiyle kullandırılacak krediler ile bu Kanunun 55
inci maddesinin (a) ve (b) bentlerinde belirtilen menkul kıymetler karşılığı
kullandırılan krediler birinci ve dördüncü fıkra hükümlerine tâbi değildir. Banka,
bankanın risk grubunda yer alan kişilere açtığı kredileri Kuruma düzenli
olarak raporlar. Sonradan
bu madde hükümlerine aykırı hale gelen kredilerin en geç altı ay içinde
tasfiye edilmesi zorunludur. Kredi açma MADDE 51. — Kredi açma yetkisi yönetim kuruluna aittir. Yönetim kurulu; kredi açma,
onay verme ve diğer idarî esaslara ilişkin politikaları oluşturmak, bunların
uygulanmasını ve izlenmesini sağlamak ve gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür. Yönetim
kurulu kredi açma yetkisini Kurulca belirlenecek usûl ve esaslar çerçevesinde
kredi komitesine veya genel müdürlüğe devredebilir. Genel müdürlük kendisine
devredilen kredi açma yetkisini
diğer birimleri, bölge
müdürlükleri veya şubeleri
aracılığıyla da kullanabilir.
Kredi komitesinin oluşumu ile çalışma ve karar alma esasları Kurulca
belirlenir. Bu Kanunun kredi sınırlarına ilişkin hükümlerine tâbi olmayan
krediler için kredi açma yetkisi yönetim kurulunca belirlenecek usûl ve
esaslar çerçevesinde devredilebilir. Kredi
açma yetkisini haiz olanlar, kendileri ile eş ve velâyeti altındaki
çocuklarının veya bunlarla risk grubu oluşturan diğer gerçek ve tüzel
kişilerin taraf olduğu kredi işlemlerine ilişkin değerlendirme ve karar verme
aşamalarında yer alamaz ve bu hususu yazılı olarak yetkililere bildirir. Kurul,
bu madde ve 50 nci madde hükümlerine aykırı olarak kullandırıldığı tespit
edilen kredilerin, ilgili bankanın özkaynak hesabında indirim kalemi olarak
dikkate alınmasına karar vermeye veya bu krediler tutarında ilave özkaynak
temin edilmesini zorunlu tutmaya yetkilidir. Kredilerin izlenmesi MADDE 52. — Bankalar, kredileri nedeniyle maruz kalınacak riskleri ölçmek, karşı
tarafın malî gücünü düzenli olarak analiz etmek ve izlemek, gerekli bilgi ve
belgeleri temin etmek ve bunlara ilişkin esasları belirlemek zorundadır.
Kredi müşterileri bu çerçevede konsolide ve konsolide olmayan bazda istenilen
bilgi ve belgeleri bankalara vermekle yükümlüdür. Sermayesinin
yarısından fazlasına genel ve katma bütçeli dairelerin, kamu iktisadi
teşebbüslerinin, 28.5.1986 tarihli ve 3291 sayılı Kanun kapsamına alınan
kuruluşların sahip olduğu kurum ve ortaklıklara ve bankalar dışında kalan
müşterilere açılacak kredi ve verilecek kefalet ya da teminatların Kurumca
belirlenecek tutarı geçmesi hâlinde alınacak hesap durumu belgesi ile eki
bilanço ve kâr ve zarar cetvellerinin genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine
uygunluğunun Kurumca belirlenecek esaslar dahilinde 1.6.1989 tarihli ve 3568
sayılı Kanuna göre ruhsat almış, denetim yetkisine sahip meslek mensupları
tarafından onaylanması şarttır. Bu
maddenin uygulanmasıyla ilgili usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. Karşılıklar ve
teminatlar MADDE 53. — Bankalar, krediler ve diğer alacaklarla ilgili olarak, doğmuş veya
doğması muhtemel zararların karşılanması ve bunlar dışında kalan varlıkların
değer azalışları için yeterli düzeyde karşılık ayrılmasına, aktiflerin kalitesine
ve sınıflandırılmasına, garantilerin ve teminatların alınmasına, bunların
değerinin ve güvenilirliğinin ölçülmesine, takibe alınan kredilerin
izlenmesine ve vadesi dolmuş kredilerin geri ödenmesine ilişkin politikaları
oluşturmak ve uygulamak, bunları düzenli olarak gözden geçirmek, tüm bu
hususları icra edebilecek gerekli yapıları tesis etmek ve işletmek
zorundadır. Bu fıkra hükmünün uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Kurulca
belirlenir. Bu
madde uyarınca krediler ve diğer alacaklarla ilgili olarak ayrılan özel
karşılıkların tamamı, ayrıldıkları yılda kurumlar vergisi matrahının
tespitinde gider olarak kabul edilir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Sınırlamalar Kredi sınırları MADDE 54. — Bankalarca bir gerçek ya da tüzel kişiye veya bir risk grubuna
kullandırılabilecek kredilerin toplamı özkaynakların yüzde yirmibeşini
aşamaz. Bu oran, 49 uncu maddenin ikinci fıkrasında tanımlanan risk grubu bakımından
yüzde yirmi olarak uygulanır. Kurul, bu oranı yüzde yirmibeşe kadar
yükseltmeye veya kanunî haddine kadar indirmeye yetkilidir. Bir adi ortaklığa
verilen krediler, sorumlulukları oranında ortaklara kullandırılmış sayılır. Bankalarca
hâkim ortak veya nitelikli pay sahibi olup olmadıklarına bakılmaksızın
bankaların sermayesinin yüzde bir ve daha fazla payına sahip olup pay
defterine kayıtlı olan tüm ortaklarına ve bunlarla risk grubu oluşturan
kişilere kullandırılacak kredilerin toplamı özkaynaklarının yüzde ellisini
aşamaz. Birlikte
kontrol edilen ortaklıklara kullandırılan krediler, bu ortaklıkları birlikte
kontrol eden hissedarların her birinin ortaklık sermayesinde sahip olduğu
payların, birlikte kontrol ettikleri toplam paya oranı ölçüsünde ortaklığı
birlikte kontrol eden her bir hissedarın dâhil olduğu risk grubuna
kullandırılmış sayılır. Bir
gerçek ya da tüzel kişiye veya bir risk grubuna özkaynakların yüzde onu veya
daha fazlası oranında kullandırılan krediler büyük kredi sayılır ve bunların
toplamı özkaynakların sekiz katını aşamaz. Bir
risk grubuna kullandırılan kredilerin teminatını oluşturmak üzere aynı risk
grubuna dâhil gerçek veya tüzel kişilerden kabul edilen aval, garanti ve
kefaletler risk grubuna ait kredi sınırlarının hesabında dikkate alınmaz. Gayrinakdî
krediler, vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri ile benzeri diğer sözleşmeler,
kabul edilen aval, garanti ve kefaletler, kredi kuruluşları ve finansal
kuruluşlarla gerçekleştirilen işlemler, Kurulca kabul edilecek ülkelerin
merkezî yönetimleri, merkez bankaları ve bankaları ile yapılan işlemler veya
bunlarca çıkarılan ya da ödenmesi garanti edilen bono, tahvil ve benzeri
sermaye piyasası araçları, verilen diğer garantiler karşılığı yapılan
işlemler kredi sınırlarının hesabında Kurulca belirlenen esaslar ve oranlar
dâhilinde dikkate alınır. Bu
madde hükümleri, ana ortaklık bakımından konsolide esasa göre uygulanır. Kredi sınırlamalarına
tâbi olmayan işlemler MADDE 55. — Aşağıdaki kredi işlemleri 54 üncü maddedeki sınırlamalara tâbi değildir:
a)
Karşılığı nakit, nakit benzeri kıymet ve hesaplar ile kıymetli maden olan
işlemler. b)
Hazine Müsteşarlığı, Merkez Bankası, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ve Toplu
Konut İdaresi Başkanlığıyla yapılan işlemler ile bu kurumlarca çıkarılan ya
da ödenmesi garanti edilen bono, tahvil ve benzeri menkul kıymetler karşılığı
yapılan işlemler. c)
Merkez Bankası nezdindeki piyasalarda veya kanunla teşkilatlanmış diğer para
piyasalarında yapılan işlemler. d)
Aynı kişiye ya da aynı risk grubuna yeni kredi tahsisi hâlinde daha önce
yabancı para cinsinden veya yabancı para ölçüsü ile verilen kredilerin,
müteakiben tahsis edilen kredinin kullandırılmaya başlandığı tarihteki cari
kurdan dikkate alınması kaydıyla çek ve kredi kartı kullandırımları hariç,
kredilerde kur değişikliklerinin doğurduğu artışlar ile vadesi geçmiş
kredilere tahakkuk ettirilen faiz, kâr payı ve diğer unsurlar. e)
Her türlü sermaye artırımları dolayısıyla bedelsiz edinilen ortaklık payları
ile ortaklık paylarının herhangi bir fon çıkışı gerektirmeyen değer
artışları. f)
Kurulca belirlenecek esaslar dâhilinde bankaların kendi aralarındaki
işlemler. g)
Kurulca belirlenecek esas ve süreler çerçevesinde elden çıkarılması kaydıyla
halka arza aracılık yüklenimleri kapsamında edinilen ortaklık payları. h)
Özkaynak hesabında indirilecek değer olarak dikkate alınan işlemler. i)
Kurulca belirlenecek diğer işlemler. Ortaklık paylarına
ilişkin sınırlamalar MADDE 56. — Bankaların; kredi kuruluşları ve finansal kuruluşlar dışındaki bir
ortaklıktaki payı kendi özkaynaklarının yüzde onbeşini, bu ortaklıklardaki
paylarının toplam tutarı ise kendi özkaynaklarının yüzde altmışını aşamaz. Bu
Kanunun 55 inci maddesinin (e) bendinde belirtilen işlemler, birinci fıkrada
belirtilen sınırların hesabında dikkate alınmaz. Birinci
fıkrada zikredilen sınırların aşılması hâlinde, aşım tutarı özkaynak
hesaplamasında ana sermayeden indirim kalemi olarak dikkate alınır. Bankalar,
kendilerinde doğrudan veya dolaylı olarak pay sahibi olan ortaklık ve
kuruluşlarda doğrudan veya dolaylı olarak pay sahibi olamazlar, bunların
hisse senetlerini rehin olarak kabul edemezler ve karşılığında avans
veremezler. Gayrimenkul ve emtia
üzerine işlemler MADDE 57. — Bankaların gayrimenkullerinin net defter değerleri toplamı
özkaynaklarının yüzde ellisini aşamaz. Bu hesaplamada, değerleme veya
enflasyon düzeltmesine bağlı olarak oluşan ve gayrimenkul hesabına eklenen
değer artışları yüzde elli oranında dikkate alınır. Bankalar,
2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında gayrimenkul ve emtiayı esas
alan sözleşmeler ile Kurulca uygun görülecek kıymetli madenlerin alım ve
satımı hariç olmak üzere ticaret amacıyla gayrimenkul ve emtianın alım ve
satımı ile uğraşamaz, ipotekli konut finansmanı kuruluşu ve gayrimenkul
yatırım ortaklıkları hariç olmak üzere ana faaliyet konusu gayrimenkul
ticareti olan ortaklıklara katılamazlar. Katılım
bankaları tarafından gayrimenkul, ekipman veya emtia temini veya finansal
kiralama, kâr ve zarar ortaklığı, ortak yatırımlar yoluyla finansman
sağlanması ve benzer faaliyetler nedeniyle üstlenilen yükümlülüklerden dolayı
gayrimenkul ve emtia üzerine yapılan işlemler, bu madde ile yasaklanan ve
sınırlanan faaliyetler kapsamında değerlendirilmez. Alacaklardan
dolayı edinilmek zorunda kalınan emtia ve gayrimenkullerin elden
çıkarılmasına ilişkin usûl ve esaslar Kurul tarafından belirlenir. Sandık ve vakıflara
ilişkin işlemler MADDE 58. — Bankalarca münhasıran çalışanlarına ait olmak üzere sağlık ve sosyal
yardım, emeklilik, ihtiyat ve tasarruf sağlama amaçlarıyla kurulan sandık ve
vakıflara açıklarının kapatılması için kaynak aktarılamaz. Bağış sınırları MADDE 59. — Bankalar ve konsolide denetime tâbi kuruluşlarca bir malî yılda
yapılabilecek bağış miktarı, banka özkaynaklarının binde dördünü aşamaz.
Ancak, yapılan bağış ve yardımların en az yarısının, kurumlar vergisi
matrahının tespitinde gider veya indirim olarak dikkate alınabilecek bağış ve
yardımlardan oluşması zorunludur. Bu hükmün uygulanmasına ilişkin usûl ve
esaslar Kurulca belirlenir. BEŞİNCİ
KISIM Mevduata ve Katılım Fonu Toplamaya İlişkin Hükümler Mevduat ve katılım fonu
kabulü MADDE 60. — Kredi kuruluşları ile özel kanunlarına göre yetkili olanlar dışında
hiçbir gerçek veya tüzel kişi, aslen veya fer'an meslek edinerek mevduat veya
katılım fonu kabul edemez, ticaret unvanları ve kamuya yapacakları açıklamalar
ile ilân ve reklamlarında bu izlenimi yaratacak ifade ve deyimleri
kullanamaz. Karşılığında
hesap cüzdanı yerine makbuz, katılma belgesi, senet ve benzeri belgelerin
verilmesi, alınan paraların mevduat veya katılım fonu kabulü sayılmasına
engel değildir. Resmî
ve özel kuruluşlar ile ortaklıklarda, yalnız çalışanlarına ait olmak üzere
sağlık ve sosyal yardım, emeklilik, ihtiyat ve tasarruf sağlama amaçlarıyla
kurulan sandık ve vakıfların münhasıran kendi üyelerinden bu amaçlar için
topladıkları paralar ile sigorta şirketlerinin işlemleri bu Kanun
uygulamasında mevduat ve katılım fonu kabulü sayılmaz. Kalkınma
ve yatırım bankalarının kendi müstakrizlerinden, ortak ve ortaklıklarından
genel esaslar dâhilinde sağladıkları fonlar ile bankalardan, para piyasaları,
sermaye piyasaları ve organize piyasalardan sağlayacakları fonlar bu Kanun
uygulamasında mevduat sayılmaz. Türkiye'de
kurulan kredi kuruluşlarının yurt dışındaki şubeleri ve ortaklıkları, mevduat
cüzdanı ve fon toplamaya ilişkin evrakın düzenlenmesi işlemlerini faaliyette
bulundukları ülkede yapmak zorundadır. Bu şube veya ortaklıklar adına hiçbir
şekil ve surette yurt içinde mevduat cüzdanı ve fon toplamaya ilişkin evrak
düzenlenemez veya verilemez. Türkiye'de
kurulu kredi kuruluşları, yurt dışında kurulu ortaklıkları veya başka banka
veya finansal kuruluşlar adına yurt içinde yerleşik kişilerden mevduat veya
katılım fonu kabul etmek amacıyla; evrak ya da cüzdan bulundurmaları, personel
istihdam etmeleri, bu ortaklıklar veya başka kredi kuruluşu veya finansal
kuruluşlar adına toplanacak mevduat ve katılım fonu üzerinden personele
ücret, komisyon, prim ve benzeri adlar altında para ödemek veya personele bu
kuruluşların reklamını yaptırmak suretiyle müşterilerini anılan kuruluşlara
yönlendirmeleri, bu ve benzeri yöntemler kullanarak yurt dışında kurulu
kuruluşlar adına mevduat ve katılım fonu kabul etmeleri, bu madde kapsamında
izinsiz mevduat ve katılım fonu kabulü sayılır. Kredi
kuruluşları, mevduat hesapları ile katılım fonu hesaplarını Kurulun görüşü
alınmak suretiyle Merkez Bankasınca tespit edilecek vade ve türlerine göre
tasnif etmek, tasarruf mevduatı ve gerçek kişilere ait katılım fonunu diğer hesaplardan
ayırmak zorundadırlar. 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu hükümlerine göre
ihraç edilen sermaye piyasası araçları hakkında bu madde hükümleri
uygulanmaz. Mevduatın ve katılım
fonunun çekilmesi MADDE 61. — 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun rehinlere ve hapis hakkına, 818 sayılı
Borçlar Kanununun alacağın devir ve temlikine, takasa dair hükümleri ile
diğer kanunların verdiği yetkiler ve koyduğu yükümlülükler saklı kalmak
şartıyla mevduat ve katılım fonu sahiplerine ödenmesi gereken tutarları geri
alma hakları hiçbir suretle sınırlandırılamaz. Mevduat veya katılma hesabı
sahipleri ile kredi kuruluşları arasında vade ve ihbar süresi hakkında kararlaştırılan
şartlar saklıdır. Bu
maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. Zamanaşımı MADDE 62. — Bankalar nezdlerindeki mevduat, katılım fonu, emanet ve alacaklardan hak
sahibinin en son talebi, işlemi, herhangi bir yazılı talimatı tarihinden
başlayarak on yıl içinde aranmayanlar zamanaşımına tâbidir. Zamanaşımına
uğrayan her türlü mevduat, katılım fonu, emanet ve alacaklar banka tarafından
hak sahibine ulaşılamaması hâlinde, yapılacak ilânı müteakiben Fona gelir
kaydedilir. Bu
maddenin uygulanması ile ilgili usûl ve esaslar Kurulca belirlenir. Mevduatın ve katılım
fonunun sigortalanması MADDE 63. — Kredi kuruluşları nezdlerindeki tasarruf mevduatı ve gerçek kişilere ait
katılım fonları, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından sigorta edilir. Kredi
kuruluşları, nezdlerindeki tasarruf mevduatı ve gerçek kişilere ait katılım
fonlarını, sigortaya tâbi kısım üzerinden sigorta ettirmek ve bunun üzerinden
prim ödemek zorundadır. Sigortaya
tâbi olacak tasarruf mevduatı ve gerçek kişilere ait katılım fonlarının
kapsamı ve tutarı, Merkez Bankası, Kurul ve Hazine Müsteşarlığının olumlu
görüşü alınmak suretiyle Fon Kurulu tarafından belirlenir. Risk esaslı
sigorta priminin oranı, yıllık bazda sigortaya tâbi tasarruf mevduat ve
katılım fonunun binde yirmisini aşamaz. Risk esaslı sigorta priminin tarifesi,
tahsil zamanı, şekli ve diğer hususlar Kurulun görüşü alınmak suretiyle Fon
Kurulu tarafından belirlenir. Kredi
kuruluşlarının iflası hâlinde mevduat ve katılım fonu sahipleri, Fonun
imtiyazlı alacaklarından ve Devlet ile sosyal güvenlik kuruluşlarının 6183
sayılı Kanun kapsamındaki alacaklarından sonra gelmek üzere sigortaya tâbi
olmayan kısım için 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 206 ncı maddesindeki
üçüncü sıra anlamında imtiyazlı alacaklıdırlar. Kredi
kuruluşlarınca Fona ödenen sigorta primleri kurumlar vergisi matrahının
tespitinde gider olarak kabul edilir. Faaliyet
izni kaldırılan kredi kuruluşları nezdinde bulunan ve doğruluğu hiçbir
şüpheye yer vermeyecek şekilde kanıtlanan mevduat ve katılım fonunun sigorta
kapsamındaki kısmı, Fon kaynaklarından ödenir. Sigorta kapsamı dışında
kalan mevduat ve katılım fonu MADDE 64. — Aşağıda sayılan tasarruf mevduatı ve katılım fonu hesapları sigortaya
tâbi değildir: a)
İlgili kredi kuruluşunun hâkim ortakları ile bunların ana, baba, eş ve
velâyet altındaki çocuklarına ait mevduat ve katılım fonu ile diğer hesaplar.
b)
İlgili kredi kuruluşunun yönetim veya müdürler kurulu başkan ve üyeleri,
genel müdür ve yardımcıları ile bunların ana, baba, eş ve velâyet altındaki
çocuklarına ait mevduat ve katılım fonu ile diğer hesaplar. c)
26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 282 nci maddesindeki
suçtan kaynaklanan malvarlığı değerleri kapsamına giren mevduat ve katılım
fonu ile diğer hesaplar. d)
Kurul tarafından belirlenen diğer mevduat, katılım fonu ve hesaplar. ALTINCI KISIM Denetim ve Alınacak Önlemler Denetim MADDE 65. — Bu Kanun kapsamındaki kuruluşlar ve bunların faaliyetleri, Kurumun
denetim ve gözetimine tâbidir. Kurum,
bankaların genel kurul toplantılarına gözlemci sıfatıyla temsilci
gönderebilir. Konsolide denetim MADDE 66. — Bu Kanunun 43 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü gereğince, konsolide
bazda sınırlama ve oranlara tâbi olan ana ortaklık bankalar ve bunların yurt
içi ve yurt dışı bağlı ortaklıkları, birlikte kontrol edilen ortaklıkları,
şube ve temsilcilikleri konsolide denetime tâbidir. Birinci
fıkrada belirtilen kuruluşlar, öncelikle iç kontrol, risk yönetimi ve iç
denetim sistemleri, muhasebe ve finansal raporlama birimi, finansal tablolar
ve raporları ile risk grubuna kullandırılan kredilere ilişkin bilgi ve
belgeler olmak üzere her türlü kayıt, bilgi, belge, yapı ve sistemlerini
konsolide denetime uygun ve hazır hale getirmek zorundadırlar. Bağlı
ortaklık ve birlikte kontrol edilen ortaklıkların bu Kanun uyarınca yapılacak
konsolide denetimi, gerek duyulması hâlinde, Kurum ve konsolide denetime tâbi
kuruluşların denetimi ve gözetimi ile yetkili mercilerle birlikte gerçekleştirilir.
Denetim sonuçları ile denetime esas bilgi ve belgeler anılan yetkili
mercilerin görüşü alınarak Kurulca belirlenecek usûl ve esaslara göre
paylaşılır ve kullanılır. Önlem alınmasını
gerektiren hâller MADDE 67. — Konsolide veya konsolide olmayan bazda yapılan denetimler sonucunda bir
bankanın; a)
Aktiflerinin vade itibarıyla yükümlülüklerini karşılayamama tehlikesiyle
karşı karşıya gelmesi ya da likiditeye ilişkin düzenlemelere uymaması, b)
Gelir ve giderleri arasındaki ilgi ve dengelerin bozulması nedeniyle
kârlılığın faaliyetleri emin bir şekilde yürütecek yeterlilikte olmaması, c)
Özkaynaklarının sermaye yeterliliğine ilişkin düzenlemelere göre yetersiz
olması veya bu durumun gerçekleşmek üzere bulunması, d)
Aktif kalitesinin malî bünyeyi zayıflatabilecek şekilde bozulması, e) Bu
Kanuna ve ilgili düzenlemelere veya Kurulca alınan kararlara aykırı nitelikte
karar, işlem ve uygulamalarının bulunması, f) İç
denetim, iç kontrol ve risk yönetim sistemlerini kurmaması veya bu sistemleri
etkin ve yeterli bir şekilde işletmemesi veya denetimi engelleyici herhangi
bir hususun bulunması, g)
Yönetiminin basiretsizliği nedeniyle bu Kanun ve ilgili mevzuat ile
tanımlanmış risklerin önemli ölçüde artması veya malî bünyeyi
zayıflatabilecek şekilde yoğunlaşması, Hâllerinden
herhangi birinin tespit edilmesi durumunda, bu Kanunun 68 inci, 69 uncu ve 70
inci maddelerinde öngörülen tedbirler derhal alınır. Düzeltici önlemler MADDE 68. — Kurum, 67 nci maddede düzenlenen; a)
(a), (b), (c) ve (d) bentlerindeki hâllerden birinin veya birkaçının tespiti
hâlinde, bankanın özkaynağının artırılması veya kâr dağıtımının geçici bir
süreyle durdurularak ihtiyatlara aktarılması veya ayrılan karşılıkların
artırılması, hissedarlara kredi verilmesinin durdurulması veya aktiflerin
elden çıkarılması suretiyle likidite temin edilmesi veya yeni yatırımların
sınırlandırılması veya durdurulması, ücret ve diğer ödemelerin
sınırlandırılması, uzun vadeli yatırımların durdurulması, b)
(e), (f) ve (g) bentlerindeki hâllerden birinin veya birkaçının varlığı
hâlinde bu aykırılıkların giderilmesi, kredi politikasının gözden geçirilerek
riskli işlemlerin durdurulması, maruz kalınan vade, kur veya faiz riskinin
azaltılması için gerekli önlemlerin alınması, Tedbirlerinden bir veya birkaçının ya da tamamının ve
Kurumca uygun görülecek diğer tedbirlerin, Kurumun uygun göreceği bir süre ve
onaylayacağı bir plân dahilinde alınmasını ve uygulanmasını bankanın yönetim
kurulundan ister. İyileştirici önlemler MADDE 69. — Banka tarafından 68 inci maddede yer alan önlemlerin alınmaması veya
alınan önlemlere rağmen sorunların giderilememesi ya da bu tedbirlerin
alınması durumunda dahi sonuç alınamayacağının Kurumca belirlenmesi hâlinde
Kurul; a) 67
nci maddenin (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde sayılan hallerden herhangi
birinin veya birkaçının gerçekleşmesi durumunda, malî bünyenin düzeltilmesi,
sermaye yeterliliği veya likidite düzeylerinden birinin ya da her ikisinin
yükseltilmesi, uygun bir süre vererek uzun vadeli veya duran varlıkların
elden çıkarılması, işletme ve yönetim giderlerinde kısıntıya gidilmesini veya
mensuplarına her ne ad altında olursa olsun düzenli olarak ödenenler
dışındaki ödemelerin durdurulması, belirli kişi, kurum, risk grubu veya
sektörlere nakdî ve gayrinakdî kredi kullandırımının sınırlandırılması veya
yasaklanması, b) 67
nci maddenin (e), (f) ve (g) bentleri ile ilgili olarak aykırılıkların
giderilmesi, karar, işlem ve uygulamalarda yönetim kurulu üyelerinin
sorumluluğu bulunması hâlinde genel kurulun en kısa sürede olağanüstü
toplantıya çağrılarak yönetim kurulu üyelerinden bir veya birkaçının veya tamamının
değiştirilmesi veya üye sayısını artırarak üye atanması veya karar ve
işlemlerde sorumluluğu bulunan mensuplarının görevden alınması, (g) bendi ile
ilgili olarak maruz kalınan risklerin azaltılması için kısa, orta ve uzun
vadeli olmak üzere Kurulca uygun görülecek bir plân oluşturulması ve yönetim
kurulu üyeleri ile nitelikli paya sahip ortaklarından, bu plânın yazılı
olarak taahhüt edilmesi ve belirlediği dönemler itibarıyla uygulama
sonuçlarının gönderilmesi, De
dâhil olmak üzere, uygun göreceği her türlü tedbirin alınmasını ve ivedilikle
uygulanmasını banka yönetim kurulundan ister. Kısıtlayıcı önlemler MADDE 70. — Banka tarafından 68 inci ve/veya 69 uncu maddelerde yer alan önlemlerin
alınmaması veya alınan önlemlere rağmen sorunların giderilememesi ya da bu
tedbirlerin alınması durumunda dahi sonuç alınamayacağının belirlenmesi
hâlinde Kurul bankadan; a)
Faaliyetlerini, faaliyet türleri itibarıyla tüm teşkilatını veya gerekli
görülecek yurt içi veya yurt dışı şubelerini veya muhabirlerle ilişkilerini
kapsayacak şekilde kısıtlaması veya geçici olarak durdurulması, b)
Kaynakların toplanması ve kullandırılmasına ilişkin olarak faiz oranı ve vade
kısıtlamaları da dâhil olmak üzere, her türlü sınırlama ve kısıtlama
getirmesi, c)
Yönetim kurulu da dâhil olmak üzere genel müdür, genel müdür yardımcıları,
ilgili birim ve şube yöneticilerinin bir kısmını veya tamamını görevden
alması, görevden alınan kişilerin yerine atanacak veya seçilecek kişiler için
Kurumdan onay alınması, d)
Sigortaya tâbi mevduat veya katılım fonu tutarını aşmamak ve yeterli teminatı
hâkim ortakların hisse senetlerinden veya diğer malvarlıklarından karşılanmak
üzere uzun vadeli kredi sağlaması, e)
Zarar doğurduğu tespit edilen faaliyetlerinin sınırlandırılması veya durdurulması,
verimi düşük veya verimsiz varlıklarının elden çıkarılması, f)
İstekli olan bir veya birkaç banka ile birleşmesi, g)
Özkaynakların artırılmasını sağlamak amacıyla uygun görülecek yeni
hissedarlar bulunması, h)
Doğan zararın özkaynaktan indirilmesi, Tedbirlerinden
bir ya da birkaçının veya uygun göreceği diğer tedbirlerin alınmasını ve
uygulanmasını ister. Faaliyet izninin
kaldırılması veya Fona devir MADDE 71. — Denetlemeler sonucunda bir bankayla ilgili olarak; a) Bu
Kanunun 70 inci maddesi kapsamında alınması istenen tedbirlerin Kurul
tarafından verilen süre içerisinde ya da her halükârda en geç oniki ay içinde
kısmen ya da tamamen alınmaması ya da bu tedbirleri kısmen veya tamamen almış
olmasına rağmen, malî bünyesinin güçlendirilmesine imkân bulunmadığı veya bu
tedbirler alınmış olsa dahi malî bünyesinin güçlendirilemeyeceğinin tespit
edilmesi, b)
Faaliyetine devamının mevduat ve katılım fonu sahiplerinin hakları ve malî
sistemin güven ve istikrarı bakımından tehlike arz ettiğinin ortaya çıkması, c)
Yükümlülüklerini vadesinde yerine getiremediğinin tespit edilmesi, d)
Yükümlülüklerinin toplam değerinin varlıklarının toplam değerini aşması, e)
Hâkim ortaklarının veya yöneticilerinin, banka kaynaklarını, bankanın emin
bir şekilde çalışmasını tehlikeye düşürecek biçimde doğrudan veya dolaylı
veya dolanlı olarak kendi lehlerine kullanması veya dolanlı olarak kaynak kullandırması
ve bankayı bu suretle zarara uğratması, Hâllerinden
bir veya birkaçının varlığı durumunda Kurul, en az beş üyesinin aynı yöndeki
oyuyla alınan kararla bankanın faaliyet iznini kaldırmaya ya da kredi
kuruluşunun temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimini, zararın
mevcut ortakların sermayesinden indirilmesi kaydıyla kısmen veya tamamen
devri, satışı veya birleştirilmesi amacıyla Fona devretmeye yetkilidir. Faaliyet
izni kaldırılan kredi kuruluşları bu Kanunda yer alan hükümlere göre,
kalkınma ve yatırım bankaları ise genel hükümlere göre tasfiye edilir. Bu madde kapsamında alınan Kurul kararları
Resmî Gazete’de yayımlanır. Yayım tarihi ilgililer bakımından tebliğ tarihi
olarak kabul edilir. Sistemik riske karşı
alınacak önlemler MADDE 72. — Finansal sistemin bütününe sirayet edebilecek ölçüde olumsuz bir
gelişmenin ortaya çıkması ve bu durumun Kurumun koordinasyonunda, Fon, Hazine
Müsteşarlığı ve Merkez Bankasınca müştereken tespiti hâlinde, alınacak
olağanüstü tedbirleri belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkili olup, ilgili bütün
kurum ve kuruluşlar belirlenen bu olağanüstü tedbirleri derhal uygulamakla
yetkili ve sorumludur. YEDİNCİ KISIM Kanunî Yükümlülükler Sırların saklanması MADDE 73. — Kurul başkan ve üyeleri ile Kurum personeli, Fon Kurulu başkan ve
üyeleri ile Fon personeli görevleri sırasında öğrendikleri bankalara ve
bunların bağlı ortaklık, iştirak, birlikte kontrol edilen ortaklıkları ve
müşterilerine ait sırları bu Kanuna ve özel kanunlarına göre yetkili
olanlardan başkasına açıklayamaz ve kendilerinin veya başkalarının
yararlarına kullanamazlar. Kurumun dışarıdan destek hizmeti aldığı kişi ve
kuruluşlar ile bunların çalışanları da bu hükme tâbidir. Bu yükümlülük
görevden ayrıldıktan sonra da devam eder. Bu
Kanun hükümleri uyarınca Kurumun, yurt dışındaki muadili denetim mercileri
ile düzenleyeceği mutabakat zabıtları çerçevesinde vereceği bilgi ve belgeler
birinci fıkradaki sır kapsamında değildir. Kurul düzenleyeceği mutabakat
zabıtları veya zabıtlar dışında elde edeceği sırların korunmasını sağlamakla
görevlidir. Kurumun elde edeceği sır niteliğindeki bilgi ve belgeler, kuruluş
ve faaliyet izni verilmesinde, faaliyetlerin denetiminde, düzenlemelere
uyulup uyulmadığının izlenmesinde ve Kurul kararlarına karşı açılacak idarî
davaların görülmesinde kullanılabilir. Kurumun bu fıkra kapsamında elde
edeceği sır niteliğindeki bilgi ve belgeler hiçbir kişi, kurum ve kuruluşa
verilemez. Mahkeme kararına bağlanmış sır kapsamına giren bilgilerin
verilmesinden Kurum sorumlu tutulamaz. Bankaların
ortakları, yönetim kurulu üyeleri, mensupları, bunlar adına hareket eden
kişiler ile görevlileri, sıfat ve görevleri dolayısıyla öğrendikleri
bankalara veya müşterilerine ait sırları, bu konuda kanunen açıkça yetkili
kılınan mercilerden başkasına açıklayamazlar. Bankaların destek hizmeti
aldığı kuruluş ve çalışanları hakkında da bu hüküm uygulanır. Bu yükümlülük
görevden ayrıldıktan sonra da devam eder. Kredi
kuruluşları ve finansal kuruluşların destek hizmeti kuruluşları ile
aralarında akdedecekleri yazılı sözleşmeler çerçevesinde bu kuruluşların
müşterilerinin risk durumlarının izlenmesi, değerlendirilmesi, kontrolü ve
müşteri hizmetlerinin yerine getirilmesi nedeniyle yapılacak bilgi ve belge
alışverişi ile hizmet temini ve ayrıca kredi kuruluşları ve finansal kuruluşların
kendi aralarında doğrudan doğruya veya en az beş banka tarafından kurulacak
şirketler vasıtasıyla yapacakları her türlü bilgi ve belge alışverişi bu
hükmün dışındadır. İtibarın korunması MADDE 74. — 5187 sayılı Basın Kanununda belirtilen araçlarla ya da radyo,
televizyon, video, internet, kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim
araçları ve benzeri yayın araçlarından biri vasıtasıyla; bir bankanın
itibarını kırabilecek veya şöhretine ya da servetine zarar verebilecek bir
hususa kasten sebep olunamaz ya da bu yolla asılsız haber yayılamaz. Etik ilkeler MADDE 75. — Bankalar ile bunların mensupları; bu Kanuna, ilgili düzenlemelere,
kuruluş amaç ve politikalarına uygun olarak faaliyetlerin icra edilmesini
temin etmeye ve yönetimde adalet, doğruluk, dürüstlük ve sosyal sorumluluğu
esas almaya yönelik etik ilkelere uymakla yükümlüdürler. Etik
ilkeler, kuruluş birlikleri tarafından Kurulun uygun görüşü alınmak suretiyle
belirlenir. Müşteri hakları MADDE 76. — Bankalar, müşterilerinin, verilen hizmetlerden kaynaklanan her türlü
sorularına cevap verecek bir sistem kurmakla ve bu hizmetle ilgili bilgiyi
müşterilerine bildirmekle yükümlüdür. Bankalar, kredi sözleşmelerinin onaylı
bir örneğini müşterilerine vermek zorundadır. Talepleri hâlinde müşteri ile
yapılan diğer işlemlere ilişkin her türlü belgenin bir örneği de müşterilere
verilir. Bu Kanunun
4 üncü maddesinde yer alan faaliyet konularına ilişkin olarak, bankalar ile
bireysel müşterileri arasında akdedilecek sözleşmelerin şekil ve içeriğinde
yer alması gereken asgarî hususlar ile tip sözleşmelerin uygulanacağı
işlemler Kurulun uygun görüşü alınarak kuruluş birlikleri tarafından
belirlenir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri
saklıdır. Bankaların,
kimliklerini ve vergi numaralarını belgelemeyen müşterileri adına mevduat,
katılım fonu, kredi ve her ne ad altında olursa olsun hesap açmaları,
sözleşme düzenlemeleri, havale ve kambiyo hizmetleri ile diğer bankacılık ve
malî hizmetleri vermeleri yasaktır. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usûl ve
esaslar Kurumun görüşü alınarak Malîye Bakanlığınca düzenlenir. Bu fıkra hükmüne
ve Malîye Bakanlığınca yapılan düzenlemelere uymayanlar hakkında 2.4.1998
tarihli ve 4358 sayılı Kanunun 5 inci maddesi hükmünün uygulanması bu Kanunun
kovuşturma usûlü hükümlerine tâbi değildir. SEKİZİNCİ KISIM Kalkınma ve Yatırım Bankaları ve Finansal Holding
Şirketi Kalkınma ve yatırım
bankalarına ilişkin hükümler MADDE 77. — Kalkınma ve yatırım bankaları, bu Kanunun 54, 55, 56, 57, 61, 63, 64,
106 ilâ 129 uncu maddeleri, 130 uncu maddesinin (a) bendi, 131 ilâ 142 nci
maddeleri hariç olmak üzere diğer hükümlerine tâbidir. Finansal holding
şirketi MADDE 78. — Kurul, finansal holding şirketlerinin kapsamını belirlemeye ve
kurulmasını zorunlu tutmaya; sermaye yeterliliği, iç sistemler, konsolide
denetim ve denetimin koordinasyonuna ilişkin usûl ve esasları belirlemeye
yetkilidir. Kurulca belirlenen kapsama girmekle birlikte finansal holding
şirketi kurması zorunlu tutulmayan bir grubun tâbi olacağı hükümleri tespite
Kurul yetkilidir. Finansal
holding şirketleri hakkında, Kurulca belirlenecek usûl ve esaslar
çerçevesinde bu Kanunun 14, 15, 16, 18, 22, 23, 24, 25, 26, 28, 29, 30, 31,
32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 47, 65, 66, 67, 68, 69,
70, 71, 72, 73, 78, 93, 95 ve 96 ncı madde hükümleri ve bu maddelere ilişkin
ceza hükümleri uygulanır. Finansal
holding şirketleri bakımından belirlenecek standart oranlar ve sınırlamalar
ile yapılacak hesaplamalar yalnızca konsolide bazda dikkate alınır. DOKUZUNCU KISIM Kuruluş Birlikleri Türkiye Bankalar
Birliği ve Türkiye Katılım Bankaları Birliği MADDE 79. — Mevduat bankaları ile kalkınma ve yatırım bankaları, tüzel kişiliği haiz
ve kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olan Türkiye Bankalar Birliğine;
katılım bankaları ise aynı nitelikteki Türkiye Katılım Bankaları Birliğine,
faaliyet izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde üye olmak zorundadır.
Birliklerin görev ve
yetkileri MADDE 80. — Kuruluş birlikleri; a)
Mesleğin gelişmesini temin etmek, b)
Meslek ilkelerini belirlemek suretiyle üyelerin birlik ve mesleğin gerektirdiği
vakar ve disiplin içinde ekonominin ihtiyaçlarına uygun olarak çalışmalarını
sağlamak, c)
Üye banka mensuplarının uyacakları meslek ilkeleri ve standartlarını Kurumun
uygun görüşünü alarak belirlemek, d)
İlgili mevzuat uyarınca alınan kararlar ile Kurumca alınması istenilen
tedbirlerin uygulanmasını takip etmek, e)
Üyeleri arasında haksız rekabeti önlemek amacıyla gerekli her türlü tedbiri
almak ve uygulamak, f)
Üyelerin ilân ve reklamlarında uyacakları esas ve şartları tür, şekil,
nitelik ve miktarları itibarıyla Kurumun uygun görüşünü alarak tespit etmek, g)
Kurum ile işbirliği yapmak suretiyle bankalar arasında ortak projelere
ilişkin işbirliğini temin etmek, h)
Üyelerinin ortak menfaatlerini ilgilendiren konularda yönetim kurulu kararına
istinaden dava açmak, i)
Müşteri haklarına dair hükümlerde öngörülen sözleşmelerin şekil ve
içeriklerine ilişkin usûl ve esasları belirlemek, j)
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri ve diğer
kanunlarla tanınmış müracaat hakları saklı kalmak kaydıyla üyeler ve bireysel
müşterileri arasındaki ihtilafların değerlendirilmesi ve çözüme
kavuşturulmasını temin etmek üzere hazırlayacakları ve Kurulca onaylanan usûl
ve esaslar dâhilinde hakem heyeti oluşturmak, İle
görevli ve yetkilidir. Organlar ve statü MADDE 81. — Kuruluş birliklerinin organ seçimleri bu Kanunda öngörülen esaslar
çerçevesinde gizli oyla ve yargı gözetimi altında gerçekleştirilir. Seçim
yapılacak genel kurul toplantısından en az onbeş gün önce seçimlere katılacak
üye bankaları ve temsilcilerini belirleyen liste, toplantının gündemini,
yerini, gününü, saatini ve çoğunluk olmadığı takdirde yapılacak ikinci
toplantıya ilişkin hususları belirten bir yazı ile birlikte üç nüsha olarak
Yüksek Seçim Kurulunca belirlenecek seçim kurulu başkanı hâkime tevdi edilir.
Hâkim gerekli incelemeyi yaparak listeyi ve diğer hususları onaylar; bir
sandık kurulu başkanı ve iki sandık kurulu üyesi ile bunlar için birer yedek
üye atar. Oy verme işlemi gizli oy, açık sayım ilkelerine göre yapılır. Seçim
süresinin sonunda seçim sonuçları tutanakla tespit edilip seçim sandık kurulu
başkanı ve üyeleri tarafından imzalanır. Tutanağın düzenlenmesinden itibaren
iki gün içinde seçimlere yapılacak her türlü itiraz hâkim tarafından aynı gün
incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kuruluş
birliklerinin organları, çalışma esasları ve faaliyetlerinin kapsamı,
birliklerin görüşünü alarak Kurumun yapacağı öneri üzerine Bakanlar Kurulu
kararıyla yürürlüğe konulacak statülerinde gösterilir. Üyeler, birliklerin
statüsüne ve birlikler tarafından alınacak karar ve tedbirlere uymak
zorundadır. Kuruluş birliklerinin giderleri, statüleri gereğince tespit
olunan oy sayısına göre üyelere dağıtılır. Üyeler, kendilerine düşen masraf
paylarını statülerde belirtilen süre içinde yatırmak zorundadır. Masraf
iştirak payları belirlenen süre içinde ödenmediği takdirde birlikler
tarafından icra yoluyla tahsil olunur. Masraf iştirak paylarının ödenmesine
dair kararlar 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 68 inci maddesinde yazılı
resmî belge niteliğindedir. Kuruluş
birliklerinin aldığı genel ya da özel nitelikteki karar ve tedbirlere
zamanında ve tam olarak uymayan üyeler hakkında birliklerin yönetim kurulunca
ikibin Yeni Türk Lirasından yirmibin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezasına
karar verilir. ONUNCU KISIM Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumuna İlişkin
Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Kuruluş ve bağımsızlık MADDE 82. — Kamu tüzel kişiliğini haiz, idarî ve malî özerkliğe sahip Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurumu kurulmuştur. Kurumun merkezi Ankara'dadır.
Kurum, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu ile Başkanlıktan oluşur. Kurum,
bu Kanunla ve mevzuatla kendisine verilen düzenleme ve denetlemeyle ilgili
görev ve yetkileri kendi sorumluluğu altında bağımsız olarak yerine getirir
ve kullanır. Kurumun kararları yerindelik denetimine tâbi tutulamaz. Hiçbir
organ, makam, merci veya kişi Kurumun kararlarını etkilemek amacıyla emir ve
talimat veremez. Kurum,
bu Kanunda ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununda belirtilen
usûl ve esaslar çerçevesinde kendisine tahsis edilen malî kaynaklarını görev
ve yetkilerinin gerektirdiği ölçüde, kendi bütçesinde belirlenen usûl ve
esaslar dahilinde serbestçe kullanır. Kurum,
görev ve yetkilerini etkin şekilde yerine getirmek amacıyla yeterli sayı ve
nitelikte personeli istihdam eder. Kurumun
malları Devlet malı hükmündedir, haczedilemez ve rehnedilemez. İKİNCİ BÖLÜM Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Bankacılık Düzenleme ve
Denetleme Kurulu MADDE 83. — Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu, Kurumun karar organıdır.
Kurul; biri başkan, biri ikinci başkan olmak üzere yedi üyeden oluşur. Kurul
Başkanı Kurumun da başkanıdır. Başkanın
izin, hastalık, yurt içi ve yurt dışı görevlendirme ve görevde bulunmadığı
diğer hâller ile görevden alınması durumunda ikinci başkan, onun da
bulunmadığı hâllerde Kurul tarafından belirlenecek bir üye Başkana vekâlet
eder. Üyelerin
atanması MADDE 84. — Kurul üyelerinin aşağıda belirtilen şartları taşımaları zorunludur: a)
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin (A) fıkrasının (1),
(4), (5), (6) ve (7) numaralı bentlerinde belirtilen şartları taşımak. b) 8
inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde belirtilen
şartları taşımak. c) 26
ncı maddede yer alan çalışması yasaklananlardan olmamak. d)
Hukuk, iktisat, malîye, bankacılık, işletme, kamu yönetimi ve dengi dallarda
en az lisans düzeyinde; mühendislik alanında lisans düzeyinde öğrenim görmüş
olanlar için belirtilen alanlarda lisansüstü öğrenim görmüş olmak. Üyeler,
yüksek öğrenim sonrası en az on yıl deneyim sahibi veya yukarıda sayılan
öğrenim dallarında en az on yıl öğretim üyeliği yapan kişiler arasından
Bakanlar Kurulunca atanır. Üyelerden en az birinin hukuk fakültesi mezunu,
birinin ise Kurumda başkan yardımcısı, anahizmet birimi yöneticisi veya
meslek personeli olarak çalışmış olması şarttır. Bakanlar Kurulu, üyelerden
birini başkan birini de ikinci başkan olarak görevlendirir. Bakanlar
Kurulunun atama kararı Resmî Gazete’de yayımlanır. Kurul
Başkan ve üyeleri, görevlerinin devamı süresince görevlerini tam bir dikkat,
dürüstlük ve tarafsızlık ile yürüteceklerine, kanun hükümlerine aykırı
hareket etmeyeceklerine ve ettirmeyeceklerine dair Yargıtay Birinci Başkanlık
Kurulu huzurunda yemin ederler. Yemin için yapılan başvuru Yargıtay
tarafından acele işlerden sayılır. Kurul üyeleri, yemin etmedikçe göreve
başlayamazlar. Başkan ve üyelerin
görev süreleri MADDE 85. — Kurul Başkan ve üyelerinin görev süresi altı yıldır. Süreleri biten
başkan ve üyeler yeniden atanamazlar. Başkanlığın ve üyeliğin herhangi bir
sebeple boşalması hâlinde, boşalan yere 84 üncü maddede belirtilen esaslar
dahilinde bir ay içinde atama yapılır. Bu şekilde atananlar, bir defalığına
tekrar atanabilir. Kurul
Başkan ve üyelerinin görev süreleri dolmadan herhangi bir nedenle görevlerine
son verilemez. Ancak, ağır hastalık veya sakatlık nedeniyle iş
göremeyecekleri, atanmaları için gerekli şartları kaybettikleri veya
durumlarının 86 ncı maddeye aykırı düştüğü tespit edilen veya görevleri ile
ilgili olarak işledikleri suçlardan dolayı haklarında verilen mahkûmiyet
kararı kesinleşen Kurul Başkan ve üyeleri süreleri dolmadan Başbakanın onayı
ile görevden alınırlar. Bunların yerlerine en geç bir ay içinde atama
yapılır. Ayrıca geçici iş göremezlik halinin üç aydan fazla sürmesi hâlinde,
bu durumda olan üyelerin üyelikleri düşer ve bunların yerlerine bir ay içinde
atama yapılır. 657
sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin (A) fıkrasının (5)
numaralı bendinde öngörülen suçlarla ilgili olarak haklarında ceza davası
açılan Kurul Başkan ve üyelerinden görevi başında kalması sakıncalı
görülenler, Bakanlar Kurulu tarafından tedbiren görevden uzaklaştırılabilir.
Görevden uzaklaştırılan Kurul Başkan ve üyeleri hakkında Devlet Memurları
Kanununun ilgili hükümleri uygulanır. Bu şekilde geçici olarak boşalan
üyeliklere, 84 üncü maddedeki şartları taşıyanlar arasından, tedbiren
görevden uzaklaştırılan üye göreve dönünceye ve her halükârda söz konusu
üyenin üyelik süresini geçmemek üzere Bakanlar Kurulunca atama yapılabilir. Yasaklar MADDE 86. — Kurul Başkan ve üyeleri, asli görevlerini aksatmayan bilimsel amaçlı
yayın, ders ve konferans ile telif hakları hariç Kurumdaki resmî görevlerinin
yürütülmesi dışında kalan resmî veya özel hiçbir görev alamaz, dernek, vakıf,
kooperatif ve benzeri yerlerde yöneticilik yapamaz, ticaretle uğraşamaz,
serbest meslek faaliyetinde bulunamaz, Kurumun düzenlemek ve denetlemekle
yetkili olduğu sektör veya alanla ilgili ortaklıklarda pay sahibi olamaz,
hakemlik ve bilirkişilik yapamazlar. Kurul
Başkan ve üyeleri göreve başlamadan önce kendilerinin veya eş ve velâyeti
altındaki çocuklarının sahibi bulunduğu menkul kıymetlerden Hazine tarafından
çıkarılan borçlanmaya ilişkin olanlar hariç Kurumun düzenlemek ve denetlemekle
sorumlu olduğu kuruluşların her türlü sermaye piyasası araçlarını eş,
evlatlık, üçüncü dereceye kadar kan ve ikinci dereceye kadar kayın hısımları
dışındakilere otuz gün içinde satmak suretiyle elden çıkarmak zorundadır.
Kurul üyeliklerine atanmalarından itibaren otuz gün içinde bu fıkraya uygun
hareket etmeyen üyeler, üyelikten çekilmiş sayılır. Bu durum, Kurul kararı
ile tespit edilir ve ilişkili Bakana bildirilir. Kurul
Başkan ve üyeleri, görevlerinden ayrılmalarını izleyen iki yıl içinde Kurumun
denetlemekle ve düzenlemekle görevli olduğu sektör ve alandaki özel
kuruluşlarda görev alamazlar. Bu fıkra hükmüne uymayanlara 2531 sayılı Kamu
Görevlerinden Ayrılanların Yapamayacakları İşler Hakkında Kanunun 4 üncü
maddesinde belirtilen cezalar verilir. Kurul
Başkan ve üyeleri ve diğer personel, Kurumla ilgili gizlilik taşıyan
bilgileri ve ticari sırları, görevlerinden ayrılmış olsalar bile kanunen
yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklayamazlar, kendilerinin veya
başkalarının menfaatine kullanamazlar. Kurul
Başkan ve üyeleri 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve
Yolsuzluklarla Mücadele Kanununa tâbidir. Kurulun çalışma
esasları MADDE 87. — Kurul en az haftada bir defa olmak üzere, gerekli hallerde toplanır.
Toplantıyı Kurul Başkanı, yokluğunda ikinci başkan yönetir. Toplantının
gündemi Başkan, yokluğunda ikinci başkan tarafından hazırlanarak toplantıdan
en az bir gün önce Kurul üyelerine bildirilir. Gündem maddelerine geçmeden önce
Başkan tarafından Kurumun faaliyetleri hakkında Kurula bilgi verilir. Gündeme
yeni madde eklenebilmesi için toplantı başlamadan önce bir üyenin öneride bulunması
ve önerilen maddenin gündeme eklenmesinin Kurulca kabul edilmesi gerekir. Geçerli
mazereti olmaksızın bir takvim yılında toplam üç toplantıya katılmayan veya
bir toplantıya katıldığı halde Kurul kararlarını süresi içinde imzalamayan
veya karşı oy gerekçesini süresi içinde yazılı olarak bildirmeyen Kurul
üyeleri üyelikten çekilmiş sayılır. Bu durum, Kurul kararı ile tespit edilir
ve ilişkili Bakana bildirilir. Kurul
en az beş üyenin hazır bulunması ile toplanır ve bu Kanunda belirtilen özel
nisap gerektiren haller dışında en az dört üyenin aynı yöndeki oyuyla karar
alır. Üyeler çekimser oy kullanamaz. Toplantıda karar yeter sayısı
sağlanamadığı durumlarda, izleyen toplantılarda oylarda eşitlik olması
hâlinde Başkanın bulunduğu tarafın oyu üstün sayılarak karar alınır. Kurul
kararı tutanakla tespit edilir ve karar tutanağı toplantı esnasında veya en
geç toplantıyı izleyen işgünü, toplantıya katılan tüm üyeler tarafından
imzalanır. Herhangi
bir nedenle üye sayısının Kurulun karar almasını imkânsız kılacak bir sayıya
düşmesi hâlinde, toplantı nisabı sağlanacak şekilde bir ayı geçmemek üzere,
kıdem sırasına göre, Kurum başkan yardımcıları vekâlet eder. Bu madde hükmüne
istinaden Kurul üyeliği görevini yürüten Kurum başkan yardımcılarının malî ve
özlük haklarında bir değişiklik olmaz. Bu
Kanunda belirtilen süreler saklı kalmak üzere, Kurul kararı, alındığı
toplantı tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde gerekçeleri, varsa karşı
oy gerekçeleri ve imzaları ile birlikte tekemmül ettirilir. Kurul
Başkan ve üyeleri kendisi, eşi, evlatlıkları ve üçüncü derece dahil kan ve
ikinci derece dahil kayın hısımlarıyla
ilgili konularda müzakere ve oylamaya katılamazlar. Bu durum karar
metninde ayrıca belirtilir. Kurul
toplantıları gizlidir. İhtiyaç duyulması hâlinde görüşlerinden yararlanmak
üzere uzman kişiler Kurul toplantısına davet edilebilir. Ancak Kurul
kararları toplantıya dışardan katılanların yanında alınamaz. Kurulun
düzenleyici kararları tekemmül etmesinden itibaren en geç yedi işgünü içinde
ilişkili Bakanlığa ve yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilir. Bu kararlar
gönderildiği tarihten itibaren en geç yedi gün içinde Resmî Gazete’de
yayımlanır. Bu Kanunda öngörülen hükümler saklı kalmak üzere, denetleyici
nitelikteki kararlar internet ortamı başta olmak üzere uygun vasıtalarla
kamuoyuna duyurulur. Kurul, yayımlanması ülke ekonomisi ve kamu düzeni
açısından sakıncalı olan denetleyici nitelikteki kararların yayımlanmamasına
karar verebilir. Kurul
üyeleri ile Kurum personelinin uyacakları meslekî ve etik ilkeler ile Kurulun
çalışma usûl ve esaslarına ilişkin diğer hususlar Kurul tarafından çıkarılacak
yönetmelikle düzenlenir. Kurulun görev ve
yetkileri MADDE 88. — Kurul bu Kanun ve diğer mevzuatta belirtilen görevler yanında aşağıdaki
görevleri yapar ve yetkileri kullanır: a)
Düzenlemek ve denetlemekle görevli olduğu sektör veya alanla ilgili uluslararası
ilke ve standartlarla uyumlu ikincil düzenlemeleri yapmak ve kararlar almak. b)
Kurumun stratejik plânını, performans ölçütlerini, amaç ve hedeflerini,
hizmet kalite standartlarını belirlemek, insan kaynakları ve çalışma
politikalarını oluşturmak, Kurumun hizmet birimleri ve bunların görevleri
hakkında öneride bulunmak. c)
Kurumun stratejik plânı ile amaç ve hedeflerine uygun olarak hazırlanan bütçe
teklifini görüşmek ve karara bağlamak. d)
Kurumun performansını ve malî durumunu gösteren raporları onaylamak. e)
Başkanın önerisi üzerine, başkan yardımcıları ve daire başkanlarını atamak. f)
Taşınmaz alımı, satımı, kiralanması konularındaki önerileri görüşüp karara
bağlamak. g)
Kanunlarla verilen diğer görevleri yapmak. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Başkanlık Teşkilatı Başkan MADDE 89. — Kurumun en üst yöneticisi olan Başkan, Kurumun genel yönetim ve
temsilinden sorumludur. Başkanın
görev ve yetkileri şunlardır: a)
Kurul toplantılarının gündemini, gün ve saatini belirlemek, toplantıları
idare etmek, gündeme alınmayan başvurular hakkında gerekli işlemleri yapmak
ve bunlara ilişkin olarak Kurula bilgi vermek. b)
Kurul kararlarının yayımlanmasını veya tebliğini sağlamak, bu kararların
gereğinin yerine getirilmesini temin etmek ve uygulanmasını izlemek. c) Hizmet
birimlerinden gelen önerilere son şeklini vererek Kurula sunmak. d)
Kurulun belirlediği stratejilere, amaç ve hedeflere uygun olarak, Kurumun
yıllık bütçesi ile malî tablolarını hazırlamak. e)
Hizmet birimlerinin, verimli ve uyumlu bir biçimde çalışmasının en üst
düzeyde organizasyonu ve koordinasyonunu sağlamak, Kurum hizmet birimleri
arasında çıkabilecek görev ve yetki sorunlarını çözmek. f)
Yıllık faaliyet raporlarını hazırlamak, amaç ve hedeflere, performans
ölçütlerine göre faaliyetlerin değerlendirilmesini yaptırmak ve bunları
Kurula sunmak. g)
Kurumun faaliyet gösterdiği alanda strateji, politikalar ve ilgili mevzuat
ile Başkanlığın ve çalışanların performans ölçütleri hakkında değerlendirme
yapmak. h)
Kurumun diğer kuruluşlarla ilişkilerini yürütmek ve Kurumu temsil etmek. i)
Kurul tarafından atanması öngörülenler dışındaki Kurum personelini atamak. j)
Kurum başkanı adına imzaya yetkili personelin görev ve yetki alanını
belirlemek. k)
Kurumun yönetim ve işleyişine ilişkin diğer görevleri yerine getirmek. Başkan,
Kurula ilişkin olmayan görev ve yetkilerinden bir bölümünü, sınırlarını
açıkça belirlemek ve yazılı olmak kaydıyla alt kademelere devredebilir. Başkan yardımcıları MADDE 90. — Başkana başkanlığa ilişkin görevlerinde yardımcı olmak üzere Kurul
kararıyla üç başkan yardımcısı atanır. Başkan yardımcılarından biri, yerinde
denetim ve gözetimle görevli birimlerden sorumlu olur. Başkan yardımcılarının
84 üncü maddede belirtilen şartları taşıması gerekir. Başkan
yardımcıları gerektiğinde sınırlarını yazılı olarak açıkça belirlemek
şartıyla görev ve yetkilerinden bir kısmını alt kademelere devredebilir. Kurumun hizmet
birimleri MADDE 91. — Kurumun hizmet birimleri, daire başkanlıkları şeklinde teşkilatlanmış
anahizmet, danışma ve yardımcı hizmet birimlerinden oluşur. Ancak, daire
başkanlıklarının sayısı onu geçemez. Hizmet
birimleri, bu Kanunda belirtilen faaliyet alanı, görev ve fonksiyonlara uygun
olarak Kurumun teklifi ve Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe konulan
yönetmelikle belirlenir. Anahizmet
birimi olarak Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı kurulur. Hukuk, basın ve
halkla ilişkiler, yönetim ve finans gibi alanlarda ihtiyaca göre sayıları
toplam beşi geçmemek üzere Başkanlık müşaviri görevlendirilebilir. İnsan
kaynakları ve eğitim, idarî ve malî işler ve benzeri faaliyetleri yürütmek
üzere Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı kurulur. Bu daire başkanlığında biri
Kurulun özel büro hizmetlerinde kullanılmak üzere en çok dört adet müdürlük
kurulabilir. Kurum,
düzenlemekle görevli olduğu alanın yoğun olduğu illerde olmak ve sayısı üçü
geçmemek kaydıyla Bakanlar Kurulu kararıyla yurt içi temsilcilik açabilir. Kurum personeli MADDE 92. — Bu Kanun ile Kuruma verilen görevlerin gerektirdiği sürekli görev ve
hizmetler, bankalar yeminli murakıpları ve yardımcıları, bankacılık uzman ve
yardımcıları, hukuk uzman ve yardımcıları ile bilişim uzman ve yardımcılarından
oluşan meslek personeli ve idarî personel eliyle yürütülür. Kurumun her türlü
personelinin bu Kanunun 84 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi
hariç, diğer bentlerinde yer alan nitelikleri taşımaları zorunludur. Başkan
yardımcıları, daire başkanları, müdürler, başkanlık müşavirleri ve meslek
personeli kadro karşılığı sözleşmeli statüde istihdam edilir. Kadro karşılığı
sözleşmeli çalışan Kurum personeli ücret, malî ve sosyal haklar dışında,
diğer personel ise her türlü hak ve yükümlülükleri yönünden 657 sayılı Devlet
Memurları Kanununa tâbidir. Bu
Kanunun ekinde yer alan (I) sayılı cetveldeki toplam kadro sayısı geçilmemek
üzere, kadro unvan ve derecelerinin değiştirilmesi ile bu kadroların
kullanılmasına ilişkin esas ve usûlleri belirlemeye Kurul yetkilidir. Ancak,
meslek personeli dışında kalan Kurum personelinin unvan değişiklikleri 190
sayılı Genel Kadro ve Usûlü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin eki
cetvellerde yer alan kadro unvanlarıyla sınırlı olarak yapılır. Kurumun
anahizmet birimlerinde uzmanlık gerektiren işlerde meslek personeli
çalıştırılması esastır. Anahizmet, danışma ve yardımcı hizmet birimlerinde istihdam
edilecek personelin nitelikleri Başkanın teklifi üzerine Kurul tarafından
belirlenir. Kurumda yönetici, müşavir ve meslek personeli unvanlarını haiz
olmayan personelin oranı bu Kanunun eki cetvellerde yer alan toplam kadro
sayısının yüzde otuzunu geçemez. Kurumda,
meslek personeli sayısının yüzde onunu geçmeyecek şekilde, sektörde en az on
yıl meslekî tecrübesi olanlar ile Kurumun faaliyet alanına ilişkin konularda
doktor unvan ve derecesini alanlar arasından yeteri kadar uzman personel,
hizmet veya vekâlet akdi hükümlerine göre çalıştırılabilir. Kurum
personeli başka kamu kurum ve kuruluşlarında geçici olarak görevlendirilemez. Bankacılık,
hukuk ve bilişim uzman yardımcılığı ile bankalar yeminli murakıp
yardımcılığına atanacaklar merkezî yarışma sınavıyla belirlenenler arasından
seçilir. Uzman yardımcılığı ve bankalar yeminli murakıp yardımcılığına atananlar
ikinci yılın sonunda yetki sınavına tâbi tutulurlar. Yetki sınavı ile bu
sınavda başarılı olanların yetkilerine ilişkin usûl ve esaslar Kurul
tarafından belirlenir. Uzman yardımcılığı ve bankalar yeminli murakıp
yardımcılığına atananlar, üç yıl çalışmak ve olumlu sicil almak kaydıyla Kamu
Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavından en az (C) düzeyinde
veya buna denk kabul edilen uluslararası geçerliliği bulunan yabancı dil
puanı alması, yeterlik sınavında başarılı olması ve konuları ile ilgili
hazırlayacakları uzmanlık tezinin oluşturulacak jüri tarafından kabul
edilmesi hâlinde ilgisine göre bankacılık, hukuk ve bilişim uzmanı ile bankalar
yeminli murakıbı olarak atanır ve bunlara bir defaya mahsus olmak üzere bir
derece yükseltilmesi uygulanır. Mazereti olmaksızın tez hazırlamayan veya
sınava girmeyen veya sınavda iki defa başarısız olanlar diğer kamu kurum ve
kuruluşlarındaki öğrenim durumlarına uygun kadrolara atanmak üzere Devlet
Personel Başkanlığına bildirilir. Kurumun
meslek ve idarî personelinin yeterlik ve yarışma sınavları, nitelikleri ile
çalışma usûl ve esasları ile ilgili diğer hususlar Kurum tarafından
çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Görev, Yetki ve Sorumluluk Kurumun
görev ve yetkileri MADDE 93. — Kurum, bu Kanun ve ilgili diğer mevzuatın verdiği yetkiler çerçevesinde
finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanması, kredi sisteminin etkin bir
şekilde çalışması, malî sektörün gelişmesi, tasarruf sahiplerinin hak ve
menfaatlerinin korunması için; a)
Bankalar ve finansal holding şirketleri ile diğer kanunlarda ve ilgili
mevzuatta yer alan hükümler saklı kalmak kaydıyla finansal kiralama, faktoring
ve finansman şirketlerinin; kuruluş ve faaliyetlerini, yönetim ve teşkilat
yapısını, birleşme, bölünme, hisse değişimini ve tasfiyelerini düzenlemek,
uygulamak, uygulanmasını sağlamak, uygulamayı izlemek ve denetlemek, b)
Yurt içi ve yurt dışı muadil kurumların katıldığı uluslararası malî, iktisadî
ve meslekî teşekküllere üye olmak, görev alanına giren hususlarda yabancı
ülkelerin yetkili mercileri ile mutabakat zaptı imzalamak, c)
Kanunla verilen diğer görevleri yapmak, İle
görevli ve yetkilidir. Kurum,
tasarruf sahiplerinin haklarını ve bankaların düzenli ve emin bir şekilde
çalışmasını tehlikeye sokabilecek ve ekonomide önemli zararlar doğurabilecek
her türlü işlem ve uygulamaları önlemek, kredi sisteminin etkin bir şekilde
çalışmasını sağlamak üzere gerekli karar ve tedbirleri almak ve uygulamakla
yükümlü ve yetkilidir. Kurum;
her türlü faaliyetinde, kuruluş kanununda verilen yetkiler saklı kalmak
kaydıyla kalkınma plânı, programlar ve hükûmet programında yer alan ilke,
strateji ve politikalara uyar. Kurum,
bu Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri çerçevesinde kendisine verilen
yetkilerini, düzenleyici işlemler tesis ederek veya özel nitelikli kararlar
alarak kullanır. Kurum, Kurul kararıyla bu Kanunun uygulanmasına ilişkin
yönetmelikler ve tebliğler çıkarmaya yetkilidir. Kurum,
iç düzenlemeleri dışındaki düzenleyici işlemlerini yürürlüğe koymadan önce
sektör stratejisi ve politikaları ile ilişkisinin kurulması bakımından
ilişkili Bakanlığın, kalkınma plânı ve yıllık programla ilişkisinin kurulması
açısından Devlet Plânlama Teşkilatı Müsteşarlığının ve diğer ilgili kurum ve
kuruluşların görüşünü alır. İlişkili Bakanlık ve Devlet Plânlama Teşkilatı
Müsteşarlığı en geç yedi gün içinde cevap vermezse olumlu görüş verilmiş
sayılır. Kurumun
hazırlayacağı ikincil düzenleme taslakları en az yedi gün süreyle Kurumun
internet sayfası başta olmak üzere uygun vasıtalarla kamuoyunun bilgisine
sunulur. Özel
nitelikli kararlardan gerekli görülenler doğrudan ilgili kişi ve kuruluşlara
ve uygun görüldüğü takdirde Kurumun haftalık bülteni ile duyurulur. Kamu
kurum ve kuruluşları, Kanun ile belirlenmiş görev alanlarında Kuruma gerekli
yardımı sağlamakla yükümlüdür. Sektörün geliştirilmesi MADDE 94. — Kurum, finansal hizmetler sektörünün geliştirilmesi amacıyla; a)
İşlem ve aracılık maliyetlerinin azaltılarak bankaların kârlı, verimli ve
rasyonel çalışmalarının ve finansal piyasaların tarafları arasında rekabet
ortamının sağlanması, b)
Finansal sisteme rekabet gücünün kazandırılması, finansal piyasalara ilişkin
diğer düzenlemeler ve uygulamalar ile bütünleşmenin gerçekleştirilmesi ve
piyasanın daha etkin işleyişinin sağlanması suretiyle etkin ve şeffaf bir
finansal sistemin oluşturulması, c)
Denetim ve faaliyet alanları bakımından uluslararası bankaların durumunun
yakından izlenmesi, tecrübelerinden yararlanılması, d)
Birimler, kurumlar, meslek mensupları ve uluslararası diyalog ve işbirliğinin
artırılması suretiyle malî piyasalarda meslek mensupları arasında
bütünleşmenin sağlanması, e)
Malî piyasalara ilişkin düzenlemelerin ilgili taraflarla istişare edilerek
hazırlanması, Hususlarında
strateji belirlemeye yetkilidir. Yerinde denetim ve
gözetim MADDE 95. — Bu Kanun hükümleri ile bu Kanun kapsamındaki kuruluşlar hakkında diğer
kanunlarda yer alan hükümlerin uygulanmasının ve bu kuruluşların her türlü
işlemlerinin gözetimi ve yerinde denetimi ve bu Kanun kapsamındaki
kuruluşların konsolide ve konsolide olmayan bazda risk yapısı, iç kontrol,
risk yönetimi ve iç denetim sistemleri ile varlıkları, alacakları,
özkaynakları, borçları, kâr ve zarar hesapları, yükümlülükleri ve taahhütleri
arasındaki ilgi ve dengelerin ve malî bünyeyi etkileyen diğer tüm unsurların
ve bu kuruluşların kurumsal yönetim ilkelerine uyum seviyesinin gözetimi,
tahlili ve ölçümü Kurum tarafından yapılır. Kurum,
bağımsız denetim kuruluşlarınca yapılan yıllık finansal raporların yapısı,
uygunluğu ve güvenilirliğinin değerlendirilmesini de yerine getirir. Bu
Kanuna tabî kuruluşlar tarafından, Kurulca belirlenen usûl ve esaslar
çerçevesinde konsolide ve konsolide olmayan bazda istenilen her türlü bilgi,
belge, cetvel, rapor ve finansal tabloların, hesap ve kayıt düzenleriyle
uyumlu olarak, zamanında ve doğru şekilde Kuruma tevdi edilmesi şarttır. Söz
konusu kuruluşlarda denetim yapma yetkisi bulunanlar tarafından düzenlenen
rapor ve mütalâaların bir suretinin anılan kuruluşlarca Kuruma gönderilmesi
zorunludur. Kurum,
incelemelerini Başkanın onayından geçmiş çalışma programları ile Başkan
tarafından yapılacak görevlendirmeler çerçevesinde gerçekleştirir. Başkan,
yapılacak yerinde denetimde, Kurumun meslek personelini oluşturan bankalar
yeminli murakıp ve yardımcıları, bankacılık uzmanı ve yardımcıları, bilişim
uzmanı ve yardımcıları, hukuk uzmanı ve yardımcıları arasından uygun göreceği
bir denetim ekibini görevlendirir. Kurumun yerinde denetim yapmaya yetkili
meslek personeli Ankara'da Asliye Ticaret Mahkemesinde yemin etmedikçe
yerinde denetim yapamazlar. Yerinde denetim yapan Kurumun meslek personeli
denetim konularıyla ilişkili olarak bu maddede belirtilen tüm yetkileri
haizdir. Başkan,
gerekli gördüğünde ve özellik arz eden konularda bağımsız denetim
kuruluşlarını ilgili konu hakkında inceleme yapılması için görevlendirme
yetkisini haizdir. Bağımsız denetim yapan kuruluşun denetçisi denetim
konularıyla ilişkili olmak kaydıyla bu maddede belirtilen ilgili yetkileri
haiz olduğu gibi, bu Kanun kapsamındaki sırların saklanması yükümlülüklerine
de tâbidir. Kurum,
bankalardan, bunların bağlı ortaklıklarından, nitelikli paya sahip oldukları ortaklıklardan,
birlikte kontrol ettikleri ortaklıklardan, şubeleri ile temsilciliklerinden,
destek hizmeti kuruluşlarından ve diğer gerçek ve tüzel kişilerden bu Kanun
hükümleri ile ilgili görecekleri bütün bilgileri gizli dahi olsa istemeye,
bunların vergiyle ilgili kayıtları dahil olmak üzere tüm defter, kayıt ve
belgelerini incelemeye yetkili olup, bilgi istenenler de istenilen bilgileri
vermekle, defter, kayıt ve belgeleri incelemeye hazır bulundurmakla, tüm
bilgi işlem sistemini denetim amaçlarına uygun olarak Kurumun yerinde denetim
yapan meslek personeline açmakla, verilerin güvenliğini sağlamakla ve
muhafaza etmek zorunda oldukları her türlü defter, belge ve karneler ile
vermek zorunda bulundukları bilgilere ilişkin mikrofiş, mikrofilm, manyetik
teyp, disket ve benzeri ortamlardaki kayıtlarını ve bu kayıtlara erişim veya
kayıtları okunabilir hale getirmek için gerekli tüm sistem ve şifrelerini
inceleme için ibraz etmek ve işletmekle yükümlüdür. Kamu
kurum ve kuruluşları, Merkez Bankası ve benzeri kuruluşlar ile Risk Merkezi
görevleriyle ilgili olarak istenecek her hürlü bilgi ve belgeyi gizli de olsa
Kurumun yerinde denetim yapan meslek personeline geciktirilmeksizin verirler.
Kurul, ilgili taraflarla bu husustaki detayları belirleyen mutabakat zaptı
düzenleyebilir. Kurum
tarafından gerçekleştirilen denetimler sırasında talep edilmesi hâlinde,
bankalar tarafından iç kontrol, risk yönetimi ve iç denetim sistemlerinde
çalışanların görevlendirilmesi dâhil olmak üzere her türlü destek sağlanır. Diğer
kanunlar uyarınca Kurumun meslek personelinin bu Kanun kapsamındaki görevleri
dışında görevlendirilmeleri, bu maddede sayılan görevleri öncelikli olmak
kaydıyla Başkan tarafından yapılır. Kurum;
bu Kanunun, Kurumun görev, yetki ve sorumluluklarına ilişkin hükümlerinde
zikredilen ve 20.2.1930 tarihli ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini
Koruma Hakkında Kanun hükümlerine aykırı hareket eden kuruluşlar ve
ilgilileri hakkında, adı geçen Kanunun ek 1 inci maddesindeki yetkilere sahip
olduğu gibi tüm bankaların kuruluş kanunu hükümleri ile diğer kanunların
bankalarla ilgili hükümlerinin uygulanmasını denetlemeye de yetkilidir. Bankalarda
yerinde denetim yapan kişiler, bu Kanunda belirtilen düzenlemeler dışında
diğer kanunlara aykırılıkları tespit ettikleri takdirde bu tespitleri ilgili
mercilere derhal bildirmek zorundadırlar. Denetim
ve gözetime ilişkin usûl ve esaslar Kurulca düzenlenecek yönetmelikle
belirlenir. Bilgi ve belge isteme MADDE 96. — Bu Kanunun 93 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen
kuruluşlar ile ortakları, bunların bağlı ortaklıkları, nitelikli paya sahip
olduğu ortaklıkları, birlikte kontrol ettiği ortaklıkları, şubeleri ile
temsilcilikleri, bağımsız denetim, değerleme ve destek hizmeti kuruluşları
gizli dahi olsa bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak her türlü bilgi ve
belgeyi Kurumun talebi üzerine Kuruma tevdi etmekle yükümlüdür. Kamu
kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler, Devletin güvenliği ve temel
dış yararlarına karşı ağır sonuçlar doğuracak hâller ile meslek sırrı, aile
hayatının gizliliği ve savunma hakkına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla
özel kanunlardaki yasaklayıcı ve sınırlayıcı hükümler dikkate alınmaksızın
gizli dahi olsa Kurum tarafından bu Kanun kapsamında verilen görevler ile
sınırlı olmak üzere istenecek her türlü bilgi ve belgeyi uygun süre ve
ortamda, sürekli veya münferit olarak vermeye, istenecek defter ve belgeleri
ibraz etmeye ve incelemeye hazır bulundurmaya, tüm bilgi işlem sistemini
denetim amaçlarına uygun olarak ilgili personele açmaya, verilerin
güvenliğini sağlamaya ve muhafaza etmek zorunda oldukları her türlü defter,
belge ve karneler ile vermek zorunda bulundukları bilgilere ilişkin mikrofiş,
mikrofilm, manyetik teyp, disket ve benzeri ortamlardaki kayıtlarını ve bu kayıtlara
erişim veya kayıtları okunabilir hale getirmek için gerekli tüm sistem ve
şifreleri incelemek için ibraz etmeye ve işletmeye mecburdurlar. Bu
madde kapsamında ilgili kişi, kurum ve kuruluşlar Kurumun belirleyeceği süre
içerisinde söz konusu talebe cevap vermek ve gereken kolaylığı göstermekle
yükümlüdürler. Şeffaflık ve hesap
verebilirlik MADDE 97. — Kurumun faaliyetleri hakkındaki yıllık rapor, raporun ait olduğu dönemi
izleyen yılın mayıs ayı sonuna kadar Bakanlar Kuruluna sunulur ve kesin hesaplar
ile birlikte kamuya açıklanır. Kurum, faaliyetleri ile ilgili olarak yılda
bir defa Türkiye Büyük Millet Meclisi Plân ve Bütçe Komisyonuna bilgi verir. Kurum,
stratejilerine ve bu stratejilerin yerine getirilmesine ilişkin olarak
Bakanlar Kuruluna altı ayda bir bilgi verir. Kurum,
ilgili sektörde yaşanan önemli gelişmelere ve bu Kanunun 93 üncü maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen kuruluşların performanslarına
ilişkin olarak toplulaştırılmış bazda üç aylık süreli raporlar yayımlar. Kurum
risk yönetim politikalarını kamuya açıklar. Kurul
tarafından yapılan düzenlemeler, değişiklikleri de içerecek şekilde sürekli
olarak güncellenmek suretiyle Kurumun internet sayfasında yayınlanır. Kurumca
hazırlanacak süreli raporların biçim ve içerikleri ile usûl ve esasları
Kurulca belirlenir. Kurumlararası işbirliği MADDE 98. — Para, kredi ve bankacılık politikalarının yürütülmesiyle ilgili
konularda Kurum, Hazine Müsteşarlığı, Devlet Plânlama Teşkilatı Müsteşarlığı,
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ve Merkez Bankası karşılıklı mütalâa ve bilgi
teatisinde bulunurlar. Kurum,
Fon ve Merkez Bankası bu Kanunda belirtilen görevleri yerine getirmek
amacıyla veri tabanlarında yer alan ve birlikte üzerinde uzlaşılan bilgileri
gizlilik hükümleri çerçevesinde paylaşırlar. Yabancı
ülke kanunlarına göre denetime yetkili ve Kurum muadili mercilerin, kendi
ülkelerindeki finansal piyasalarda faaliyet gösteren kuruluşların
Türkiye'deki şube veya ortaklıklarında denetim yapma ve bilgi talepleri ile
bankaların yurt dışındaki şube veya ortaklıklarının konsolidasyon kapsamında
yer alan bilgilerine ilişkin taleplerinin, karşılıklılık ilkesi de dikkate
alınarak yerine getirilmesi Kurulun iznine tâbidir. Kurum
ayrıca, politikaların ve düzenlemelerin uyumlaştırılmasına yönelik olarak,
gerekli gördüğü hâllerde yabancı ülkelerde denetim yapma ve eğitim ile
personel değişimi imkânı sağlamak üzere Kurum muadili merciler ile
düzenleyeceği ikili mutabakat zabıtları çerçevesinde veya başka yollarla
finansal kuruluşlarla ve finansal piyasalarla ilgili her türlü işbirliği ve
bilgi alışverişinde bulunmaya yetkilidir. Kurum, bu mutabakat zabıtlarının
usûl ve esasları hakkında kamuoyunu bilgilendirir. Kurum,
yurt dışında şube veya ortaklığı bulunan bir bankanın faaliyet iznini kaldırdığı
veya Fona devrettiği takdirde, ilgili ülkenin muadil merciine durumu
ivedilikle bildirir. Yurt
içi ve yurt dışı yetkili mercilerle denetime, bilgi paylaşımına ve diğer
hususlara dair yapılacak işbirliğine ilişkin usûl ve esaslar ilgili
tarafların görüşü alınmak suretiyle Kurulca belirlenir. Finansal Sektör
Komisyonu MADDE 99. — Kurum nezdinde, Kurum, Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Merkez
Bankası, Sermaye Piyasası Kurulu, Fon, Rekabet Kurulu, Devlet Plânlama
Teşkilatı Müsteşarlığı, İstanbul Altın Borsası, Menkul Kıymetler Borsaları,
Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsaları ve kuruluş birlikleri temsilcilerinden
oluşan Finansal Sektör Komisyonu kurulur. Komisyon, finansal piyasalardaki
güven ve istikrar ile gelişmeyi temin etmek üzere, bilgi teatisini,
kurumlararası işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, ortak politika
önerilerinde bulunmak ve finans sektörünün geleceğini ilgilendiren konulara
ilişkin görüş bildirmekle görevlidir. Finansal
Sektör Komisyonu en az altı ayda bir toplanır ve sonuçları hakkında Bakanlar
Kuruluna bilgi sunar. Komisyonun çalışma usûl ve esasları üye kurumların
görüşleri alınmak suretiyle Kurul tarafından belirlenir. Eşgüdüm Komitesi MADDE 100. — Bankacılık sisteminin genel durumu, kredi kuruluşlarının denetimleri
sonucu alınacak önlemler, risk esaslı sigorta primlerinin hesaplanmasında
kullanılmak üzere kredi kuruluşlarının malî bünyelerini gösteren analiz sonuçları
ve ayrıca bu bankaların mevduat ve katılım fonları hesap adetleri, sigortalı
mevduat ve katılım fonları ve toplam mevduat ve katılım fonu tutarları
hakkında gerekli bilgilerin paylaşılması, Fonun görev alanına giren konularda
ve işlem tesis edilmesinin gerekli olduğu hâllerde Kurum ile Fonun azamî
düzeyde işbirliği yapmasını sağlamak üzere Başkan ve Kurum başkan yardımcıları
ile Fon Başkanı ve Fon başkan yardımcılarından oluşan bir eşgüdüm komitesi
kurulur. Komite
en az üç ayda bir defa olmak üzere, tarafların uygun göreceği sıklıkta
toplanır. Tarafların bir diğerinden talep edeceği bilgilerin ve belgelerin
diğer tarafa uzlaşılacak bir süre içerisinde verilmesi esastır. Bu
Kanun hükümlerinin uygulanmasında her iki kurumu ilgilendiren konularda ve
bilgi paylaşımında izlenecek usûl ve esaslar Kurum ve Fon tarafından
müştereken belirlenir. BEŞİNCİ BÖLÜM Çeşitli Hükümler Kurumun bütçesi, hesap
ve harcamaların denetimi MADDE 101. — Kurumun gelirlerinin, giderlerini karşılaması esastır. Kurum bütçesi
5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu hükümlerinde belirlenen usûl
ve esaslara göre hazırlanır ve kabul edilir. Kurumun
malî yıl sonunda oluşan gelir fazlaları, izleyen yılın mart ayı içinde genel
bütçeye gelir olarak aktarılır. Ancak, Kurum bütçe durumunu göz önünde
bulundurarak daha önce de aktarma yapabilir. Kurumun
bütçe yılı takvim yılıdır. Kurumun giderleri, bankalar, finansal kiralama
şirketleri, faktoring şirketleri ve finansman şirketlerince bütçenin
yürürlüğe girmesinden önce katılma payı adı altında Kuruma yapılacak
ödemelerle karşılanır. Giderlere katılma payı olarak tahsil olunacak tutar,
söz konusu kuruluşların bir önceki yıl sonu bilanço toplamlarının onbinde
üçünü geçemez. Belirlenen süre içerisinde ödenmeyen katılma payları 6183
sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil
edilir. Kurumun
iç ve dış denetimi hakkında, 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu
hükümleri uygulanır. Kurul,
Kurumun yıllık hesaplarını bir bağımsız denetim şirketine denetletebilir ve
bu durumda bağımsız denetim raporu faaliyet raporu içinde derc edilerek
yayımlanır. Kurum
faaliyetlerine ilişkin olarak her yılın mart ayı sonuna kadar bir önceki yıla
ait kararları, yaptığı ikincil düzenlemeler ile bunların ekonomik ve sosyal
etkilerini analiz eden bir faaliyet raporu hazırlar. Faaliyet raporu, ayrıca
Kurumun performans hedefleri ile uygulama sonuçlarının karşılaştırılmasını ve
değerlendirilmesini de içerir. Kurumun
yıllık faaliyet raporu, malî tabloları ve bütçe kesin hesabı Türkiye Büyük
Millet Meclisine sunulur. Kesinhesabın bir örneği de Maliye Bakanlığına
gönderilir. Kurum,
faaliyetleri hakkında internet ortamı ve resmî bültenler aracılığıyla
kamuoyunu azamî ölçüde bilgilendirir. Ücretler, malî ve diğer
sosyal haklar MADDE 102. — Kurul Başkanına Başbakanlık Müsteşarı için belirlenen her türlü ödemeler
dâhil malî ve sosyal haklar tutarında aylık ücret ödenir. Başbakanlık
Müsteşarına ödenenlerden, vergi ve diğer yasal kesintilere tâbi olmayanlar bu
Kanuna göre de vergi ve diğer kesintilere tâbi olmaz. Kurul üyelerine ise
Kurul Başkanına yapılan ödemelerin yüzde doksanbeşi oranında aynı usûl ve
esaslara göre ödeme yapılır. Kurumun
kadro karşılığı sözleşmeli personelinin ücretleri ile diğer malî ve sosyal
hakları birinci fıkrada belirlenen ücret tavanını geçmemek üzere Kurul
tarafından tespit edilir. Kurum
personeline Kurulca belirlenecek esaslar çerçevesinde fazla mesai ücreti ve
performansa dayalı ödül verilebilir. Her halde Kurum personeline yapılacak
ödeme tutarı birinci fıkrada belirlenen ücret tavanını geçemez. Kurul
Başkan ve üyeliklerine atananlar ile Kurum personeli hakkında 5434 sayılı
Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile ek ve değişikliklerine ilişkin
hükümler uygulanır. Emeklilik ve diğer bakımlardan Kurul Başkanına bakanlık
müsteşarı, Kurul üyelerine bakanlık müsteşar yardımcısı, Kurum başkan
yardımcılarına bakanlık genel müdürü, 1 inci dereceli daire başkanlarına
bakanlık genel müdür yardımcısı, başkanlık müşavirlerine bakanlık müşaviri,
bankalar yeminli murakıp ve yardımcılarına kazanılmış hak aylık dereceleri
itibarıyla karşılık gelen bakanlık müfettişi ve yardımcısı, bankacılık, hukuk
ve bilişim uzmanlarına kazanılmış hak aylık dereceleri itibarıyla karşılık
gelen Başbakanlık uzmanı, bunların yardımcılarına Başbakanlık uzman
yardımcıları için tespit edilen ek gösterge ve makam tazminatı uygulanır. Bu
görevlerde geçirilen süreler makam ve temsil tazminatı ödenmesini gerektiren
görevlerde geçmiş sayılır. Bu hükümler, akademik unvanların kazanılması için
gerekli şartlar saklı kalmak üzere üniversite öğretim elemanı kadrolarından
gelen Kurul Başkan ve üyeleri ile personel hakkında da uygulanır. Kurul
başkan ve üyeliklerine atananlardan, emekliliğini hak edip talebi sonucu
emeklilik işlemi tamamlanan Kurul üyelerinin üyelikleri görev süreleri sonuna
kadar devam eder. Atama yapılmadan önce kanunla kurulmuş diğer sosyal güvenlik
kurumlarına bağlı olanların, istekleri hâlinde bu kurumlara bağlılıkları
devam eder ve bunlar hakkında yukarıdaki hükümler uygulanmaz. Türkiye
Cumhuriyeti Emekli Sandığı dışındaki sosyal güvenlik kurumlarından emekli
olan Kurul üyeleri, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına yazı ile
başvurdukları tarihi takip eden ayın başından itibaren Sandıkla
ilişkilendirilir. Bu üyelerin diğer sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları
aylıkları kesilir ve ayrılışlarında çeşitli sosyal güvenlik kuruluşlarına
prim ödeyerek geçen süreleri birleştirilmek suretiyle kendilerine 24.5.1983
tarihli ve 2829 sayılı Kanunun 8 inci maddesi uyarınca aylık bağlanır. Diğer
personelin emeklilik açısından durumu 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli
Sandığı Kanunu ile ek ve değişikliklerine ilişkin hükümler dikkate alınmak
suretiyle kıyasen belirlenir. Kurul
başkan ve üyelerine, birinci fıkraya göre belirlenen ücretlerinin tutarında,
damga vergisi hariç herhangi bir kesintiye tâbi tutulmaksızın, her ay
tazminat verilir. Kurul üyelerinin
görevden ayrılması MADDE 103. — Kurul Başkan ve üyeliklerine atananların Kurulda görev yaptıkları sürece
önceki görevleri ile olan ilişkileri kesilir. Ancak, kamu görevlisi iken
üyeliğe atananlar, memuriyete giriş şartlarını kaybetmemeleri kaydıyla, görev
sürelerinin sona ermesi veya görevden ayrılma isteğinde bulunmaları ve otuz
gün içinde eski kurumlarına başvurmaları durumunda atamaya yetkili makam
tarafından bir ay içinde mükteseplerine uygun bir kadroya atanır. Atama
gerçekleşinceye kadar bunların almakta oldukları her türlü ödemelerin Kurum
tarafından yapılmasına devam olunur. Bir kamu kurumunda çalışmayanlardan
Kurul Başkan ve üyeliğine seçilip yukarıda belirtilen şekilde görevi sona
erenlere herhangi bir görev veya işe başlayıncaya kadar, almakta oldukları
her türlü ödemeler Kurum tarafından verilmeye devam edilir. Bu maddede belirtilen
nedenlerle üyeliği sona erenlere Kurum tarafından yapılacak ödeme bir yılı
geçemez. Kurul başkan ve üyelerinin bu görevlerinde
geçirdikleri süreler, tâbi oldukları kanun hükümlerine göre hizmetlerinde
değerlendirilir. Bu hüküm, akademik unvanların kazanılması için gerekli
şartlar saklı kalmak üzere, üniversite akademik kadrolarından gelen Kurul
başkan ve üyeleri hakkında da uygulanır. Kurul üyeleri ile Kurum
personelinin cezaî ve hukukî sorumluluğu MADDE 104. — Kurul Başkan ve üyeleri ile Kurum personelinin görevleriyle bağlantılı
olarak işledikleri iddia edilen suçlara ilişkin soruşturmalar, Kurul Başkan
ve üyeleri için ilişkili Bakanın, Kurum personeli için ise Başkanın izin
vermesi kaydıyla genel hükümlere göre yapılır. Kurul üyeleri ile Kurum
personelinin iştirak hâlinde işledikleri iddia edilen suçlara ilişkin
soruşturmalarda Kurum personeli hakkında soruşturma izni verme yetkisi ilişkili
Bakana aittir. Kurul
Başkan ve üyeleri ile Kurum personeli hakkında görevleriyle bağlantılı olarak
işledikleri iddia edilen suçlardan dolayı soruşturma izni verilmesi için, bu
kişilerin kendilerine veya üçüncü kişilere çıkar sağlamak veya Kuruma ya da
üçüncü kişilere zarar vermek kastıyla hareket ederek bu işlemler sonucunda
kendilerine veya üçüncü kişilere çıkar sağlamış olmaları hususunda açık ve
yeterli emarelerin olması gerekir. Soruşturma izni verilmesi hâlinde bu durum
ilgililere tebliğ olunur. Soruşturmaya izin verilmesine ya da verilmemesine
dair kararlar aleyhine, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içerisinde
Danıştay nezdinde itiraz yoluna başvurulabilir. İzin verilmiş olsa dahi,
itiraz süresi geçene kadar veya Danıştaya yapılan itiraz sonucunda hüküm
tesis olunana kadar soruşturma başlatılamaz. Kurul
Başkan ve üyeleri ile Kurum personelinin, görevden ayrılmış olsalar dahi,
görevleriyle bağlantılı olarak işledikleri iddia edilen suçlardan dolayı
başlatılan soruşturma ve kovuşturmalar, ilgili üye veya personelin talebi
hâlinde, bunlarla vekâlet akdi yapmak suretiyle görevlendirilecek bir avukat
tarafından takip edilir. Söz konusu davalara ilişkin dava giderleri ve
Türkiye Barolar Birliğince açıklanan asgarî ücret tarifesinde belirlenen
avukatlık ücretinin onbeş katını aşmamak üzere avukatlık ücreti, Kurum
bütçesinden karşılanır. Kurul
Başkan ve üyeleri ile Kurum personeli aleyhine, Kurulun veya Kurumun bu
Kanunda yazılı görevlere ilişkin karar, eylem ve işlemleri sebebiyle, gerek
görevlerinin ifası sırasında gerek görevden ayrılmalarından sonra, açılmış
veya açılacak her türlü tazminat ve alacak davası, Kurum aleyhine açılmış
sayılır. Bu davalarda husumet Kuruma yöneltilir. Avukatlık ücreti ve dava
giderine ilişkin bu maddenin üçüncü fıkrası hükmü bu hukuk davaları için de
aynen geçerlidir. Yargılama sonucunda Kurum aleyhine karar verilmesi ve
kararın kesinleşmesi nedeniyle Kurumun ödeme yapması hâlinde, Kurum bu
meblağı, ilgililerinden talep eder. Kurumun, yaptığı ödemeleri ilgililerinden
talep edebilmesi için, bu kişiler hakkında kusurlu olduklarına ilişkin
mahkeme kararının kesinleşmesi gerekir. Kurul kararlarına karşı
yargı yolu MADDE 105. — Kurul kararlarına karşı açılacak idarî davalar ilk derece mahkemesi
olarak Danıştayda görülür. Danıştay, Kurul kararlarına karşı yapılan
başvuruları acele işlerden sayar. İlişkili
Bakanlık, Kurulun düzenleyici nitelikteki kararlarına karşı iptal davası
açabilir. Kurul
kararlarına karşı açılacak idarî davalarda yürütmenin durdurulması talepleri
için ayrıca duruşma yapılır. Bu halde 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü
Kanununun 17 nci maddesinin (5) numaralı fıkrasındaki otuz günlük süre
uygulanmaz. Yürütmenin durdurulması talepleri, Kurumun savunması alınmadan
karara bağlanamaz. İlgili taraflar yürütmenin durdurulması talebinin
kendisine tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde savunmasını vermek
zorundadır. Aksi halde savunma beklenmeksizin karar verilir. ONBİRİNCİ KISIM Faaliyet İzni Kaldırılan ve Fona Devredilen Bankalara
İlişkin Hükümler Faaliyet izninin
kaldırılması MADDE 106. — Bir bankanın bu Kanun hükümlerine göre faaliyet izninin kaldırılması
hâlinde yönetim ve denetimi Fona intikal eder. İznin
kaldırılmasına ilişkin Kurul kararının Resmî Gazetede yayımlandığı tarihten
itibaren, banka hakkındaki ihtiyatî tedbir dahil her türlü icra ve iflas
takibatı durur ve yeni icra ve iflas takibi yapılamaz. Banka hakkında Fon
haricinde üçüncü kişiler tarafından açılmış tüm dava, icra ve iflas takipleri
mahkeme, icra ve iflas dairesi tarafından derhal Fona bildirilir. Fon,
yönetim ve denetimi kendisine intikal eden bankadaki sigortalı mevduatı ve
sigortalı katılım fonunu doğrudan veya ilân edeceği başka bir banka aracılığı
ile ödeyerek, mevduat ve katılım fonu sahipleri yerine bankanın doğrudan
doğruya iflasını ister. Bu görev ve yetki münhasıran Fona aittir. Bu şekilde
yapılacak iflas isteminde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 178 inci
maddesinin ikinci fıkrası ve 179 uncu maddesinin iflasın ertelenmesine
ilişkin hükümleri uygulanmaz. Fonun
iflas talebi hakkında 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun seri
muhakeme usulü hükümleri uygulanır ve en geç altı ay içerisinde iflas talebi
hakkında karar verilir. Yönetim
ve denetimi Fona intikal eden banka hakkında iflas kararı verilmesi hâlinde
Fon, iflas masasına 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 206 ncı maddesinde
yer alan üçüncü sıradaki tüm imtiyazlı alacaklılardan önce gelmek üzere imtiyazlı
alacaklı sıfatıyla iştirak eder. Fon, bu Kanunun uygulanması ile sınırlı
olmak üzere 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 166 ncı, 218 inci, 219 uncu,
223 üncü, 234 üncü, 236 ncı, 249 uncu, 251 inci ve 254 üncü maddelerindeki
yetki ve görevler hariç olmak üzere iflas dairesi, alacaklılar toplantısı ve
iflas idaresi görev ve yetkilerine sahip olarak bankayı tasfiye eder. İflasına
hükmolunan bankanın Fona olan borçları, masanın nakit durumuna göre 2004
sayılı İcra ve İflas Kanununun 232 nci maddesinde gösterilen sıra cetvelinin
kesinleşmesi beklenmeksizin ödenir. Alacaklılar sıra cetvelinin düzenlenmesinde
İcra ve İflas Kanununun 232 nci maddesinde öngörülen üç aylık sürenin
yetersiz kalması hâlinde iflas idaresinin talebi üzerine, Fon Kurulu
tarafından üçer aylık ek süreler verilebilir. İflas
kararı verilmeyen hallerde bankanın iradi tasfiyesi, banka genel kurul kararı
aranmaksızın ve Türk Ticaret Kanununun anonim şirketlerin infisah ve
tasfiyeye ilişkin hükümlerine tâbi olmaksızın tasfiye kurulu üyelerinin Fon
tarafından atanması suretiyle gerçekleştirilir. Bu
Kanunun 12 nci maddesi hükümlerine göre faaliyet izni kaldırılan yabancı
banka şubeleri hakkında da bu madde hükümleri uygulanır. Bu şubelerin mevcut
ve alacaklarının yurt dışına transferine ilişkin esaslar Fon tarafından
belirlenir. Fon,
iflas ve/veya tasfiye masasının aktifindeki paralarla, iflas ve/veya tasfiye
idaresi sıfatıyla tahsil ettiği paraları muhafaza ve nemalandırma hususunda
2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 9 uncu ve sair ilgili maddelerine tâbi
değildir. 492 sayılı Harçlar Kanununun 36 ncı maddesinin birinci fıkrası
hükmü bu paralar için uygulanmaz. Müflise
ait menkul ve gayrimenkullerin satışında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu,
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümleri
uygulanmaz. Bu
madde hükümlerinin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Kurulun görüşü alınmak
suretiyle Fon tarafından yönetmelikle düzenlenir. Fona devredilen
bankalar ile ilgili hükümler MADDE 107. — Fon, bu Kanunun 71 inci maddesi hükümlerine göre ortaklarının temettü
hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi kendisine devredilen bankalarla
ilgili yetkilerini maliyet etkinliğini sağlama ve malî sistemin güven ve
istikrarını koruma ilkeleri doğrultusunda kullanır. Fon,
bu Kanunun 71 inci maddesi hükümlerine göre ortaklarının temettü hariç
ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi kendisine devredilen bankanın
faaliyetlerini Fon Kurulunca belirlenecek süre ile geçici olarak durdurmaya
ve/veya devir tarihi itibarıyla düzenlenecek bilançosunu esas almak
suretiyle; a)
Uygun göreceği aktiflerini, teşkilatını ve aksine talebi olmayan personeli
ile devir tarihi itibarıyla mevduat bankaları bakımından mevduat toplamları
en yüksek beş bankaca uygulanan faiz oranları ortalamasını, katılım bankaları
bakımından katılım fonu toplamları en yüksek üç bankaca uygulanan getiri
oranları ortalamasını geçmemek üzere işlemiş faiz ve getirileri ile birlikte
sigortaya tâbi tasarruf mevduatı ve katılım fonlarını ve pasifte yer alan
karşılık kalemlerini, kurulacak bir bankaya ya da mevcut bankalardan istekli
olanlara devretmeye ve aktif ve pasifi kısmen veya tamamen devredilen
bankanın faaliyet izninin kaldırılmasını Kuruldan istemeye, b)
Hisselerine sahip olmak kaydıyla ve sigorta kapsamındaki mevduat ve katılım
fonu tutarını aşmamak koşuluyla malî yardım sağlamaya ve kendisine intikal
eden hisseleri temsil eden sermayeye karşılık gelen zararları devralmaya, c)
Devralınacak zararlar sonucunda hisselerinin tamamına sahip olunamaması
hâlinde, zararın ödenmiş sermaye tutarından düşülmesi suretiyle hesaplanacak
sermaye esas alınmak üzere bulunacak hisse bedelinin Fon Kurulunca belirlenecek
süre içinde banka hissedarlarına ödenmesi karşılığında hisselerini
devralmaya, d)
Faaliyet izninin kaldırılmasını Kuruldan istemeye, Yetkilidir.
Devralınan
zararlara istinaden yapılacak ödemelerin karşılığını temsil eden hisseler,
üzerindeki her türlü hak ve takyidattan arî olarak Fona intikal eder. Hakkında
bu maddenin ikinci fıkrasının (a) bendi hükümleri uygulanan bankanın
devredilen aktiflerinin toplamının devredilen pasiflerinin toplamını
karşılamaması hâlinde aradaki fark sigorta kapsamındaki mevduat ve katılım
fonu tutarını aşmamak kaydıyla Fon tarafından ödenir. Bu halde ve hakkında bu
maddenin ikinci fıkrasının (a) bendi hükümleri uygulanan bankanın faaliyet
izninin kaldırılması durumunda bu Kanunun 106 ncı maddesinin ikinci ve 109
uncu maddesinin üçüncü fıkraları uygulanmaz. Bu Kanunun 106 ncı maddesine
göre iflas masaları kurulması hâlinde, Fon ödediği tutar kadar iflas masasına
2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 206 ncı maddesinde yer alan üçüncü
sırasındaki tüm imtiyazlı alacaklılardan önce gelmek üzere imtiyazlı alacaklı
sıfatıyla iştirak eder. Fon,
hisselerinin çoğunluğu veya tamamı kendisine intikal eden bankanın; a)
Gerektiğinde malî ve teknik yardım da sağlamak suretiyle, varlık ve
yükümlülüklerini kısmen veya tamamen, mevcut bankalardan istekli olanlara ya
da kurulacak bir bankaya devretmeye veya bankayı istekli olan başka bir
bankayla birleştirmeye, b)
Fon Kurulunca gerekli görülen hallerle sınırlı olmak üzere, malî bünyenin
güçlendirilmesi ve yeniden yapılandırılması için gerektiğinde; 1)
Sermayesini artırmaya, 2)
Zorunlu karşılık ve umumi disponibilite yükümlülüklerinden kaynaklanan cezaî
faizlerini kaldırmaya, 3)
İştirak, gayrimenkul ve diğer aktiflerini satın almaya veya bunları teminat
olarak alıp karşılığında avans vermeye, 4)
Likidite ihtiyacını gidermek üzere mevduat koymaya, 5)
Alacaklarını veya zararlarını devralmaya, 6)
Varlık ve yükümlülükleri ile ilgili her türlü işlemi yapmaya ve nakde
tahvilini sağlamaya, c)
Sahip olduğu aktifleri iskonto uygulayarak veya sair suretlerle üçüncü
kişilere satmaya ve gerekli göreceği her türlü tedbiri almaya, d)
Hisselerini bu Kanunun 7 ve 8 inci maddelerindeki hükümlere istinaden
Kuruldan izin alınmak kaydıyla ve Fon Kurulu tarafından belirlenecek usûl ve
esaslar dahilinde üçüncü kişilere devretmeye, Yetkilidir. Bu
madde hükümlerine göre yapılan devir işlemlerinde alacaklı ve borçluların
rızası aranmaz. 71
inci madde kapsamında temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi
kendisine devredilen bankaların, malî bünyelerinin güçlendirilmesi, yeniden
yapılandırılması, devri, birleştirilmesi ve satışı ile ilgili süreç devrin
yapıldığı tarihten itibaren en geç dokuz aylık bir süre içerisinde
tamamlanır. Fon Kurulu kararı ile bu süre üç ayı geçmemek üzere uzatılabilir.
Bu süre içinde devir, birleşme veya satışın tamamlanamamış olması hâlinde
Fonun talebi üzerine Kurul bankanın faaliyet iznini kaldırır. Banka kaynaklarının
istismarı MADDE 108. — 71 inci maddenin birinci fıkrasının (e) bendi hükümlerine göre faaliyet
izni kaldırılan veya Fona devredilen bankaların hâkim ortakları ve
yöneticileri, bu Kanunun şahsi sorumluluğa ilişkin hükümleri saklı kalmak kaydıyla,
kullandıkları kaynakları ve bu suretle uğranılan zararları Fon tarafından
verilecek süre içerisinde iade ve tazmin etmekle mükelleftir. Bu
maddenin uygulanmasında, bankaların hâkim ortaklarının ve yöneticilerinin;
yönetim kurulu, kredi komiteleri, yöneticiler, şubeler ve diğer yetkili ve
görevliler aracılığıyla veya sair suretlerle, banka kaynaklarını ve
varlıklarını; rehnetmek, teminat göstermek, açıldığı tarih itibarıyla
kredibilitesi olmadığı aşikâr bulunan kişilere kredi vermek, karşılığında
kredi temin etmek amacıyla kredi kullandırmak, yurt içi ve yurt dışı banka ve
malî kuruluşlar nezdinde depo ve sair adlarla hesap açtırmak veya bu
hesapları teminat göstermek ve sair şekillerde doğrudan veya dolaylı olarak
kendileri veya başkaları lehine para, mal, her türlü hak ve alacak temini
amacıyla kullandıkları veya başkalarına kullandırdıkları banka kaynakları ve
varlıkları, dolanlı kaynak olarak kullanılmış sayılır. Bu
madde kapsamında kullanılan kaynaklar ve maruz kalınan zarar kapsamında iade
ve tazmin talebine mesnet teşkil edecek işlemler ile iade ve tazmine konu
edilecek tutarlar, ilgili bankada Kurumca yapılacak incelemeler sonucu ulaşılacak
tespitler de dikkate alınarak Fon Kurulunca belirlenir. Bankanın
faaliyet izninin kaldırılması hâlinde Fon tarafından verilecek süre
içerisinde iade ve tazmin edilemeyen tutarlar Fon alacağı haline gelir ve
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre
takip ve tahsil edilir. Bankanın
Fona devrinden sonra Fon tarafından verilecek süre içerisinde kullanılan
kaynakların ve bu suretle uğranılan zararın iade ve tazmin edilmemesi veya
Fon tarafından uygun görülecek biçimde teminatlandırılmaması veya bu
ortaklara ait hisselerin Fon tarafından verilecek süre içinde üçüncü kişilere
devredilmemesi hâlinde bu zarar veya kullanılan kaynakların miktarı dikkate
alınmaksızın ortaklara ait hisseler başkaca bir işleme gerek kalmadan Fona
intikal eder. Bu suretle Fona intikal eden söz konusu hisselerin üçüncü
kişilere satışını müteakip Fon tarafından elde edilen tutar hâkim ortakların
bankaya ve/veya Fona olan borçlarına mahsup edilir. Bu
madde kapsamında kullanılan banka kaynağı ve bu suretle uğranılan zarar, Fon
tarafından verilen süre içinde iade veya tazmin edilse veya Fon tarafından
uygun görülecek biçimde teminatlandırılsa dahi bilançoda görülen bakiye
zararın özkaynakları aştığının tespiti hâlinde Fon, bankanın faaliyet izninin
kaldırılmasını Kuruldan istemeye yetkilidir. Bilançoda görülen zararın
özkaynakları aşmaması hâlinde ise, Fon en az beş üyesinin aynı yöndeki
oylarıyla alınan Fon Kurulu kararıyla hâkim ortaklar dışındaki ortaklara ait
hisseleri, zararın ödenmiş sermaye tutarından düşülmesi suretiyle
hesaplanacak sermaye esas alınmak üzere bulunacak bedel üzerinden Fon
Kurulunca belirlenecek süre içinde banka hissedarlarına ödenmesi karşılığında
devralmaya yetkilidir. Faaliyet izni
kaldırılan veya Fona devredilen bankalara ilişkin ortak hükümler MADDE 109. — Faaliyet izni kaldırılan veya Fona devredilen bankaların ana
sözleşmelerinde yer alan düzenlemelerin, Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tâbi
olmaksızın, genel kurul yapılmaksızın değiştirilmesine ve tescil ettirilmesine
Fon yetkilidir. Fon,
faaliyet izni kaldırılan veya Fona devredilen bankaların hâkim ortaklarından
ve tüzel kişi ortaklarının sermayesinin yüzde onundan fazlasına sahip gerçek
kişi hissedarlarından ve yöneticilerinden, bunların eşlerinden, üçüncü dereceye
kadar kan ve ikinci dereceye kadar kayın hısımlarından, evlatlıklarından ve
kendilerini evlat edinenlerden kendilerine ait taşınmaz ve iştiraklerini,
haczi caiz olan taşınır hak ve alacaklarını ve menkul kıymetlerini, her türlü
kazanç ve gelirleri ile yaşayış tarzına göre geçim kaynaklarını ve ayrıca
bildirimden önceki iki yıl içinde ivazlı veya ivazsız olarak iktisap
ettikleri veya devrettikleri taşınmaz, haczi caiz taşınır, hak, alacak ve
menkul kıymetlerini gösterir birer mal beyannamesi vermelerini istemeye
yetkilidir. Mal beyannamesinin en geç yedi gün içinde Fona verilmesi
zorunludur. Bu mal beyanının hüküm ve sonuçları hakkında 2004 sayılı İcra ve
İflas Kanununun ilgili hükümleri geçerlidir. Fon,
faaliyet izni kaldırılan veya Fona devredilen bankada mevduat ve katılım fonu
sahipleri ile diğer alacaklıların haklarını korumaya yönelik olarak gerekli
göreceği her türlü tedbiri alır. Faaliyet izni kaldırılan veya Fona
devredilen bankanın hâkim ortakları ve tüzel kişi ortaklarının sermayesinin
yüzde onundan fazlasına sahip gerçek kişi hissedarları ve yöneticilerinin
mal, hak ve alacaklarına Fonun talebi üzerine mahkeme tarafından teminat
şartı aranmaksızın ihtiyatî tedbir veya ihtiyatî haciz konulabilir, bu kişilerin
yurt dışına çıkışları yasaklanabilir. Bu şekilde alınan ihtiyatî tedbir ve
ihtiyatî haciz kararları, karar tarihinden itibaren altı ay içinde dava, icra
ve iflas takibine konu olmaz ise kendiliğinden ortadan kalkar. İlgililer
hakkında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 11 inci bab hükümlerine göre
açılacak iptal davalarında aciz vesikası şartı aranmaz. Faaliyet
izninin kaldırıldığı veya Fona devredildiği tarihten itibaren bankanın
alacaklılarından temlik yoluyla alacak edinen borçlular, temlik yoluyla
edindikleri alacakları ile bankaya olan borçlarının takasının yapılması veya
mahsup edilmesi talebinde bulunamaz. Bu sonucu doğuracak takas ve mahsup
işlemleri banka açısından geçersizdir. Şahsi sorumluluk MADDE 110. — Bir bankanın yöneticilerinin ve denetçilerinin kanuna aykırı karar ve
işlemleriyle banka hakkında 71 inci madde hükümlerinin uygulanmasına neden
olduklarının tespiti hâlinde, bankaya verdikleri zararlarla sınırlı olarak
bunların şahsi sorumlulukları yoluna gidilerek, Fon Kurulu kararına istinaden
ve Fonun talebi üzerine doğrudan şahsen iflaslarına mahkemece karar
verilebilir. Bu karar ve işlemler bankanın hâkim ortaklarına menfaat temini
amacıyla yapıldığı takdirde, menfaat temin eden ortaklar hakkında da temin
ettikleri menfaat üzerinden uygulanır. Bu suretle tahsil edilen tutarın Fon
tarafından ödenen mevduat ve katılım fonu tutarı ve fer'ileri mahsup
edildikten sonra bakiye kısmı tasfiye hâlindeki veya iflasa tâbi bankaya iade
edilir. Mahkemece
iflasına karar verilenler hakkındaki takibi Fon yürütür. Bu
madde hükmüne göre iflası istenenler hakkında mahkemece 2004 sayılı İcra ve
İflas Kanununun 257 nci ve izleyen maddeleri hükümleri uygulanır. Bu
Kanunun 106 ncı ve 109 uncu maddeleri hükümleri, bu maddeye göre şahsi iflası
istenenler hakkında da uygulanır. ONİKİNCİ KISIM Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna İlişkin Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Fonun kuruluş ve
bağımsızlığı MADDE 111. — Bu Kanun ve ilgili diğer mevzuat ile verilen yetkiler çerçevesinde
tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla, mevduatın ve
katılım fonlarının sigorta edilmesi, Fon bankalarının yönetilmesi, malî
bünyelerinin güçlendirilmesi, yeniden yapılandırılması, devri,
birleştirilmesi, satışı, tasfiyesi, Fon alacaklarının takip ve tahsili
işlemlerinin yürütülmesi ve sonuçlandırılması, Fon varlık ve kaynaklarının
idare edilmesi ve Kanunla verilen diğer görevlerin ifası için kamu tüzel
kişiliğini haiz, idarî ve malî özerkliğe sahip Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu
kurulmuştur. Fon
görevini yaparken bağımsızdır. Fonun kararları yerindelik denetimine tâbi
tutulamaz. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, Fon Kurulunun kararlarını
etkilemek amacıyla emir ve talimat veremez. Fon,
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Kurulu ile Başkanlıktan oluşur. Fonun
merkezi İstanbul'dadır. Fon, görevli ve yetkili olduğu alanın yoğun olduğu
illerde olmak ve sayısı üçü geçmemek kaydıyla Bakanlar Kurulu kararıyla yurt
içi temsilcilik ve tahsilat birimleri açabilir. Fon,
3346 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri ile Fonların Türkiye Büyük Millet
Meclisince Denetlenmesinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun, 2886 sayılı Devlet
İhale Kanunu ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine tâbi değildir. Fon,
görev ve yetkilerini etkin şekilde yerine getirmek amacıyla, yeterli sayı ve
nitelikte personeli istihdam eder. Fonun malları Devlet malı hükmündedir. Fonun
mal, hak ve alacakları haczedilemez ve rehnedilemez. İKİNCİ BÖLÜM Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Kurulu Tasarruf Mevduatı
Sigorta Fonu Kurulu MADDE 112. — Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Kurulu, Fonun karar organıdır. Fon
Kurulu, biri başkan, biri ikinci başkan olmak üzere yedi üyeden oluşur. Fon
Kurulu Başkanı Fonun da başkanıdır. Başkanın
izin, hastalık, yurt içi ve yurt dışı görevlendirme ve görevde bulunmadığı
diğer hâller ile görevden alınması durumunda ikinci başkan, onun da
bulunmadığı hâllerde Fon Kurulu tarafından belirlenecek bir üye Başkana
vekâlet eder. Fon Kurulu üyelerinin
atanması MADDE 113. — Fon Kurulu üyelerinin, aşağıda belirtilen şartları taşımaları
zorunludur: a)
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin (A) fıkrasının (1),
(4), (5), (6) ve (7) numaralı bentlerinde belirtilen şartları taşımak. b) 8
inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde belirtilen
şartları taşımak. c) 26
ncı maddede yer alan çalışması yasaklananlardan olmamak. d)
Hukuk, iktisat, maliye, bankacılık, işletme, kamu yönetimi ve dengi dallarda
lisans veya lisansüstü düzeyinde öğrenim görmüş olmak. Üyeler,
yüksek öğrenim sonrası en az on yıl deneyim sahibi veya yukarıda sayılan
öğrenim dallarında en az on yıl öğretim üyeliği yapan kişiler arasından
Bakanlar Kurulunca atanır. Üyelerden en az birinin hukuk fakültesi mezunu,
birinin ise Fonda başkan yardımcısı, ana hizmetbirimi yöneticisi veya meslek
personeli olarak çalışmış olması şarttır. Bakanlar Kurulu, üyelerden birini
başkan birini de ikinci başkan olarak görevlendirir. Bakanlar Kurulunun atama
kararı Resmî Gazetede yayımlanır. Fon
Kurulu Başkan ve üyeleri, görevlerinin devamı süresince görevlerini tam bir
dikkat, dürüstlük ve tarafsızlık ile yürüteceklerine, kanun hükümlerine
aykırı hareket etmeyeceklerine ve ettirmeyeceklerine dair Yargıtay Birinci
Başkanlık Kurulu huzurunda yemin ederler. Yemin için yapılan başvuru Yargıtay
tarafından acele işlerden sayılır. Fon Kurulu üyeleri, yemin etmedikçe göreve
başlayamazlar. Fon Kurulu Başkan ve
üyelerinin görev süreleri MADDE 114. — Fon Kurulu Başkan ve üyelerinin görev süresi altı yıldır. Süreleri biten
başkan ve üyeler yeniden atanamazlar. Başkanlığın ve üyeliğin herhangi bir
sebeple boşalması hâlinde, boşalan yere 113 üncü maddede belirtilen esaslar
dahilinde bir ay içinde atama yapılır. Bu şekilde atananlar, bir defalığına
tekrar atanabilirler. Fon
Kurulu Başkan ve üyelerinin görev süreleri dolmadan herhangi bir nedenle
görevlerine son verilemez. Ancak, ağır hastalık veya sakatlık nedeniyle iş
göremeyecekleri, atanmaları için gerekli şartları kaybettikleri, durumlarının
115 inci maddeye aykırı olduğu anlaşılan veya görevleri ile ilgili olarak
işledikleri suçlardan dolayı haklarında verilen mahkûmiyet kararı kesinleşen
Fon Kurulu Başkan ve üyelerinin görevleri Başbakan onayı ile sona erdirilir.
Bunların yerine en geç bir ay içinde atama yapılır. Ayrıca, geçici iş
göremezlik halinin üç aydan fazla sürmesi hâlinde, bu durumda olan üyelerin
üyelikleri düşer ve bunların yerlerine bir ay içinde atama yapılır. Fon Kurulu Başkan ve
üyeleri ile Fon personeline ilişkin yasaklar MADDE 115. — Fon Kurulu Başkan ve üyeleri, asli görevlerini aksatmayan bilimsel
amaçlı yayın, ders ve konferans ile telif hakları hariç Fondaki resmî
görevlerinin yürütülmesi dışında kalan resmî veya özel hiçbir görev alamaz,
dernek, vakıf, kooperatif ve benzeri yerlerde yöneticilik yapamaz, ticaretle
uğraşamaz, serbest meslek faaliyetinde bulunamaz, bu Kanun kapsamındaki
kuruluşlar ve bunların doğrudan ya da dolaylı ortaklıklarında pay sahibi
olamaz, hakemlik ve bilirkişilik yapamazlar. Fon
Kurulu Başkan ve üyeleri göreve başlamadan önce, kendilerinin veya eş ve velâyeti
altındaki çocuklarının sahibi bulunduğu menkul kıymetlerden Hazine tarafından
çıkarılan borçlanmaya ilişkin olanlar hariç bu Kanun kapsamındaki kuruluşlar
ve bunların doğrudan ya da dolaylı ortaklıklarına ait her türlü sermaye
piyasası araçlarını eş, evlatlık, üçüncü dereceye kadar kan ve ikinci
dereceye kadar kayın hısımları dışındakilere otuz gün içinde satmak suretiyle
elden çıkarmak zorundadır. Fon Kurulu üyeleri atanmalarından itibaren otuz
gün içinde bu fıkraya uygun hareket etmezlerse üyelikten çekilmiş sayılır. Bu
durum, Fon Kurulu kararı ile tespit edilir ve ilişkili Bakana bildirilir. Fon
Kurulu Başkan ve üyeleri, yönetim ve denetimleri Fona devredilen kuruluşlarda
ve bunların doğrudan ya da dolaylı ortaklıklarında, görevlerinden ayrılmalarını
izleyen iki yıl içinde görev alamazlar. Bu fıkra hükmüne uymayanlara 2531
sayılı Kamu Görevlerinden Ayrılanların Yapamayacakları İşler Hakkında Kanunun
4 üncü maddesinde belirtilen cezalar verilir. Fon
Kurulu Başkan ve üyeleri ile diğer personel, Fonla ilgili gizlilik taşıyan
bilgileri ve ticari sırları, görevlerinden ayrılmış olsalar bile kanunen
yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklayamazlar, kendilerinin veya
başkalarının menfaatine kullanamazlar. Fon
Kurulu Başkan ve üyeleri 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve
Yolsuzluklarla Mücadele Kanununa tâbidir. Fon Kurulunun çalışma
esasları MADDE 116. — Fon Kurulu en az haftada bir defa olmak üzere, gerekli hallerde
toplanır. Toplantıyı Fon Kurulu Başkanı, yokluğunda ikinci başkan yönetir.
Toplantının gündemi Başkan, yokluğunda ikinci başkan tarafından hazırlanarak
toplantıdan en az bir gün önce Fon Kurulu üyelerine bildirilir. Gündem
maddelerine geçmeden önce Başkan tarafından Fonun faaliyetleri hakkında Fon
Kuruluna bilgi verilir. Gündeme yeni madde eklenebilmesi için toplantı
başlamadan önce bir üyenin öneride bulunması ve önerilen maddenin gündeme
eklenmesinin Fon Kurulunca kabul edilmesi gerekir. Fon
Kurulu en az beş üyenin hazır bulunması ile toplânır ve bu Kanunda belirtilen
özel nisap gerektiren haller dışında en az dört üyenin aynı yöndeki oyuyla
karar alır. Üyeler çekimser oy kullanamaz. Toplantıda karar yeter sayısı sağlanamadığı
durumlarda izleyen toplantılarda, oylarda eşitlik olması hâlinde Fon
Başkanının bulunduğu tarafın oyu üstün sayılarak karar alınır. Fon Kurulu
kararı tutanakla tespit edilir ve karar tutanağı toplantı esnasında veya en
geç toplantıyı izleyen işgünü, toplantıya katılan tüm üyeler tarafından
imzalanır. Geçerli
mazereti olmaksızın bir takvim yılında toplam üç toplantıya katılmayan veya
bir toplantıya katıldığı halde Fon Kurulu kararlarını süresi içinde
imzalamayan veya karşı oy gerekçesini süresi içinde yazılı olarak bildirmeyen
Fon Kurulu üyeleri üyelikten çekilmiş sayılır. Bu durum, Fon Kurulu kararı
ile tespit edilir ve ilişkili Bakana bildirilir. Herhangi
bir nedenle üye sayısının Fon Kurulunun karar almasını imkânsız kılacak bir
sayıya düşmesi hâlinde, toplantı nisabı sağlanacak şekilde bir ayı geçmemek
üzere, kıdem sırasına göre Fon başkan yardımcıları vekâlet eder. Bu madde
hükmüne istinaden Fon Kurulu üyeliği görevini yürüten Fon başkan
yardımcılarının malî ve özlük haklarında bir değişiklik olmaz. Bu
Kanunda belirtilen süreler saklı kalmak üzere, Fon Kurulu kararı, alındığı
toplantı tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde gerekçeleri, varsa karşı
oy gerekçeleri ve imzaları ile birlikte tekemmül ettirilir. Fon
Kurulu Başkan ve üyeleri kendisi, eşi, evlatlığı ve üçüncü derece dâhil kan
ve ikinci derece dâhil kayın hısımlarıyla ilgili konularda müzakere ve
oylamaya katılamazlar. Bu durum karar metninde ayrıca belirtilir. Fon
Kurulu toplantıları gizlidir. İhtiyaç duyulması hâlinde görüşlerinden
yararlanmak üzere uzman kişiler Fon Kurulu toplantısına davet edilebilir.
Ancak Fon Kurulu kararları toplantıya dışardan katılanların yanında alınamaz. Fon
Kurulunun düzenleyici nitelikteki kararları, tekemmül etmesinden itibaren en
geç yedi iş günü içinde ilişkili Bakanlığa ve yayımlanmak üzere Başbakanlığa
gönderilir ve gönderildiği tarihten itibaren en geç yedi gün içinde Resmî Gazetede
yayımlanır. Bu Kanunda öngörülen hükümler saklı kalmak üzere, Fon Kurulu
kararları başta internet ortamı olmak üzere uygun vasıtalarla kamuoyuna
duyurulur. Fon Kurulu, yayımlanması ülke ekonomisi ve kamu düzeni açısından
sakıncalı nitelikteki kararların yayımlanmamasına karar verebilir. Haklarında
dava açılıp yürütülmelerinin durdurulmasına veya ihtiyatî tedbir kararı
verilmesine rağmen, nihai aşamada iptal istemleri reddedilen bu Kanunun 130
uncu maddesinin (e) bendinde yer alan para cezalarına, işlemin ilgiliye
tebliği tarihinden itibaren kanunî faiz uygulanır. Para cezaları 6183 sayılı
Kanun hükümlerine göre tahsil olunur. Fon
Kurulu üyeleri ile Fon personelinin uyacakları meslekî ve etik ilkeler ile
Fon Kurulunun çalışma usûl ve esaslarına ilişkin diğer hususlar Fon
tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Fon Kurulunun görev ve
yetkileri MADDE 117. — Fon Kurulu, bu Kanun ve diğer mevzuatla verilen görevler yanında ayrıca
aşağıdaki görevleri yapar ve yetkileri kullanır: a)
Fonun ana stratejisini, performans ölçütlerini, amaç ve hedeflerini, hizmet
kalite standartlarını belirlemek, insan kaynakları ve çalışma politikalarını
oluşturmak, Fonun hizmet birimleri ve bunların görevleri hakkında öneride
bulunmak. b)
Fonun ana stratejisi ile amaç ve hedeflerine uygun olarak hazırlanan bütçe
teklifini görüşmek ve karara bağlamak. c)
Fonun performansını ve malî durumunu gösteren raporları onaylamak. d)
Fon Başkanının önerisi üzerine, başkan yardımcıları ve daire başkanlarını
atamak. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Başkanlık Teşkilatı Fon Başkanı MADDE 118. — Fonun en üst yöneticisi olan Fon Başkanı, Fonun genel yönetiminden,
temsilinden ve Fon Kurulunca alınan kararların yürütülmesinden sorumludur. Fon
Başkanının görev ve yetkileri şunlardır: a)
Fon Kurulu toplantılarının gündemini, gün ve saatini belirlemek, toplantıları
idare etmek, gündeme alınmayan başvurular hakkında gerekli işlemleri yapmak
ve bunlara ilişkin olarak Fon Kuruluna bilgi vermek. b)
Fon Kurulu kararlarının yayımlanmasını veya tebliğini sağlamak, bu kararların
gereğinin yerine getirilmesini temin etmek ve uygulanmasını izlemek. c)
Hizmet birimlerinden gelen önerilere son şeklini vererek Fon Kuruluna sunmak. d)
Fon Kurulunun belirlediği stratejilere, amaç ve hedeflere uygun olarak, Fonun
yıllık bütçesi ile malî tablolarını hazırlamak. e)
Hizmet birimlerinin verimli ve uyumlu bir biçimde çalışmasının en üst düzeyde
organizasyonu ve koordinasyonunu sağlamak, Fon hizmet birimleri arasında
çıkabilecek görev ve yetki sorunlarını çözmek. f)
Yıllık faaliyet raporlarını hazırlamak, amaç ve hedeflere, performans
ölçütlerine göre faaliyetlerin değerlendirilmesini yaptırmak ve bunları Fon
Kuruluna sunmak. g)
Fonun faaliyet gösterdiği alanda strateji, politikalar ve ilgili mevzuat ile
Başkanlığın ve çalışanların performans ölçütleri hakkında değerlendirme
yapmak. h)
Fonun diğer kuruluşlarla ilişkilerini yürütmek ve Fonu temsil etmek. i)
Fon Kurulu tarafından atanması öngörülenler dışındaki Fon personelini atamak. j) Fon
Başkanı adına imzaya yetkili personelin görev ve yetki alanını belirlemek. k)
Fonun yönetim ve işleyişine ilişkin diğer görevleri yerine getirmek. Başkan,
Fon Kuruluna ilişkin olmayan görev ve yetkilerinden bir bölümünü, sınırlarını
açıkça belirlemek ve yazılı olmak kaydıyla, alt kademelere devredebilir. Fon başkan yardımcıları MADDE 119. — Fon Başkanına başkanlığa ilişkin görevlerinde yardımcı olmak üzere Fon
Kurulu kararıyla iki başkan yardımcısı atanır. Başkan yardımcılarının 113
üncü maddede belirtilen şartları taşıması gerekir. Fon
başkan yardımcıları gerektiğinde sınırlarını yazılı olarak açıkça belirlemek
şartıyla yetkilerinden bir kısmını alt kademelere devredebilir. Fonun hizmet birimleri MADDE 120. — Fonun hizmet birimleri, daire başkanlıkları şeklinde teşkilatlanmış
anahizmet, danışma ve yardımcı hizmet birimlerinden oluşur. Ancak, daire
başkanlıklarının sayısı onu geçemez. Hizmet
birimleri, bu Kanunda belirtilen faaliyet alanı, görev ve fonksiyonlara uygun
olarak Fonun teklifi ve Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe konulan
yönetmelikle belirlenir. Fonda
anahizmet birimi olarak Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı kurulur. Hukuk,
basın ve halkla ilişkiler, yönetim ve finans gibi alanlarda ihtiyaca göre
sayıları toplam beşi geçmemek üzere Başkanlık müşaviri görevlendirilebilir. İnsan
kaynakları ve eğitim, idarî ve malî işler ve benzeri faaliyetleri yürütmek
üzere Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı kurulur. Bu daire başkanlığında biri
Fon Kurulunun özel büro hizmetlerinde kullanılmak üzere en çok dört adet müdürlük
kurulabilir. Fon personeli MADDE 121. — Bu Kanun ile Fona verilen görevlerin gerektirdiği görev ve hizmetler,
Fon avukatları, Fon denetçisi ve denetçi yardımcıları, Fon uzmanı ve uzman
yardımcılarından oluşan meslek personeli ile idarî personel eliyle yürütülür.
Fonun her türlü personelinin bu Kanunun 113 üncü maddesinin birinci
fıkrasının (d) bendi hariç, diğer bentlerinde yer alan nitelikleri taşımaları
zorunludur. Başkan
yardımcıları, daire başkanları, müdürler, başkanlık müşavirleri ve meslek
personeli kadro karşılığı sözleşmeli statüde istihdam edilir. Kadro karşılığı
sözleşmeli çalışan Fon personeli ücret, malî ve sosyal haklar dışında her
türlü hak ve yükümlülükleri yönünden 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa
tâbidir. Bu
Kanunun ekinde yer alan (II) sayılı cetveldeki toplam kadro sayısı geçilmemek
üzere, kadro unvan ve derecelerinin değiştirilmesi ile bu kadroların
kullanılmasına ilişkin esas ve usûlleri belirlemeye Fon Kurulu yetkilidir. Fonun
anahizmet birimlerinde uzmanlık gerektiren işlerde meslek personeli
çalıştırılması esastır. Fonun
ikinci fıkrada belirtilenler dışında kalan ve ekli (III) sayılı cetvelde yer
alan pozisyonlarda çalıştırılacak personeli idarî hizmet sözleşmesiyle
istihdam edilir. Bu cetvelde yer alan toplam pozisyon sayısı geçilmemek
üzere, pozisyon unvanlarında değişiklik yapmaya Fon Kurulu yetkilidir. İdarî
hizmet sözleşmesiyle çalıştırılanlar emeklilik ve sosyal güvenlik yönünden
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tâbidir. Fonda
çalışan personel başka kamu kurum ve kuruluşlarında geçici olarak
görevlendirilemez. Fon
denetçi yardımcılığı ile Fon uzman yardımcılığına atanacaklar, merkezî
yarışma sınavıyla belirlenenler arasından seçilir. Fon uzman yardımcılığı ve
Fon denetçi yardımcılığına atananlar, üç yıl çalışmak ve olumlu sicil almak
kaydıyla Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavından en az
(C) düzeyinde veya buna denk kabul edilen uluslararası geçerliliği bulunan
yabancı dil puanı alması, yeterlik sınavında başarılı olması ve konuları ile
ilgili hazırlayacakları tezin oluşturulacak jüri tarafından kabul edilmesi
hâlinde uzman veya denetçi olarak atanır ve bunlara bir defaya mahsus olmak
üzere bir derece yükseltilmesi uygulanır. Mazereti olmaksızın tez
hazırlamayan veya sınava girmeyen veya sınavda iki defa başarısız olanlar
diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki öğrenim durumlarına uygun kadrolara
atanmak üzere Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. Fonun
meslek ve idarî personelinin yeterlik ve yarışma sınavları, nitelikleri ile
çalışma usûl ve esasları ile ilgili diğer hususlar Fon tarafından çıkarılacak
bir yönetmelikle belirlenir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Görev, Yetki ve Sorumluluk Fonun
görev ve yetkileri MADDE 122. — Fon, bu Kanun ve ilgili diğer mevzuatla verilenler dışında aşağıdaki
görevleri yapar ve yetkileri kullanır: a)
Fon Kurulu kararlarının uygulanmasını sağlamak. b)
Fonun insan kaynakları politikalarını belirlemek. c)
Yurt içi ve yurt dışı muadil kurumların katıldığı uluslararası malî, iktisadî
ve meslekî teşekküllere üye olmak, görev alanına giren hususlarda yabancı
ülkelerin yetkili mercileri ile mutabakat zaptı imzalamak. d)
Kanunlarla verilen diğer görevleri yapmak. Fon,
Fon Kurulu kararıyla bu Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelikler ve
tebliğler çıkarmaya yetkilidir. Fon,
sigorta kapsamındaki mevduat ve katılım fonu üzerinden prim hesaplanmasına
esas teşkil edecek gerekli bilgilerin gönderilmesini ve bu primlerin
belirlediği esaslara göre yatırılıp yatırılmadığının denetlenmesini Kurumdan
istemeye yetkilidir. Kurum, makul bir süre içerisinde, Fon tarafından istenen
bilgileri temin etmek ve/veya denetimi yapmakla yükümlüdür. Fon,
her türlü faaliyetinde, kuruluş kanununda verilen yetkiler saklı kalmak
kaydıyla, kalkınma plânı, programlar ve hükûmet programında yer alan ilke,
strateji ve politikalara uyar. Fonun
hazırlayacağı düzenleme taslakları en az yedi gün süreyle Fonun internet
sayfası başta olmak üzere uygun vasıtalarla kamuoyunun bilgisine sunulur. Kamu
kurum ve kuruluşları, Kanun ile belirlenmiş görev alanlarında Fona gerekli
yardımı sağlamakla yükümlüdür. Fonun bilgi ve belge
isteme yetkisi MADDE 123. — Kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler, Devletin
güvenliği ve temel dış yararlarına karşı ağır sonuçlar doğuracak hâller ile
meslek sırrı, aile hayatının gizliliği ve savunma hakkına ilişkin hükümler
saklı kalmak kaydıyla, özel kanunlardaki yasaklayıcı ve sınırlayıcı hükümler
dikkate alınmaksızın gizli dahi olsa Fon tarafından bu Kanun kapsamında
verilen görevler ile sınırlı olmak üzere istenecek her türlü bilgi ve belgeyi
uygun süre ve ortamda, sürekli veya münferit olarak vermeye, istenecek defter
ve belgeleri ibraz etmeye mecburdurlar. Bu
madde kapsamında, ilgili kişi, kurum ve kuruluşlar Fonun belirleyeceği süre
içerisinde söz konusu talebe cevap vermek ve gereken kolaylığı göstermekle
yükümlüdürler. BEŞİNCİ BÖLÜM Çeşitli Hükümler Fonun hesap ve
harcamalarının denetimi MADDE 124. — Fonun iç ve dış denetimi hakkında, 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve
Kontrol Kanunu hükümleri uygulanır. Fonun
yıllık hesapları bir bağımsız denetim şirketince de denetlenir ve bağımsız
denetim raporu faaliyet raporu içinde derc edilerek yayımlanır. Fon,
faaliyetlerine ilişkin olarak her yılın mart ayı sonuna kadar bir önceki yıla
ait kararları, yaptığı düzenlemeler ile bunların ekonomik ve sosyal
etkilerini analiz eden bir faaliyet raporu hazırlar. Faaliyet raporu, ayrıca
Fonun performans hedefleri ile uygulama sonuçlarının karşılaştırılmasını ve
değerlendirilmesini de içerir. Fonun
yıllık faaliyet raporu, malî tabloları ve bütçe kesinhesabı Türkiye Büyük
Millet Meclisine sunulur. Kesinhesabın bir örneği de Maliye Bakanlığına
gönderilir. Fon,
faaliyetleri hakkında internet ortamı ve resmî bültenler aracılığıyla
kamuoyunu azamî ölçüde bilgilendirir. Fon;
dava, alacak, takip, tahsil, yeniden yapılandırma ve diğer faaliyetleri ile
ilgili olarak üçer aylık dönemler itibarıyla yayımlayacağı raporlarla
kamuoyunu bilgilendirir. Fon, Türkiye Büyük Millet Meclisi Plân ve Bütçe
Komisyonunu, faaliyetleri hakkında yılda bir defa yapılacak toplantı ile
bilgilendirir. Fon Kurulu
Başkan ve üyeleri
ile Fon personelinin ücretleri,
malî ve diğer sosyal hakları MADDE 125. — Fon Kurulu Başkanına Başbakanlık Müsteşarı için belirlenen her türlü
ödemeler dahil malî ve sosyal haklar tutarında aylık ücret ödenir.
Başbakanlık Müsteşarına ödenenlerden, vergi ve diğer yasal kesintilere tâbi
olmayanlar bu Kanuna göre de vergi ve diğer kesintilere tâbi olmaz. Kurul
üyelerine ise Fon Kurulu Başkanına yapılan ödemelerin yüzde doksanbeşi
oranında aynı esas ve usûllere göre ödeme yapılır. Fonun
kadro karşılığı sözleşmeli personeli ile diğer personelinin ücretleri ve
diğer malî ve sosyal hakları birinci fıkrada belirlenen ücret tavanını
geçmemek üzere Fon Kurulu tarafından tespit edilir. Fon
personeline Fon Kurulunca belirlenecek esaslar çerçevesinde fazla mesai
ücreti ve performansa dayalı ödül verilebilir. Her halde Fon personeline
yapılacak ödemeler tutarı birinci fıkrada belirlenen ücret tavanını geçemez.
Fonun taraf olduğu davalarda Fonu temsil eden avukatlar lehine hükmolunan
vekâlet ücretlerinin hak sahiplerine dağıtımı Fon Kurulunca belirlenecek
esaslar çerçevesinde yapılır. Fon
Kurulu Başkan ve üyeliklerine atananlar ile başkan yardımcıları, daire
başkanları, müdürler, başkanlık müşavirleri ve meslek personeli hakkında 5434
sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile ek ve değişikliklerine
ilişkin hükümler uygulanır. Emeklilik ve diğer bakımlardan Fon Kurulu
Başkanına bakanlık müsteşarı, Fon Kurulu üyelerine bakanlık müsteşar
yardımcısı, Fon başkan yardımcılarına bakanlık genel müdürü, 1 inci dereceli
daire başkanlarına bakanlık genel müdür yardımcısı, başkanlık müşavirlerine
bakanlık müşaviri, Fon denetçilerine ve denetçi yardımcılarına kazanılmış hak
aylık dereceleri itibarıyla karşılık gelen bakanlık müfettişi ve müfettiş
yardımcısı, Fon avukatlarına ve Fon uzmanlarına kazanılmış hak aylık
dereceleri itibarıyla karşılık gelen Başbakanlık uzmanı, Fon uzman
yardımcılarına Başbakanlık uzman yardımcıları için tespit edilen ek gösterge
ve makam tazminatı uygulanır. Bu görevlerde geçirilen süreler makam ve temsil
tazminatı ödenmesini gerektiren görevlerde geçmiş sayılır. Bu hükümler,
akademik unvanların kazanılması için gerekli şartlar saklı kalmak üzere üniversite
öğretim elemanı kadrolarından gelen Fon Kurulu üyeleri ile personel hakkında
da uygulanır. Fon
Kurulu Başkan ve üyeliklerine atananlardan, emekliliğini hak edip talebi
sonucu emeklilik işlemi tamamlanan Fon Kurulu üyelerinin üyelikleri görev
süreleri sonuna kadar devam eder. Atama yapılmadan önce kanunla kurulmuş
diğer sosyal güvenlik kurumlarına bağlı olanların, istekleri hâlinde bu
kurumlara bağlılıkları devam eder ve bunlar hakkında yukarıdaki hükümler
uygulanmaz. Türkiye
Cumhuriyeti Emekli Sandığı dışındaki sosyal güvenlik kurumlarından emekli
olan Fon Kurulu üyeleri, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına yazı ile
başvurdukları tarihi takip eden ayın başından itibaren Sandıkla ilişkilendirilirler.
Bu üyelerin diğer sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıkları kesilir
ve ayrılışlarında çeşitli sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödeyerek geçen
süreleri birleştirilmek suretiyle kendilerine 24.5.1983 tarihli ve 2829
sayılı Kanunun 8 inci maddesi uyarınca aylık bağlanır. Fon
Başkan ve üyelerine, birinci fıkraya göre belirlenen ücretlerinin tutarında,
damga vergisi hariç herhangi bir kesintiye tâbi tutulmaksızın, her ay
tazminat verilir. Fon
tarafından bu Kanun hükümleri çerçevesinde yönetim ve denetimi devralınan
şirketlerin yönetim, denetim veya tasfiye kurullarına atanan memurlar ve
diğer kamu görevlilerine kamu iktisadi teşebbüsleri yönetim kurulu üyeleri
için belirlenen aylık ücretin üç katını geçmemek üzere Fon Kurulunca
belirlenecek miktarda ücret ödenebilir. Fon Kurulu üyelerinin
görevden ayrılması MADDE 126. — Fon Kurulu Başkan ve üyeliklerine atananların Fon Kurulunda görev
yaptıkları sürece önceki görevleri ile olan ilişkileri kesilir. Ancak, kamu
görevlisi iken üyeliğe atananlar, memuriyete giriş şartlarını kaybetmemeleri
kaydıyla, görev sürelerinin sona ermesi veya görevden ayrılma isteğinde
bulunmaları ve otuz gün içinde eski kurumlarına başvurmaları durumunda
atamaya yetkili makam tarafından bir ay içinde mükteseplerine uygun bir
kadroya atanır. Atama gerçekleşinceye kadar bunların almakta oldukları her
türlü ödemelerin Fon tarafından yapılmasına devam olunur. Bir kamu kurumunda
çalışmayanlardan Fon Kurulu Başkan ve üyeliğine seçilip yukarıda belirtilen
şekilde görevi sona erenlere herhangi bir görev veya işe başlayıncaya kadar,
almakta oldukları her türlü ödemeler Fon tarafından verilmeye devam edilir.
Bu maddede belirtilen nedenlerle üyeliği sona erenlere Fon tarafından
yapılacak ödeme bir yılı geçemez. Fon Kurulu
üyeleri, Fon personeli, Fonun atadığı veya Fonu temsilen seçilen yöneticilerin,
iflas idare memurlarının ve Fon personelinin sorumlulukları MADDE 127. — Fon Kurulu Başkanı ve üyeleri ile Fon personelinin, görevleriyle
bağlantılı olarak işledikleri iddia edilen suçlara ilişkin soruşturmalar, Fon
Kurulu üyeleri için ilişkili Bakanın, Fon personeli için ise Fon Kurulu Başkanının
izin vermesi kaydıyla genel hükümlere göre yapılır. Fon Kurulu üyeleri ile
Fon personelinin iştirak hâlinde işledikleri iddia edilen suçlara ilişkin
soruşturmalarda Fon personeli hakkında soruşturma izni verme yetkisi ilişkili
Bakana aittir. Fon
Kurulu üyeleri ve Fon personeli hakkında görevleriyle bağlantılı olarak
işledikleri iddia edilen suçlardan dolayı soruşturma izni verilmesi için, bu
kişilerin kendilerine veya üçüncü kişilere çıkar sağlamak veya Fona ya da
üçüncü kişilere zarar vermek kastıyla hareket ederek bu işlemler sonucunda
kendilerine veya üçüncü kişilere çıkar sağlamış olmaları hususunda açık ve
yeterli emarelerin olması gerekir. Soruşturma izni verilmesi hâlinde bu durum
ilgililere tebliğ olunur. Soruşturmaya izin verilmesine ya da verilmemesine
dair kararlar aleyhine, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içerisinde
Danıştay nezdinde itiraz yoluna başvurulabilir. İzin verilmiş olsa dahi,
itiraz süresi geçene kadar veya Danıştaya yapılan itiraz sonucunda hüküm
tesis olunana kadar soruşturma başlatılamaz. Fon
Kurulu üyeleri ile Fon personelinin, görevden ayrılmış olsalar dahi,
görevleriyle bağlantılı olarak işledikleri iddia edilen suçlardan dolayı
başlatılan soruşturma ve kovuşturmalar, ilgili üye veya personelin talebi
hâlinde, bunlarla vekâlet akdi yapmak suretiyle görevlendirilecek bir avukat
tarafından takip edilir. Söz konusu davalara ilişkin dava giderleri ve
Türkiye Barolar Birliğince açıklanan asgarî ücret tarifesinde belirlenen
avukatlık ücretinin on beş katını aşmamak üzere avukatlık ücreti, Fon
bütçesinden karşılanır. Fon
Kurulu üyeleri ile Fon personeli aleyhine, Fon Kurulunun veya Fonun bu
Kanunda yazılı görevlere ilişkin karar, eylem ve işlemleri sebebiyle, gerek
görevlerinin ifası sırasında gerek görevden ayrılmalarından sonra, açılmış
veya açılacak her türlü tazminat ve alacak davası, Fon aleyhine açılmış
sayılır ve bu davalarda husumet Fona yöneltilir. Avukatlık ücreti ve dava
masraflarına ilişkin yukarıdaki fıkra hükmü işbu hukuk davaları için de aynen
geçerlidir. Yargılama sonucunda Fon aleyhine karar verilmesi ve kararın
kesinleşmesi nedeniyle Fonun ödeme yapması hâlinde, Fon bu meblağı,
ilgililerinden talep eder. Fonun, yaptığı ödemeleri ilgililerinden talep
edebilmesi için, bu kişiler hakkında kusurlu olduklarına ilişkin mahkeme
kararının kesinleşmesi gerekir. Mülga
3182 sayılı Bankalar Kanununun 64 ve 65 inci maddeleri ile bu Kanunla
yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununun 14 üncü maddesi ve bu
Kanunun 71 inci maddesi uyarınca işlem yapılan bankalarla ilgili olarak
Bakan, Kurul veya Fon Kurulu tarafından atanan yönetim kurulu ve denetleme
kurulu üyeleri aleyhine görevlerinin ifası sebebiyle açılmış bulunan davalar
da atamayı yapan ilgili mercii olan Kurum veya Fon aleyhine açılmış sayılır
ve bu davalarda da husumet ilgili kuruma yöneltilir. Yargılama sonucunda
ilgili kurum aleyhine karar verilmesi ve kararın kesinleşmesi nedeniyle,
ödeme yapılması hâlinde, ilgili kurum bu meblağı, ilgililerinden talep eder.
İlgili kurumun, yaptığı ödemeleri ilgililerinden talep edebilmesi için, bu
kişiler hakkında kusurlu olduklarına ilişkin mahkeme kararının kesinleşmesi
gerekir. Fon
tarafından bu Kanunun 134 üncü maddesi hükümlerine ve/veya bu Kanunla
yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununun 15 inci maddesinin (7)
numaralı fıkrasının (a) bendine istinaden atanan yönetim ve denetim kurulu
üyeleri ile müdürler kurulu üyeleri ve tasfiye memurları ve/veya yönetim ve
denetimi veya hisseleri Fona intikal eden bankaların iştiraklerinde bu
bankaları temsilen görev yapan yönetim ve denetim kurulu üyeleri, müdürler
kurulu üyeleri ve/veya hisseleri Fona devredilen iştiraklerde Fonu temsilen
görev yapan yönetim, denetim kurulu üyeleri, müdürler kurulu üyeleri, iflas ve
tasfiye memurları aleyhine görevlerinin ifası sebebiyle açılan ve açılacak
her türlü tazminat ve alacak davaları ile şahsi sorumluluk davaları Fon
aleyhine açılır. Fonun ödeyeceği tazminatı ilgililere rücu işlemlerinde bu maddenin
dördüncü fıkrasındaki usûl ve esaslar uygulanır. Bu şekilde atanan ve/veya
görev yapan yöneticilere, atandıkları ve/veya görev yaptıkları şirketlerin
doğmuş veya doğacak kamu borçları ile Sosyal Sigortalar Kurumu borçlarının ve
her türlü işçi alacakları ile söz konusu şirketlerin tâbi olduğu ilgili diğer
mevzuattan kaynaklanan borçlarının ödenmemiş olması nedeniyle şahsi
sorumluluk yüklenemez. Fon
Kurulu başkan ve üyeleri ile Fon tarafından atanan ve/veya görev yapan
yukarıdaki fıkrada sayılan yöneticilerin, şirketlerin sermayesini
kaybetmesinden ve/veya borca batık olmasından dolayı mahkemeye bildirimde
bulunma yükümlülükleri yoktur. Bildirimde bulunmamaktan dolayı bu şahıslar
hakkında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 179, 277 ve devamı maddeleri ile
345/a maddeleri hükümleri uygulanmaz; 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 341
inci maddesi uyarınca şahsi sorumluluk davası açılamaz. Yönetim
ve denetimi Fon tarafından devir alınmamış şirketlere Fon tarafından atanan
yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile müdürler, ortaklar genel kurulunca
görevden alınamayacağı gibi, ibra edilmeyerek haklarında görev yaptıkları
dönem veya dönemler dışında şahsi sorumluluk davası açılamaz. Fon Kurulu kararlarına
karşı yargı yolu MADDE 128. — Beşyüzbin Yeni Türk Lirasını aşan miktarlara ilişkin Fon Kurulu
kararlarına karşı açılacak davalar ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda
görülür. Fon Kurulu kararlarına karşı yapılan başvurular acele işlerden
sayılır. Fon
Kurulu kararlarına karşı açılacak idarî davalarda yürütmenin durdurulması
talepleri için ayrıca duruşma yapılır. Bu
halde 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 17 nci maddesinin
(5) numaralı fıkrasındaki otuz günlük süre uygulanmaz. Yürütmenin
durdurulması talepleri, Fonun savunması alınmadan karara bağlanamaz. İlgili
taraflar yürütmenin durdurulması talebinin kendisine tebliğ tarihinden
itibaren yedi gün içinde savunmasını vermek zorundadır. Aksi halde savunma
beklenmeksizin karar verilir. Fonun bütçesi MADDE 129. — Fon gelirlerinin, giderlerini karşılaması esastır. Fonun bütçesi 5018
sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununda belirlenen usûl ve esaslara
göre hazırlanır ve kabul edilir. Fonun
bütçe yılı takvim yılıdır. Fon,
bu Kanun ile 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununda belirtilen
usûl ve esaslar çerçevesinde kendisine tahsis edilen kaynaklarını görev ve
yetkilerinin gerektirdiği ölçüde, serbestçe kullanır. Fon
mevcudunun kullanılış usûl ve esasları ile bu Kanunla Fona verilen yetkilerin
kullanılmasına ilişkin diğer usûl ve esaslar Fon tarafından hazırlanacak
yönetmelikte gösterilir. Fon giderleri Fon kaynaklarından karşılanır. Fonun
giderleri Fon Kurulu kararıyla yürürlüğe giren, stratejik plânları ve
performans hedefleri ile kurumsal, işlevsel ve ekonomik sınıflandırma
sistemine göre hazırlanan yıllık bütçeye göre yapılır. Bütçe, eylül ayı
sonuna kadar doğrudan Türkiye Büyük Millet Meclisine, birer örneği de
ilişkili Bakana, Hazine Müsteşarlığına ve Maliye Bakanlığına gönderilir. Fonun gelirleri MADDE 130. — Fonun gelirleri; a)
Mevduat ve katılım fonu sigortası primlerinden, b) 62
nci maddeye göre zamanaşımına uğrayan mevduat, katılım fonu, emanet ve
alacaklardan, c)
Kuruluş izni verilen bankaların kurucularının, faaliyete geçiş tarihinden
itibaren bir yıl içerisinde, bu Kanunun 7 nci maddesinde belirtilen asgarî
sermayenin yüzde onu tutarında Fona yatıracakları sisteme giriş payından, d) 18
inci madde hükümleri çerçevesinde, Fona yatırılacak tutarlardan, e) Bu
Kanun hükümlerine aykırılık dolayısıyla hükmolunacak adlî para cezalarının
yüzde ellisi ile verilecek idarî para cezalarının yüzde doksanından, f)
Fon mevcudunun gelirleri ile sair gelirlerden, g) 20
nci madde uyarınca Fona gelir kaydedilecek değerlerden, Oluşur. Fonun borçlanma ve
avans yetkisi MADDE 131. — Fon, Hazine Müsteşarlığından izin almak kaydıyla borçlanabileceği gibi
ihtiyaç hasıl olduğunda Fona ikrazen verilmek üzere Hazine Müşteşarlığınca
özel tertip Devlet iç borçlanma senedi ihraç edilebilir. Özel tertip Devlet
iç borçlanma senetlerinin faiz oranları ve geri ödeme şartları da dahil olmak
üzere tâbi olacağı usûl ve esaslar Hazine Müsteşarlığı ile Fon tarafından
müştereken belirlenir. Malî yıl bütçe kanunlarında yer alan borçlanma ile
ilgili hükümler ile 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin
Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 5 ve 6 ncı maddeleri hükümleri bu senetler için
de geçerlidir. Fon,
Kurum görüşü alınmak suretiyle Fon Kurulu kararı ile bankalardan ileride
doğacak prim yükümlülüklerine mahsuben bir önceki yılda ödedikleri sigorta
primi toplamına kadar avans alabilir. Avans kullanımına ilişkin kararlarda
uygulanacak faiz oranının belirtilmesi zorunludur. Olağanüstü
hallerde, Fon kaynaklarının ihtiyacı karşılamaması durumunda Fonun talebi
üzerine Merkez Bankasınca Fona avans verilebilir. Alınan avansın vadesi,
tutarı, geri ödeme şekil ve şartları ile uygulanacak faiz oranı ve diğer
hususlar Fonun görüşü alınarak Merkez Bankasınca belirlenir. ALTINCI BÖLÜM Takip ve Tahsil Usûlleri Fon
alacaklarının takip ve tahsiline ilişkin yetki ve usûller MADDE
132. — Fonun, bu Kanunun 130 uncu
maddesinde sayılan gelirleri ile 108 inci ve 135 inci
maddesindeki alacaklarının takip ve tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının
Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanır. Fon,
bu Kanunun 108 inci maddesinde sayılan alacakların takibine, banka kaynağının
kullanıldığı tarihten itibaren banka defter, kayıt ve belgelerine göre
anapara, her türlü faiz, komisyon ve sair giderlerin toplamından oluşan
birikmiş alacak tutarı üzerinden, 130 uncu maddesinde sayılan alacakların
takibine tahakkuk eden anapara üzerinden, 135 inci maddesinde belirtilen
alacakların takibine ödemeye esas olmak üzere tespit edilen tutar üzerinden
başlar ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun
kapsamındaki alacaklara uygulanan oranda gecikme zammı uygular. Fon,
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulamasında
anılan Kanunun Maliye Bakanlığı tahsil dairesi ve diğer makam, merci ve
komisyonlara verdiği yetkileri kullanır. Borçlu
veya borçlunun malları başka mahallerde bulunduğu takdirde, Fon, 6183 sayılı
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerini, kendi tahsil
dairesi aracılığı ile uygulayabileceği gibi, tahsil dairesi bulunmayan mahallerde,
o mahaldeki Maliye Bakanlığı tahsil dairesi aracılığıyla da uygulayabilir. Fon,
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun uyarınca takip
ettiği alacaklarına ilişkin her türlü teminatın paraya çevrilmesinde de
anılan Kanun hükümlerini uygulayabilir. Fon,
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapacağı
satışlarda; satış bedelinin vadeli tahsiline karar verebilir. Ancak, bu
durumun ve vadeli satış şartlarının, satış ilânında ve satış şartnamesinde
belirtilmesi zorunludur. Fon, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil
Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre satışa arz ettiği mal, hak ve
alacaklarla ilgili ihaleye katılmaya, pey sürmeye ve alacağına mahsuben
ihaleden mal, hak ve alacakları satın almaya yetkilidir. Bu
Kanunun 107 nci maddesi uyarınca bir bankanın alacaklarının devralınması
hâlinde bu alacaklar, devir tarihi itibarıyla Fon alacağı haline gelir ve bu
alacaklarla ilgili olarak borçlu aleyhine 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu
hükümlerine göre başlatılmış bulunan takipler ile alacağın tahsiline yönelik
davalara kaldığı yerden devam edilir. Bu
Kanunun 107 nci maddesi uyarınca devralınan alacaklar nedeniyle Fona borçlu
olanların iflası hâlinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 221 inci
maddesindeki iflas bürosu Fon temsilcisinin katılımıyla teşekkül eder. 2004
sayılı İcra ve İflas Kanununun 223 üncü maddesindeki iflas idaresinin, Fonun
talep etmesi hâlinde üyelerinden en az biri, Fonun göstereceği iki kat aday
arasından icra tetkik mercii tarafından seçilir. Fon, alacağının tahsili
bakımından gerekli görürse iflas idaresinin en az iki üyesinin önereceği iki
katı aday arasından seçilmesini talep etmeye yetkilidir. Bu durumda, icra
tetkik mercii iflas idaresinin asgarî iki üyesini Fonun önereceği adaylar
arasından seçer. Fon bir üye seçtirmişse icra tetkik mercii diğer bir üyeyi
alacak tutarı itibarıyla çoğunlukta olanların göstereceği iki aday arasından,
bir üyeyi de alacaklı sayısı itibarıyla çoğunlukta olanların göstereceği
adaylar arasından seçer. Fon iki üye seçtirmişse, diğer bir üye icra tetkik
mercii tarafından alacaklı sayısı itibarıyla çoğunlukta olanların göstereceği
iki aday arasından seçilir. Fon,
takip ettiği alacaklar ile ilgili olarak iskonto da dâhil olmak üzere, her
türlü tasarrufta bulunmaya, sulh olmaya, satmaya, geri almaya, alacağına
mahsuben menkul ve gayrimenkul mallar ile her türlü hak ve alacakları
belirleyeceği koşullar ile devralmaya ve alacağın yeniden itfa plânına
bağlanması da dâhil olmak üzere borçlularla anlaşma yapmaya ve borçlularla
yaptığı anlaşmalar kapsamında Fon Kurulunca belirlenecek usûl ve esaslar
dâhilinde muhafaza tedbiri uygulayıp uygulamamaya, dava açıp açmamaya veya
açılmış bulunan hukuk davalarının yapılan anlaşma süresince durdurulmasını
mahkemeden istemeye yetkilidir. Fon,
her türlü alacağın teminatını teşkil etmek üzere, Yeni Türk Lirası ve/veya
yabancı para birimi üzerinden, ticari işletme rehni, taşınmaz rehni ve
taşınır rehni dâhil olmak üzere her türlü aynî ve şahsi teminat almaya ehil
ve yetkilidir. Fon
tarafından, bu Kanunun 71 inci maddesi uyarınca faaliyet izni kaldırılan veya
yönetim ve denetimi Fona intikal eden bankalarla ilgili olarak, takibi
şikayete bağlı suçlar dahil olmak üzere, bu Kanun hükümleri uyarınca yapılan
başvurular üzerine açılmış veya açılacak her türlü ceza davalarında Fon,
suçtan zarar gören olarak müdahil sıfatını kazanır. Bu davalara bağlı şahsî
haklar dahi Fona ait olur. Fona
borçlu gerçek kişi ile tüzel kişilerin kanunî temsilcileri hakkında 5682
sayılı Pasaport Kanununun 22 nci maddesi hükümleri Fonun talebi üzerine
uygulanır. Bu
maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Fon tarafından yönetmelik ile
düzenlenir. Sorumluluk davalarına
ilişkin istisnai yetkiler MADDE 133. — Faaliyet izni kaldırılan bankaların tasfiyelerinin tamamlanması ancak
iflas veya tasfiye masa alacaklarının tahsil edilememiş olması hâlinde,
bankanın sorumlulukları tespit edilen ortakları, yönetim kurulu eski üyeleri
ve denetçileri aleyhine varsa ibralarının iptali ve işlemleri nedeniyle
verdikleri zararın tazmini için tasfiyenin tamamlanmasını müteakip beş yıl
içinde Fon tarafından dava açılabilir. Fon
bankalarının hisselerinin üçüncü kişilere devir veya intikali hâlinde banka
tarafından, bankanın eski ortakları, yöneticileri ve denetçileri hakkında
açılmış olan dava ve takiplere Fon tarafından kanunî halef sıfatıyla kaldığı
yerden devam olunur. Bu dava ve takipler sonucunda hükmolunacak tutarlar Fona
ait olur. Bu bankaların başka bir bankaya devredilmesi ya da başka bir banka
ile birleşmesi, hisselerinin üçüncü kişilere devredilmesi ya da tasfiyelerine
karar verilmesi hâlinde, bu işlemlerin tamamlanmasını takip eden beş yıl
içinde bankanın sorumlulukları tespit edilen yönetim kurulu eski üyeleri ve
eski denetçileri aleyhine varsa ibralarının iptali ve işlemleri nedeniyle
verdikleri zararın Fon adına tazmini istemi ile Fon tarafından dava
açılabilir. Dava açılmasına dair Fon Kurulu kararı dava şartı olarak aranan
genel kurul kararı yerine geçer. Bu
madde kapsamında açılan veya açılacak davalar ile kanunî halef sıfatıyla
takip edilen davalarda, lehine hükmedilen tarafa vekâlet ücreti maktu olarak
belirlenir. Fonun alacaklarının
tahsiline ilişkin diğer yetkiler MADDE 134. — Fon, alacağının tahsili bakımından yarar görmesi hâlinde ve Fona borçlu
olup olmadıklarına bakılmaksızın, Fon bankalarının; a)
Yönetim ve denetimine sahip olduğu iştiraklerinin, b)
Hâkim ortağı olan tüzel kişilerin, c)
Gerçek ve tüzel kişi hâkim ortaklarının hâkim ortak olduğu şirketlerin, d)
Yukarıda sayılan kişiler adına hareket eden veya onlar hesabına kendi adına
para, mal veya hak edinen şirketlerin ortaklarının, Bu
maddede belirtilen şirketlerde sahip oldukları hisselerinin tamamına ve/veya
bir kısmına ilişkin temettü hariç ortaklık hakları ile bu şirketlerin yönetim
ve denetimini devralmaya ve şirket ana sözleşmesinde belirlenen yönetim, müdürler
ve denetim kurulu üyelerinin sayılarıyla bağlı kalmaksızın ve imtiyazlı
hisselere dayanılarak atanıp atanmadıklarına bakılmaksızın görevden almak
ve/veya üye sayısını artırmak ve/veya eksiltmek suretiyle bu kurullara üye
atamaya yetkilidir. Doğrudan
ya da dolaylı olarak Fonun yönetim ve denetimini devraldığı bankaların veya
şirketlerin ve/veya bu madde uyarınca yönetimini ve denetimini devir aldığı
şirketlerin ve Fon iştiraklerinin ortak sayısının, 6762 sayılı Türk Ticaret
Kanunu ve özel kanunlarda belirtilen zorunlu ortak sayısının altına düşmesi
hâlinde tüzel kişiliklerine halel gelmez. Fonun
yönetim ve denetimine sahip olduğu şirketlerin ve/veya bu fıkra uyarınca
yönetimini ve denetimini devir aldığı şirketlerin, Fon tarafından atanan
yönetim ve denetim kurulu üyeleri ve müdürleri ile Fonun atadığı bu
yöneticiler tarafından şirketi temsil ve ilzam ile yetkili kılınan genel
müdür, genel müdür yardımcısı ve müdür gibi şirket çalışanları veya Fon, bu
fıkrada sayılan gerçek veya tüzel kişilere ait şirket hisselerinin ve/veya bu
şirketlerdeki lisans, ruhsat, 13.4.1994 tarihli ve 3984 sayılı Kanunun geçici
6 ncı maddesi hükmü kapsamında geçici frekans ve kanal kullanımı ve imtiyaz
sözleşmelerinden doğan hakları dahil olmak üzere diğer tüm hak ve varlıklarının
ve/veya bu hisselerle orantılı aktiflerinin satışını gerçekleştirmeye ve bu
satışlardan elde edilen tutarları Fon alacaklarına mahsup etmeye veya şirketlerin
kamu borçları ve/veya Sosyal Sigortalar Kurumuna borçları ile sair borçlarını
ödemede kullanmaya ve bu işlemler ile ilgili kararlar almaya 6762 sayılı Türk
Ticaret Kanununun 324 üncü maddesi ile bağlı kalmaksızın yetkilidirler. Bu
şirket ve iştiraklerin yüzde kırkdokuzundan fazlası ile bunlara ait her türlü
mal, hak ve varlıklar, gayrimenkullerle ilgili özel kanunlarındaki
kısıtlamalar saklı kalmak kaydıyla yabancı gerçek ve tüzel kişilere
satılabilir. Fon
alacaklarının tahsilini teminen, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkında Kanun hükümleri uyarınca haczedilen aktif değerler ile lisans,
ruhsat ve imtiyaz sözleşmelerinden doğan haklar ve bu varlıkların feri veya
mütemmim cüzü niteliğindeki sözleşmelerden doğan, ancak başlı başına iktisadî
değeri olmayanlar da dahil olmak üzere diğer tüm hak ve varlıkları bir araya
getirerek, ticarî ve iktisadî bütünlük oluşturarak alıcısına geçişini
sağlayacak şekilde satışına, hacizli malların birden fazla borçluya ait
olması ve/veya birden fazla alacaklının haczi olması hâlinde de satışı
yaptırmaya, ihale bedelinin ödenme şeklini, para birimini, alıcıların sahip
olması gereken şartları, ödeme tarihini ve ihalenin sair usûl ve esasları ile
satış şartlarını 6183 sayılı Kanun hükümlerine bağlı olmaksızın belirlemeye,
satışa konu ticarî ve iktisadî bütünlüğü alacağına mahsuben satın almaya,
satışa konu varlıkların ait olduğu şirketlerin teknik bilgi, yazılım,
donanım, ekipman, mal ve hizmet alımından doğan geçmiş dönem borçlarını ihale
bedelinden ödemeye veya ihale alıcısına ödetmeye Fon Kurulu yetkilidir. Fon
Kurulu, satış kararıyla birlikte, bu satışı gerçekleştirmek üzere en az üç
kişiden oluşan bir satış komisyonu oluşturur ve başkanını belirler. Satış
komisyonu, toplam üye sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve toplam üye
sayısının salt çoğunluğu ile karar alır. Ticarî ve iktisadî bütünlüğün muhammen
bedeli, satış komisyonu tarafından, uzman gerçek veya tüzel kişilerin kıymet
takdiri raporu dikkate alınarak, daha önce bütünlüğü oluşturan varlıkların
ayrı ayrı kıymet takdirlerinin yapılmış olması ile bağlı olmaksızın
düzenlenecek rapor çerçevesinde Fon Kurulu tarafından belirlenir. Ticarî ve
iktisadî bütünlük oluşturan mahcuzlar üzerinde birden fazla kişinin aynî veya
şahsî hakkının bulunması veya bunların mülkiyetinin birden fazla kişiye ait
olması durumunda, bu mal, hak ve/veya varlıkların değeri ayrı ayrı tespit
edilir. Bu madde hükümleri uyarınca yapılacak satış sürecinde, satış ilânının
Resmî Gazetede yayımlanması ilgililere yapılacak tebliğ hükmündedir. Ticarî
ve iktisadî bütünlük oluşturduğuna karar verilen mahcuzların satışı, kapalı
zarf veya açık artırma usûllerinden biri veya ikisi birlikte uygulanmak
suretiyle yapılır. Bundan sonra, Fon Kurulunun gerekli görmesi hâlinde,
ihalelere pazarlık usûlü ile devam edilebilir. Bu usûllerden hangisinin
uygulanacağına, ticarî ve iktisadî bütünlük oluşturan mal, hak ve varlıkların
nitelikleri dikkate alınarak Fon Kurulu tarafından karar verilir. İhale
bedelinin dağıtımına esas sıra cetveli satış komisyonu tarafından düzenlenir.
İhalenin sonuçlanması, Fon Kurulunun onayına bağlıdır. Bu hüküm uyarınca
yapılan satışlarla ilgili ihalenin feshi davaları, Fonun merkezinin bulunduğu
yer idare mahkemelerinde görülür. Ticarî ve iktisadî bütünlük oluşturulmasına
karar verilmesinden itibaren iki yıl içerisinde ticarî ve iktisadî bütünlük
oluşturan mahcuzların, Fonun izni olmaksızın imtiyazlı alacaklılar dâhil
üçüncü kişiler tarafından muhafaza altına alınması ve satışı talep edilemez,
mahcuzların malîklerinin iflasına karar verilemez, ilgili takyidatlar
hakkında zamanaşımı ve hak düşürücü süreler işlemez. Yukarıdaki
hüküm çerçevesinde telekomünikasyon, enerji, ulaşım, radyo, yazılı ve görsel
medya ve diğer sektörlerdeki, yönetim ve denetimi veya hisseleri Fon
tarafından devir alınan şirketlere tanınmış imtiyaz sözleşmesi, lisans,
ruhsat, işletme izni, ön izin, yayın izni, 3984 sayılı Kanunun geçici 6 ncı
maddesi hükmü kapsamında geçici frekans ve kanal kullanımı ve benzeri
izinlerin yeni alıcıları adına devri ve tescili işlemleri, Fonun bildirimi
üzerine ilgili kurum, kuruluş ve üst kurullarca, gerekli bilgi ve belgelerin
tamamlanmasını müteakip başkaca bir işleme gerek kalmaksızın en fazla bir ay
içinde tamamlanır. Bu
hüküm uyarınca yapılacak satışlara ilişkin diğer esas ve usûller Fon
tarafından çıkarılacak yönetmelikle tespit edilir. Bu
maddede yer alan hükümler çerçevesinde varlıkları ticarî ve iktisadî bütünlük
kapsamında satılan şirketlerin kamu kurum, kuruluşları ve üst kurullara olan
ve satış tarihine kadar tahakkuk etmiş borçları satış bedelinden garameten
tahsil edilir. Garame ile dağıtım sonrasında bakiye borç kalması, lisans,
ruhsat, imtiyaz sözleşmesi, geçici frekans ve kanal kullanımı ve benzeri
hakların devri ve yeni alıcısı tarafından işletilmesi için gereken ve kamu
kurum ve kuruluşları ve üst kurullarca yapılması gereken devrin tescil ve
nakli işlemine engel teşkil etmez. Bu
Kanunun 71 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi hükmü uyarınca
faaliyet izni kaldırılan veya Fona devredilen bankalar ile tasfiyeye tâbi
tutulan veya tasfiye işlemi başlatılan bankaların, bu maddenin birinci
fıkrasında belirtilen gerçek ve tüzel kişiler ile gerçek kişilerin kan ve
kayın hısımlarının edindikleri ve/veya bu suretle üçüncü kişilere edindirdikleri
para, her türlü mal, hak ve alacakların banka kaynağı kullanılmak suretiyle
edinildiği ve/veya edindirildiği kabul edilir. Bu gerçek kişiler ile tüzel
kişiler tarafından edinilen para, her türlü mal, hak ve alacaklar hakkında bu
madde hükümlerini uygulamaya Fon yetkilidir. Bu suretle edinildiği ve/veya
edindirildiği kabul edilen para, her türlü mal, hak ve alacaklar üzerinde ilk
kredinin ve/veya banka kaynağının kullanıldığı tarihten sonra üçüncü kişilere
yapılan satış, devir ve temlik, sınırlı aynî hak tesisi gibi işlemler ile
üçüncü kişiler lehine tesis edilen aynî ve şahsi her türlü hak Fona karşı hüküm
ifade etmez. Bu hukuki işlemlere taraf olan, küllî ve cüz'i halefleri dâhil
tüm şahısların, yukarıda belirtilen işlemlerin gerçekleşmesinden sonra
edindikleri ve/veya edindirdikleri para, her türlü mal, hak ve alacaklar
hakkında da bu madde hükümleri uygulanır. Yukarıda
belirtilen işlemlere taraf olan üçüncü kişiler bankanın faaliyet izninin
kaldırılması veya yönetim ve denetiminin Fona devrinden sonraki işlemler
nedeniyle, bu maddenin birinci fıkrasında sayılan kişiler ise bankanın
faaliyet izninin kaldırılması veya yönetim ve denetiminin Fona devrinden
önceki ve/veya sonraki işlemler nedeniyle iyiniyet iddiasında bulunamazlar.
Bankanın faaliyet izninin kaldırılması veya yönetim ve denetiminin Fona
devrinden önce satış, kira, devir ve temlik gibi işlemler ile aynî ve şahsi
hak tesisine ilişkin işlemlere taraf olan üçüncü kişiler iyiniyetli
olduklarını kanıtlamak zorundadırlar. Bu
maddenin birinci fıkrasında sayılan gerçek ve tüzel kişilerin yönetim ve/veya
denetimindeki şirketlerde ve/veya işletmelerinde iş akdine bağlı ve/veya
bağlı olmaksızın geçici veya sürekli olarak istihdam edilen şahısların
kurucusu, ortağı, yöneticisi veya denetçisi olduğu şirketlerin; bir iş akdine
bağlı olmaksızın, yukarıda sayılan şahısların vekâleten ve/veya ticarî
mümessil ve/veya ticarî vekil sıfatıyla ve/veya vekâletsiz iş görme hükümleri
gibi herhangi bir hukukî ilişkiye dayanarak geçici ve/veya sürekli olarak
temsil eden şahıslar ile temsil ettikleri gerçek ve/veya tüzel kişilerin; bu
fıkrada belirtilen şahıslar dışındaki ve/veya bunlar tarafından kurulan
şirketlere bankacılık mevzuatına ve/veya teamüllerine uyulmadan ve/veya
teminatsız ve/veya yetersiz teminat ile kredi kullandırılan ve/veya
genellikle faaliyet yeri olarak aynı adresi kullanan ve/veya yapılan
sözleşmelere cayma hakkı ve/veya borcun nakli
gibi hükümler koymak
suretiyle kullandıkları kredileri
ve/veya banka kaynaklarını bankanın yönetim ve denetimini doğrudan ve/veya
dolaylı olarak tek başına ve/veya birlikte elinde bulunduran gerçek ve tüzel
kişilere ve/veya bunların ve/veya bankanın iştiraklerine ve/veya doğrudan veyahut
dolaylı bağı bulunan şahıs ve şirketlere yukarıdaki fıkralarda sayılan gerçek
veya tüzel kişilere aktarılmasını sağlayan gerçek veya tüzel kişilerin
kullanmış oldukları krediler ve/veya banka kaynakları bankanın yönetim ve
denetimini doğrudan ve/veya dolaylı olarak, tek başına veya birlikte elinde
bulunduran ortaklar tarafından kullanılmış banka kaynağı sayılır ve bu
şahıslar ile edindikleri ve/veya üçüncü kişilere edindirdikleri para, her
türlü mal, alacak ve haklar hakkında bu madde hükümleri uygulanır. Bu
Kanunun 71 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi hükmü uyarınca
faaliyet izni kaldırılan veya Fona devredilen bankanın hâkim ortakları,
yönetim kurulu üyeleri, denetim kurulu üyeleri, genel müdür, genel müdür
yardımcıları ve bunların eş ve çocukları ile evlatlıklarının, bunların diğer
kan ve kayın hısımlarının ve imzaya yetkili banka mensuplarının kendi
aralarında veya üçüncü kişilerle yaptıkları taşınır ve taşınmaz rehni,
ipotek, üst hakkı, intifa hakkı ve oturma hakkı gibi her türlü sınırlı aynî
hak tesisine ilişkin sözleşmeler mahsus siciline veya defterine kayıt ya da
şerh edilmiş olsun veya olmasın her türlü şahsi haklar ve/veya zilyetliğin
devrine dair sözleşmeler dâhil her türlü tasarrufları ile kara, hava ve deniz
taşıtları gibi taşınır ve yalı, villa, ada, site, tüm eklentileri ile çiftlik
gibi taşınmazlarla ilgili adi ve hasılat kira sözleşmeleri, taşınır veya
taşınmaz mal, finansal kiralama sözleşmeleri, uydu ve kablolu yayın kanalı kullanma
hakkı, televizyon kanalı ile gazetelerin yayım hakkı, marka ve lisansı devir
ve kullanma hakkı veren sözleşmeleri, idare ve hizmet vekâleti ile Avrupa
Birliği standartları üzerinde prim ödemek suretiyle yapılan hayat, bireysel
emeklilik, ihtiyarlık ve sağlık sigorta sözleşmeleri ve limitli veya limitsiz
kredi kartı ile ATM kartı sözleşmeleri ile münferit veya karşılıklı verilen
banka teminat mektupları, kabul kredileri ve avaller ile her türlü hisse
devir sözleşmeleri Fon Kurulunun kararıyla geçersiz sayılır. Bu sözleşmelerin
geçersizliğinden dolayı karşı tarafça açılacak tazminat davalarında
sözleşmede muvazaa bulunmadığını ve sözleşmeyle ödenen bedelin muvazaalı
olmayan rayiç bedel olduğunu ispat yükü davacıya aittir. Borçlunun,
haline münasip konut kiralamasına ilişkin sözleşme yukarıdaki fıkra kapsamı
dışındadır. Fon,
bu maddede sayılan alacaklara ilişkin para, mal, her türlü hak ve alacaklara
ihtiyatî haciz koymaya, muhafaza altına almaya ve Fon tarafından belirlenecek
kurum ve kuruluşlarca hazırlanacak raporları dikkate alarak tespit edeceği
değeri üzerinden, alacağına mahsuben devralmaya yetkilidir. Bu
alacaklara zararın ve/veya alacağın doğmasına sebebiyet veren haksız işlemin
yapıldığı tarihten itibaren 6183 sayılı
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesinde
belirtilen oranda gecikme faizi uygulanabilir. Fon
tarafından bu madde hükümlerine istinaden tesis edilen işlemlere karşı idarî
yargı mercilerinde açılan davalarda mahkemelerce yürütmenin durdurulması
kararı verilebilmesi için teminat şartı aranmaz. Fon
tarafından bu madde hükümlerine istinaden yapılacak işlemlerde 6762 sayılı
Türk Ticaret Kanunu hükümleri uygulanmaz. Bu işlemler her türlü vergi, resim
ve harçtan istisna tutulur. Bu madde ile Fona tanınan yetkiler Fon tarafından
başkaca bir işleme gerek olmaksızın Fon Kurulunun karar alması ile tekemmül
eder. Yapılan işlemlerden tescile tâbi olanlar Fonun talebi üzerine tescil ve
gerektiğinde ilân olunur. Sigortaya
tâbi mevduat ve katılım fonu tutarının eksik beyanı hâlinde uygulanacak takip ve tahsil usûlleri MADDE 135. — 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu ile bu Kanun
uyarınca banka tarafından yetkili mercilere beyan edilen sigortaya tâbi
mevduat ve katılım fonu tutarı ile Fon tarafından tespit edilen mevduat ve
katılım fonu tutarı arasında bir fark bulunması hâlinde, bu fark nispetinde
bankanın yönetim kurulu ve kredi komitesi başkan ve üyeleri ile genel müdür,
genel müdür yardımcıları, imzaları bankayı ilzam eden memurları ve şube
müdürleri ile yönetim ve denetimini doğrudan veya dolaylı olarak tek başına
veya birlikte elinde bulunduran ortaklarının, kendilerine, eşlerine ve
çocuklarına ait bankalar ve banka dışı malî kurumlar ile diğer gerçek ve
tüzel kişiler nezdindeki, kiralık kasa mevcutları da dahil olmak üzere, hak
ve alacakları, döviz tevdiat hesapları ve limitli ve limitsiz kredi kartı ve
ATM kartları hesapları dahil tüm banka hesaplarının dondurulmasına, kara,
hava ve deniz taşıtları dâhil her türlü taşınır ve taşınmaz, kıymetli evrak
ve yurt içi veya yurt dışı hazine bonosu, devlet tahvili, hisse senedi,
yatırım fonları katılım belgeleri gibi diğer menkul değerlerle, bağımsız
ticari işletme, fabrika ve tesisler, bu tesislerin işletilmesine yönelik
marka ve lisans hakları, kamu imtiyaz sözleşmelerinden doğan televizyon
kanalı, elektrik santralı gibi bir tesisin kurulması ve işletilmesi
yetkilerini veren lisans, ruhsat ve işletme hakları ile bu tesisleri lisans
hakkına dayanarak veya lisans hakkı bulunmadan kuran ve işleten şirketlere ait
hisse senetleri, hak ve alacakların üzerindeki tasarruf yetkisinin tamamen
veya kısmen kaldırılmasına, belirtilen tüm mal, kıymetli evrak, nakit ve
diğer değerlerin zaptına ve/veya resmî sicillerdeki kayıtları üzerinde
ihtiyatî tedbir konulmasına, bunların bir tevdi mahalline yatırılmasına ve
hak ve alacakların üzerine diğer tedbirlerin konulmasına, bunlardan elde
edinilmiş her türlü taşınır ve taşınmaz, hak ve alacaklar ile kıymetli evrak,
nakit, bir tesisi işletme ve kurma hakkı veren marka ve lisans hakları, bu
tesisleri lisans, ruhsat ve işletme hakkı ile veya bu hakları bulunmadan
işleten, kuran ve hak sahibi niteliğini haiz şirketlere ait hisse senetleri
hakkında belirtilen tedbirlerin alınmasına, Fonun talebi üzerine ilgili
bankanın merkezinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimi, yargılama sırasında
ise mahkeme tarafından karar verilir. Yukarıda
belirtilen farkın bu Kanunda yer alan hükümler dahilinde takip ve tahsiline
Fon tarafından karar verilebilir. Bu hükümler, yukarıda sayılan kişiler adına
hareket eden veya onlar hesabına kendi adına para, mal veya hak edinen
kişiler hakkında da uygulanır. Tedbire
ilişkin talepler, hâkim veya mahkeme tarafından evrak üzerinde yapılacak
inceleme sonucunda derhal ve nihayet yirmidört saat içinde sonuçlandırılır.
Gecikmesinde sakınca görülen hallerde Cumhuriyet başsavcılıkları da hak ve
alacakların dondurulmasına karar verebilir. Cumhuriyet başsavcılıkları bu
kararı en geç yirmidört saat içinde sulh ceza hâkimine bildirir. Hâkim en geç
yirmidört saat içinde bu kararı onaylayıp onaylamamaya karar verir. Hâkim
tarafından onaylanmayan kararlar hükümsüz kalır. Sulh
ceza hâkimince verilen tedbirler, tedbir kararını veren mahkemenin bulunduğu
yerdeki nöbetçi icra dairesi tarafından infaz olunur ve Fonun, bankanın
bankacılık işlemleri yapma ve mevduat ve katılım fonu kabul etme izninin
kaldırıldığı tedbir kararlarının verildiği tarihten itibaren bir yıl
içerisinde suç duyurusunda bulunmaması ve/veya 6183 sayılı Kanuna göre
alacağın tahsili yolunda takip başlatmaması ve/veya alacağın tahsili yolunda
hukuk mahkemelerinde dava açmaması hâlinde sona erer. Bu süre içerisinde suç
duyurusunda bulunulması ve/veya Fon tarafından 6183 sayılı Kanuna göre
alacağın tahsili yolunda takip başlatılması ve/veya alacağın tahsili yolunda
hukuk mahkemelerinde dava açılması hâlinde tedbirler, Fon alacakları tamamen
tahsil edilinceye kadar devam eder. Mahkeme, bu Kanun hükümlerine göre Fon
tarafından ödenen ve/veya ödenecek miktarın, sorumlular tarafından doğrudan
Fona ödenmesine karar verir. Bu takdirde tedbirler, hükmolunan meblağın
sorumluların bu fıkra uyarınca tedbirlere konu edilen, para, mal, hak ve
alacakları ile diğer malvarlığından tahsiline kadar devam eder. Yukarıdaki
fıkralarda yer alan hükümlerin konusu olup, sorumluların boşanmış veya dul
eşlerinin, diğer kan hısımları ile kayın hısımları ve üçüncü kişilerin
mülkiyeti ve tasarrufuna geçirilmiş bulunan tüm mal, sınırlı aynî veya şahsi
hak ve alacaklar hakkında da bu madde hükümleri uygulanır. Tüm bu mal, hak ve
alacaklara ilişkin olarak açılmış veya açılacak davalarda bu kişiler 4721
sayılı Türk Medeni Kanununun 3 üncü maddesindeki iyiniyet karinesi ile 985
inci maddesindeki mülkiyet karinesinden ve tüm resmî sicillere iyiniyetli
güven ilkesinden yararlanamaz. İyiniyetle edinmiş olduklarını ispatladıkları
takdirde, yaptıkları ödemelerin muvazaalı olmayan rayiç değer olduğunu
belgelendirmeleri şartıyla ödediklerinin asli sorumluların malvarlığı ve
diğer varlıklarından alınmasına mahkemece karar verilir. Bankacılık
işlemleri yapma ve mevduat ve katılım fonu kabul etme izni kaldırılan bir
banka nezdinde mevduat ve katılım fonu hesabı bulunmamasına rağmen sahte
olarak düzenlediği belgeler veya sahte olduğunu bildiği belgeleri ibraz
ederek veya ettirerek, kendisine veya bir başkasına ödeme yapılmasını talep
eden kişiler hakkında, zimmet veya dolandırıcılık ile belgede sahtecilik,
işlemlerin kayıtdışı bırakılması ve gerçeğe aykırı muhasebeleştirme veya
bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme
suçlarından dolayı gerçek içtima hükümlerine göre cezaya hükmolunur. Bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce gerçekleştirilen fiiller nedeniyle,
bu madde hükümlerine göre Fon tarafından ödeme yapılmasına veya yapılacak
olmasına sebebiyet veren kişiler ile bunların eş ve çocuklarına ait her türlü
mal, hak ve alacaklar hakkında da bu madde hükümleri uygulanır. Fon alacaklarının yasal
teminatı MADDE 136. — Fon alacaklarının tahsilini teminen, Fon tarafından bu Kanun hükümleri
çerçevesinde açılan ve/veya takip edilen dava ve takiplerde verilen ihtiyatî
haciz veya tedbir kararları uyarınca üzerine ihtiyatî haciz veya tedbir
konulan para, her türlü mal, hak ve alacaklar, bu davalara konu alacakların
yasal teminatını oluşturur ve karar kesinleşinceye veya takip sonuçlanıncaya
kadar devam eder. Mahkemece karara bağlanan alacaklar, tedbir konulan para,
mal, her türlü hak ve alacakların bedelinden, imtiyazlı alacak olarak
öncelikle tahsil olunur. İspat külfeti MADDE 137. — Fon tarafından bu Kanunun 108 ve 110 uncu maddeleri hükümleri uyarınca
açılmış ve açılacak davalarda ispat külfeti davalılara aittir. Fon alacaklarının takip
ve tahsiline ilişkin istisnalar MADDE 138. — Fonun taraf olduğu her türlü dava ve icra takiplerinin kısmen veya
tamamen Fon aleyhine neticelenmesi hâlinde, 2004 sayılı İcra ve İflas
Kanununda yazılı tazminat ve cezalar Fon hakkında uygulanmaz. Bu
Kanunun 107 nci maddesi uyarınca bir bankanın, borçlarının, taahhütlerinin
yüklenilmesi veya alacaklarının devralınması hâlinde, bu borç, taahhüt ve
alacaklarla ilgili olarak açılmış veya açılacak dava ve icra takiplerinde
kanunlarda yazılı zamanaşımı ve hak düşürücü süreler dâhil her türlü süre,
alacağın devralındığı veya borcun, taahhüdün yüklenildiği tarihten itibaren
Fon bakımından dokuz ay süre ile durur. Bu
Kanunun uygulanmasına ilişkin olarak Fonun yapılan ihalelere iştirak etmesi
hâlinde teminat şartı aranmaz. Fonun
alacaklı olduğu ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu uyarınca yapılan
takiplerde borçlular tarafından yapılan itirazlar satış dışında takip işlemlerini
durdurmaz. Fonun
alacaklı olduğu dosyalarda yaptırılan kıymet takdirleri ile satış ilânlarının
borçlular dışındaki ilgililere tebliği, ilânda belirtilen süreler geçerli
olmak kaydıyla, varsa bilinen son adreslerine yapılacak tebligat ile yoksa keyfiyetin
ilanen tebliği suretiyle yapılır. Fonun
alacaklısı olduğu icra dosyalarında Fona ödenmesi gereken satış bedelleri
sıra cetvelinin kesinleşmesi beklenmeksizin teminatsız olarak ödenir. Fonun iştirakleri ile
ilgili yetkileri MADDE 139. — Fon, faaliyet izni kaldırılan veya Fona devredilen bankaların kendisinin
ekonomik değeri olan iştirakleri ile bu Kanunun 134 üncü maddesi ve bu
Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununun 15 inci
maddesinin (7) numaralı fıkrası kapsamında yönetim ve denetimini devraldığı
şirketler ile ilgili olarak 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümleri
uygulanmaksızın yapılacak sermaye artırımları da dâhil olmak üzere, yeniden
yapılandırma ve Fon alacağının tahsiline yönelik olarak söz konusu
şirketlerin mal, hak ve alacaklarının korunması ve değerlendirilmesi amacıyla
Fon Kurulunca belirlenecek usûl ve esaslar çerçevesinde malî kaynak sağlamak
da dâhil gerekli her türlü tedbiri almaya yetkilidir. Fon ve faaliyet izni
kaldırılan bankalara ilişkin malî istisnalar MADDE 140. — Fon her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır. Faaliyet
izni kaldırılan veya tasfiyeleri Fon eliyle yürütülen bankaların iflas ve
tasfiye idarelerinin Fon tarafından, borçlarının ve/veya taahhütlerinin
üstlenilmesi ve/veya alacaklarının devralınması hâlinde Fonun, üstlendiği
borçlar ve/veya taahhütler ile devraldığı alacaklarla ilgili devir ve temlik
sözleşmeleri, her türlü teminatın tesisi ve kaldırılması, sözleşmelerin
bozulması, dava ve icra takipleri ile bu borçlar ve/veya alacaklar ve/veya
taahhütlerle ilgili diğer her türlü işlemler ve bu işlemlerle ilgili
düzenlenen kâğıtlar, her türlü vergi, resim, harç, fonlar ve 2548 sayılı Ceza
Evleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve
Mahkûmlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunun 1 inci maddesi hükmünden
istisnadır. Borçlu
tarafından ödenmesi gereken tahsil harcı dahil her türlü vergi, resim, harç
ve masraflar bu alacaktan mahsup edilemez. Bu işlemlerden kaynaklanan döner
sermaye ücreti ödenmez ve diğer kesintiler yapılmaz. Fon
alacağına karşılık bir malın Fon veya Fon bankaları tarafından rızaen veya
icraen satın alınması hâlinde bu işlemlerle ilgili olarak tarafların ödemekle
yükümlü olduğu vergi, resim, harç ve döner sermaye ücreti gibi malî yükümlülükler
aranmaz. Fonun,
Fon bankalarının ve tasfiyeleri Fon eliyle yürütülen bankaların iflas ve
tasfiye idarelerinin, mahkeme ilâmını alması ve tebliğe çıkartması
işlemlerinde karşı tarafa yükletilmiş olan harcın ödenmesi ve her türlü
ihtiyatî tedbir, ihtiyatî haciz ve tehir-i icra taleplerinde teminat şartı
aranmaz. Fon
alacaklarına ilişkin davalarda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun
seri muhakeme usûlü hükümleri uygulanır. Fonun,
Fon bankalarının ve tasfiyeleri Fon eliyle yürütülen bankaların iflas ve
tasfiye idarelerinin, yukarıda belirtilen işlemler nedeniyle kendi
aralarındaki ve/veya diğer gerçek ve tüzel kişilerle aralarındaki işlemler
nedeniyle düzenlenen sözleşmeler, belgeler ve sair kâğıtlar ile bunların
değiştirilmesi, yenilenmesi, uzatılması, devredilmesi ya da yeni bir itfa
plânına bağlanması, alacakların teminatlandırılması, teminatların devir
alınması, tarafların sulh ve/veya ibra olması ve/veya her ne nam altında
olursa olsun herhangi bir işleme tâbi tutulması nedeniyle düzenlenen kâğıtlar
ve/veya belgeler her türlü vergi, resim ve harçlar ile özel kanunları ile
hükmolunan malî yükümlülüklerden istisnadır. Bu hüküm üçüncü kişiler yönünden,
Fonun ve/veya Fona intikal eden bir bankanın ve/veya tasfiyeleri Fon eliyle
yürütülen müflis bankaların iflas idarelerinin, tasfiyeye tâbi tutulan
bankaların tasfiye idarelerinin alacaklarının tahsili ile ilgili işlemlere
taraf olmaları hâlinde uygulanır. Fonun,
bu Kanunun 131 inci maddesi uyarınca gerçekleştireceği borçlanma ve avans
işlemleri her türlü vergi, resim ve harçtan istisnadır. Fon
bankaları, faaliyet izni kaldırılan veya tasfiyeleri Fon eliyle yürütülen
bankaların iflas ve tasfiye idarelerinin alacaklarının tahsilini teminen
yapacakları her türlü işlem, dava ve icra takipleri, bu dava ve takiplerin
borçlularınca kabul edilmek suretiyle kesinleştirilmesi, her türlü vergi,
resim, harç ve fonlar ve 2548 sayılı Ceza Evleriyle Mahkeme Binaları İnşası
Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkûmlara Ödettirilecek Yiyecek
Bedelleri Hakkında Kanunun 1 inci maddesi hükmünden istisnadır. Faaliyet
izni kaldırılan bankaların, Fon bankalarının sandıklarının Sosyal Sigortalar
Kurumuna devri hâlinde, aktüerlerce tespit edilen fiili ve teknik açıklar
için, faaliyet izni kaldırılan bankaya, Fona ve/veya Fon bankalarına rücu
edilemez. Zamanaşımı MADDE 141. — Bu Kanundan kaynaklanan Fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde
zamanaşımı süresi yirmi yıldır. Görevli ve yetkili
mahkeme MADDE 142. — Fon, Fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve
tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına asliye ticaret
mahkemesi tarafından bakılır. O yerde, birden fazla asliye ticaret mahkemesi
bulunması hâlinde, bu davalar (1) ve (2) numaralı asliye ticaret mahkemesinde
görülür. Fon,
Fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye
idareleri tarafından muamele merkezi veya ikametgâhı İstanbul ili sınırları
içinde olan kişiler aleyhine açılacak hukuk davaları ile borçlular hakkında
açılacak iflas davalarına İstanbul (1) ve (2) numaralı asliye ticaret
mahkemesi tarafından bakılır. İflas davası açılması hâlinde, bu mahkeme,
hakkında iflası istenen borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer asliye
ticaret mahkemesine borçlu aleyhine iflas davası açıldığını bildirir. Bu
Kanun hükümleri ile Fona verilen yetki ve görevler gereğince açılmış ve
açılacak her türlü davalara adlî tatilde de bakılır, bu davalarda
bilirkişiler resmî kurum ve kuruluşlarda görev yapanlar arasından seçilir,
duruşmalara otuz günden fazla ara verilmez. Varlık yönetim şirketi MADDE 143. — Bankalar ve Fon dâhil diğer malî kurumların alacakları ile diğer
varlıklarının satın alınması, tahsili, yeniden yapılandırılması ve satılması
amacıyla, kuruluş ve faaliyet esasları Kurul tarafından belirlenen varlık yönetim
şirketleri de kurulabilir. Varlık yönetim şirketleri alacaklarının tahsili ve
alacakların ve/veya diğer varlıkların yeniden yapılandırılması kapsamında
alacak tahsili amacıyla edindiği gayrimenkul veya sair mal, hak ve
varlıkların işletilmesi, kiralanması ve bunlara yatırım yapılması ve yine
alacaklarını tahsil etmek amacıyla borçlularına ilâve finansman sağlamak veya
sermayelerine iştirak etmek dâhil olmak üzere her türlü faaliyeti
gerçekleştirmeye yetkilidir. Fon
kurulacak varlık yönetim şirketlerine sermaye sağlamak suretiyle kurucu ortak
veya hissedar olarak katılmaya yetkilidir. Fonun
en az yüzde yirmi hissedar olduğu varlık yönetim şirketleri, Fondan
devraldığı alacaklarla ilgili olarak bu Kanunun 132 nci maddesinin sekizinci
fıkrası ve 138 inci maddesinin beşinci fıkrasında Fona tanınan hak ve
yetkileri kullanır. Varlık
yönetim şirketleri bu kapsamdaki işlemleri nedeniyle doğmuş veya doğması
beklenen, ancak miktarı kesin olarak belli olmayan zararlarını karşılamak
amacıyla karşılık ayırmak zorundadırlar. Karşılık ayrılacak alacakların
nitelikleri ile karşılıklara ilişkin esas ve usûller Kurul tarafından
belirlenir. Varlık yönetim şirketlerinin bu fıkra uyarınca ayırdıkları
karşılıkların tamamı, ayrıldıkları yılda kurumlar vergisi matrahının
tespitinde gider olarak kabul edilir. Bu Kanun kapsamında kurulan varlık yönetim
şirketleri ile 4743 sayılı Malî Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması
ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun bu Kanunla
yürürlükten kaldırılan 3 üncü maddesinin yedinci fıkrası uyarınca Kurulun
çıkarmış olduğu yönetmelik kapsamında kurulan varlık yönetim şirketlerinin
yaptıkları işlemler ve bununla ilgili olarak düzenlenen kâğıtlar, kuruluş
işlemleri de dâhil olmak üzere kuruldukları takvim yılı ve bunu izleyen beş
yıl süresince 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa göre ödenecek damga
vergisinden, 492 sayılı Harçlar Kanununa göre ödenecek harçlardan, her ne nam
altında olursa olsun tahsil edilecek tutarlar 6802 sayılı Gider Vergileri
Kanunu gereği ödenecek banka ve sigorta muameleleri vergisinden, kaynak
kullanımını destekleme fonuna yapılacak kesintilerden ve 4054 sayılı Rekabetin
Korunması Hakkında Kanunun 39 uncu maddesi hükmünden istisnadır. Varlık
yönetim şirketi tarafından, bu borçların, taahhütlerin yüklenilmesi veya
alacakların, varlıkların devralınması hâlinde, bu borç, taahhüt, alacak ve
varlıklarla ilgili olarak, takibi şikayete bağlı suçlar dahil olmak üzere
açılmış veya açılacak her türlü ceza davalarında, alacağın devralındığı veya borcun,
taahhüdün yüklenildiği tarihten itibaren, suçtan zarar gören olarak, varlık
yönetim şirketi kendiliğinden müdahil sıfatını kazanır. Bu
Kanunun yayımı tarihinden önce kurulmuş olan varlık yönetim şirketleri bu
Kanun hükümlerine tâbi olarak faaliyetlerini yürütürler. ONÜÇÜNCÜ KISIM Diğer Hükümler Faiz oranları ile diğer
menfaatler MADDE 144. — Bakanlar Kurulu, bankaların ödünç para verme işlemleri ve mevduat
kabulünde uygulanacak azamî faiz oranlarını, katılma hesaplarında kâr ve
zarara katılma oranlarını, özel cari hesaplar dâhil bu maddede belirtilen
işlemlerde sağlanacak diğer menfaatlerin nitelikleri ile azamî miktar ya da
oranlarını tespit etmeye, bunları kısmen veya tamamen serbest bırakmaya
yetkilidir. Bakanlar Kurulu, bu yetkilerini Merkez Bankasına devredebilir. Parasal tutarlar MADDE 145. — Para cezalarına ilişkin hükümler hariç olmak üzere, bu Kanundaki parasal
tutar ve sınırlardan her biri, her yıl kısmen ya da tamamen, Devlet
İstatistik Enstitüsü tarafından açıklanan yıllık üretici fiyat endeksindeki
artış oranının gerektirdiği miktarı geçmemek üzere Kurul kararıyla
artırılabilir. ONDÖRDÜNCÜ KISIM Yaptırımlar, Soruşturma ve Kovuşturma Hükümleri BİRİNCİ BÖLÜM İdarî Para Cezaları Kuruluşlara ilişkin
idarî para cezaları MADDE 146. — Kurul kararıyla ve gerekçesi belirtilmek suretiyle, bu Kanun
kapsamındaki kuruluşlara, bu Kanunun; a) 13
üncü ve 14 üncü maddelerine aykırı şekilde şube ve temsilcilik açılması
hâlinde, onbeşbin Yeni Türk Lirasından ellibin Yeni Türk Lirasına kadar, b) 18
inci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkraları hükümlerine aykırılık hâlinde,
beşbin Yeni Türk Lirasından onbeşbin Yeni Türk Lirasına kadar, c) 25
inci maddesine aykırı şekilde atama yapılması veya 26 ncı maddesinde
belirtilen kişilerin yasaklanan görevlerde çalıştırılması hâlinde, onbin Yeni
Türk Lirasından kırkbin Yeni Türk Lirasına kadar ve cezanın tebliğ tarihinden
itibaren on iş günü içinde aykırılığın giderilmemesi hâlinde, bu sürenin
bitiminden itibaren geçen her gün için verilmiş olan cezanın yüzde onu
tutarında, d) 28
inci madde hükümlerine aykırılık hâlinde, beşbin Yeni Türk Lirasından
onbeşbin Yeni Türk Lirasına kadar, e) 33
veya 34 üncü maddelerine ya da 37 nci maddesinin birinci fıkrasına ya da 38,
39 veya 42 nci maddelere aykırı davranılması hâlinde onbin Yeni Türk
Lirasından yirmibeşbin Yeni Türk Lirasına kadar, f) 43
üncü maddede öngörülen bildirimlerin yapılmaması hâlinde beşbin Yeni Türk
Lirasından onbeşbin Yeni Türk Lirasına kadar, g) 50
nci maddesindeki kredi yasaklarına uyulmaması hâlinde beşbin Yeni Türk
Lirasından az olmamak üzere verilen kredinin yüzde beşi tutarına kadar, h) 52
nci maddesine aykırı davranılması hâlinde, beşbin Yeni Türk Lirasından onbin
Yeni Türk Lirasına kadar, i) 53
üncü maddesine göre ayrılması gereken karşılıkların tesis edilmemesi hâlinde,
beşbin Yeni Türk Lirasından az olmamak üzere, ayrılması gereken karşılık
tutarının binde ikisine kadar; üç aydan az olmamak üzere Kurumca verilecek
süre içinde aykırılığın giderilmemesi hâlinde ise, tesis edilmeyen karşılık
tutarının yüzde üçü tutarında, j) 54
üncü maddesindeki kredi sınırlarına uyulmaması hâlinde, ellibin Yeni Türk
Lirasından az olmamak üzere aykırılık oluşturan tutarın yüzde birine kadar, k) 56
ncı maddesine aykırı şekilde ortaklık payı edinilmesi hâlinde, yirmibin Yeni
Türk Lirasından az olmamak üzere, aykırılık teşkil eden tutarın yüzde beşine
kadar ve cezanın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde aykırılığın giderilmemesi
durumunda ise bu sürenin bitiminden itibaren aykırılığın giderildiği tarihe
kadar geçen her gün için verilen cezanın yüzde biri tutarında, l) 57
nci maddesindeki yasaklama ve sınırlamalara aykırılık hâlinde, yirmibin Yeni
Türk Lirasından az olmamak üzere, yasaklama ve sınırlama konusu değerin yüzde
onuna kadar ve cezanın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde aykırılığın
giderilmemesi durumunda ise, kredi kullandırımından kaynaklanan aykırılık
hariç, bu sürenin bitiminden itibaren aykırılığın giderildiği tarihe kadar
geçen her gün için verilen cezanın yüzde biri tutarında, m) 58
inci madde hükmüne aykırılık hâlinde beşbin Yeni Türk Lirasından az olmamak
üzere aktarılan miktar kadar, 59 uncu maddedeki sınırlamaya uyulmaması
hâlinde, beşbin Yeni Türk Lirasından az olmamak üzere sınırı aşan miktar
kadar, n) 60
ıncı maddesinin beşinci ve yedinci fıkralarına uyulmaması hâlinde onbeşbin
Yeni Türk Lirasından ellibin Yeni Türk Lirasına kadar, o) 61
inci maddesindeki yükümlülüğün yerine getirilmemesi hâlinde beşbin Yeni Türk
Lirasından onbin Yeni Türk Lirasına kadar, p) 95
ve 96 ncı maddeleri kapsamında Kurum tarafından bu Kanun kapsamındaki
kuruluşlardan talep edilen bilgilerin gönderilmemesi hâlinde beşbin Yeni Türk
Lirasından onbeşbin Yeni Türk Lirasına, geç gönderilmesi hâlinde beşbin Yeni
Türk Lirasından onbin Yeni Türk Lirasına, eksik bilgi ile gönderilmesi,
kontrol hataları içermesi veya kontrol hatalarının süreklilik arz etmesi
hâlinde beşbin Yeni Türk Lirasından onbeşbin Yeni Türk Lirasına kadar, r)
144 üncü maddesi uyarınca alınan kararlara ve yapılan düzenlemelere uyulmaması
hâlinde yirmibin Yeni Türk Lirası, ayrıca Bakanlar Kurulu veya Merkez Bankası
tarafından miktar ya da oranların tespit edildiği durumlarda, söz konusu
miktar ve oranlara aykırı şekilde faiz alınması veya verilmesi ya da menfaat
sağlanması hâlinde, sağlanan menfaat tutarı kadar, İdarî
para cezası uygulanır. Kurul
bu madde uyarınca verilecek cezaları bu Kanunun 68, 69 ve 70 inci maddeleri
uygulanan bankalar için yüzde ellisine, 71 inci maddesi uygulanan bankalar
için ise yüzde yüzüne kadar indirmeye yetkilidir. İlgili kişilere ilişkin
idarî para cezaları MADDE 147. — Kurul kararıyla ve gerekçesi belirtilmek suretiyle, ilgili gerçek ve
tüzel kişilere, bu Kanunun; a) 18
inci maddesinin birinci, ikinci veya dördüncü fıkrasına aykırılık hâlinde,
beşbin Yeni Türk Lirasından onbeşbin Yeni Türk Lirasına kadar, b) 36
ncı maddesine aykırılık hâlinde, beşbin Yeni Türk Lirasından yirmibin Yeni
Türk Lirasına kadar, c) 38
inci maddesine aykırılık hâlinde, beşbin Yeni Türk Lirasından yirmibin Yeni
Türk Lirasına kadar, İdarî
para cezası uygulanır. Sınırlamalara,
kararlara ve düzenlemelere aykırı hareketler dolayısıyla idarî para cezaları MADDE 148. — Kurul kararıyla ve gerekçesi belirtilmek suretiyle, bu Kanun
kapsamındaki kuruluşlar ile ilgili gerçek ve tüzel kişilere; a) Bu
Kanun veya bu Kanuna istinaden çıkarılan düzenlemelerde yer alan
sınırlamalara uyulmaması hâlinde onbin Yeni Türk Lirasından az olmamak üzere
aykırılık oluşturan tutarın binde beşine kadar, b)
İlgili maddelerine göre, Kurul ve Kurum tarafından bu Kanuna dayanılarak
alınan kararlara, çıkarılan yönetmelik ve tebliğlere ve yapılan diğer
düzenlemelere uyulmaması hâlinde beşbin Yeni Türk Lirasından onbin Yeni Türk
Lirasına kadar, İdarî
para cezası uygulanır. Savunma hakkı ve
kapatma kararı MADDE 149. — İdarî para cezalarının uygulanıp uygulanmayacağına ilgilinin savunması
alındıktan sonra karar verilir. Savunma istendiğine ilişkin yazının tebliğ
tarihinden itibaren bir ay içinde savunma verilmemesi hâlinde savunma
hakkından feragat edildiği kabul edilir. Bu
Kanunun 13 üncü maddesi hükümlerine aykırı olarak yurt içinde açılan şube ve
temsilcilikler hakkında 146 ncı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi
hükümleri uygulanmakla birlikte, bunlar Kurumun talebi üzerine valiliklerce
geçici veya sürekli kapatılabilir. İKİNCİ BÖLÜM Suçlar İzinsiz faaliyette
bulunmak MADDE 150. — Bu Kanuna göre alınması gereken izinleri almaksızın banka gibi faaliyet
gösteren ya da mevduat kabul eden yahut katılım fonu toplayan gerçek kişiler
ile tüzel kişilerin görevlileri, üç yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin
güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ayrıca, bu suçun bir işyeri
bünyesinde işlenmesi hâlinde bu işyerlerinin bir aydan bir yıla kadar,
tekerrür hâlinde ise sürekli olarak kapatılmasına karar verilebilir. Bu
Kanuna göre alınması gereken izinleri almaksızın ticaret unvanlarında, her
türlü belge, ilân ve reklamlarında veya kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda
banka adını ya da banka gibi faaliyet gösterdikleri ya da banka gibi mevduat
veya katılım fonu topladıkları izlenimini uyandıracak söz ve deyimleri
kullanan gerçek kişiler ile tüzel kişilerin görevlileri, bir yıldan üç yıla
kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ayrıca,
bu işyerlerinin bir aydan bir yıla kadar, tekerrür hâlinde ise sürekli olarak
kapatılmasına karar verilebilir. Yukarıdaki
fıkralara aykırılık hâlinde Kurumun ilgili Cumhuriyet başsavcılığını muhatap
talebi üzerine sulh ceza hâkimince, dava açılması hâlinde davaya bakan
mahkemece işyerlerinin faaliyetleri ve reklamlar geçici olarak durdurulur,
ilânları toplatılır. Bu tedbirler, hâkim kararıyla kaldırılıncaya kadar devam
eder. Bu kararlara karşı itiraz yolu açıktır. Mevduat ve katılım fonu
sahiplerinin haklarını engellemek MADDE 151. — Bu Kanunun 61 inci maddesi hükmüne aykırı davrananlar altı aydan iki
yıla kadar hapis ve beşyüz güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Düzeltici, iyileştirici
ve kısıtlayıcı önlemleri almamak MADDE 152. — Bu Kanunun 68, 69 ve 70 inci maddelerine ve bu Kanunla yürürlükten
kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununun 14 üncü maddesine göre, Kurul veya
Kurumca alınması istenen önlemleri almayan bankaların bu önlemleri almakla
yükümlü olan mensupları, iki yıldan dört yıla kadar hapis ve bin günden
beşbin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılırlar. Birinci
fıkrada belirtilen önlemleri almamak, bankanın nitelikli paya sahip
ortaklarına veya bunların iştirak ve kuruluşlarına yarar sağlamak amacıyla
yapıldığı takdirde dört yıldan altı yıla kadar hapis cezasına ve onbin güne
kadar adlî para cezasına hükmedilir. Yetkili merciler ile
denetim görevlilerince istenen bilgi ve belgeleri vermemek ve görevlerini
yapmalarını engellemek MADDE 153. — Bu Kanunla yetkilendirilen mercilerin ve denetim görevlilerinin istedikleri
bilgi ve belgeler ile bu Kanun kapsamındaki kuruluşların, konsolide finansal
tabloların hazırlanmasını teminen 38 inci madde kapsamında istedikleri bilgi
ve belgeleri vermeyen kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşyüz günden
binbeşyüz güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu
Kanunla yetkilendirilen denetim görevlilerinin görevlerini yapmalarına engel
olan kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Belgelerin saklanması
yükümlülüğüne aykırı davranmak MADDE 154. — Bu Kanunun 42 nci maddesinde belirtilen belgelerin saklanması
yükümlülüğüne uymayanlar bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşyüz günden
binbeşyüz güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılırlar. Gerçeğe aykırı beyanda
bulunmak MADDE 155. — Bu Kanun kapsamındaki kuruluşların, bu Kanunda gösterilen merciler ile
denetim görevlilerine ve mahkemelere verdikleri veya yayımladıkları
belgelerdeki gerçeğe aykırı beyanlardan dolayı, bunları ve bunların düzenlenmesine
esas teşkil eden her türlü belgeleri imza edenler, bir yıldan üç yıla kadar
hapis ve binbeşyüz günden az olmamak üzere adlî para cezası ile
cezalandırılır. İşlemlerin kayıt dışı
bırakılması ve gerçeğe aykırı muhasebeleştirme MADDE 156. — Bu Kanun kapsamındaki kuruluşların işlemlerinin kayıt dışı
bırakılmasından, gerçek mahiyetlerine uygun düşmeyen bir şekilde
muhasebeleştirilmesinden, kanunî ve yardımcı defter ve kayıtları, şubeleri,
yurt içi ve yurt dışındaki muhabirleri ile hesap mutabakatı sağlanmadan yıl
sonu bilançolarını kapatmalarından dolayı, bunları ve bunların düzenlenmesine
esas olan her türlü belgeleri imza edenler bir yıldan üç yıla kadar hapis ve
binbeşyüz günden az olmamak üzere adlî para cezası ile cezalandırılır.
Gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğini bildiği halde bu belgeleri onaylayan
bağımsız denetim kuruluşu görevlileri de aynı şekilde cezalandırılır. Sistemi engelleme,
bozma, verileri yok etme veya değiştirme MADDE
157. — Bu Kanuna tâbi kuruluşlar, 5237
sayılı Türk Ceza Kanununun 244 üncü maddesinde
tanımlanan sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu
açısından banka veya kredi kurumu olarak kabul edilir. İtibarın zedelenmesi MADDE 158. — Bu Kanunun 74 üncü maddesine aykırı davrananlar bir yıldan üç yıla kadar
hapis ve bin günden ikibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Yukarıdaki fıkrada yazılı fiil neticesinde
özel veya kamusal bir zarar doğarsa verilecek ceza altıda bir oranında
artırılarak hükmolunur. Sırların açıklanması MADDE 159. — Bu Kanunun 73 üncü maddesinin birinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen
yükümlülüğe uymayanlar için bir yıldan üç yıla kadar hapis ve bin günden
ikibin güne kadar adlî para cezası hükmolunur. Banka ve müşterilere ait
sırları açıklayan üçüncü kişiler hakkında da aynı cezalar uygulanır. Yukarıdaki
fıkrada belirtilen kimseler sırları kendileri ya da başkaları için yarar
sağlamak amacıyla açıklamış olursa verilecek cezalar altıda bir oranında
artırılır. Ayrıca, fiilin önemine göre sorumluların bu Kanun kapsamına giren
kuruluşlarda görev yapmaları, iki yıldan aşağı olmamak üzere geçici veya
sürekli olarak yasaklanır. Zimmet MADDE 160. — Görevi nedeniyle zilyetliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve
gözetimiyle yükümlü olduğu para veya para yerine geçen evrak veya senetleri
veya diğer malları kendisinin ya da başkasının zimmetine geçiren banka
yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile diğer mensupları, altı yıldan oniki yıla
kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacakları
gibi bankanın uğradığı zararı tazmine mahkûm edilirler. Suçun,
zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli davranışlarla işlenmesi
hâlinde faile on iki yıldan az olmamak üzere hapis ve yirmibin güne kadar
adli para cezası verilir; ancak, adli para cezasının miktarı bankanın
uğradığı zararın üç katından az olamaz. Ayrıca
meydana gelen zararın ödenmemesi hâlinde mahkemece re'sen ödettirilmesine hükmolunur.
Faaliyet
izni kaldırılan veya Fona devredilen bir bankanın; hukuken veya fiilen
yönetim ve denetimini elinde bulundurmuş olan gerçek kişi ortaklarının, kredi
kuruluşunun kaynaklarını, kredi kuruluşunun emin bir şekilde çalışmasını
tehlikeye düşürecek şekilde doğrudan veya dolaylı olarak kendilerinin veya
başkalarının menfaatlerine kullandırmak suretiyle, kredi kuruluşunu her ne
suretle olursa olsun zarara uğratmaları zimmet olarak kabul edilir. Bu
fiilleri işleyenler hakkında on yıldan yirmi yıla kadar hapis ve yirmibin
güne kadar adlî para cezasına hükmolunur; ancak, adlî para cezasının miktarı
bankanın uğradığı zararın üç katından az olamaz. Ayrıca, meydana gelen
zararın müteselsilen ödettirilmesine karar verilir. Soruşturma
başlamadan önce, zimmete geçirilen para veya para yerine geçen evrak veya
senetlerin veya diğer malların aynen iade edilmesi veya uğranılan zararın
tamamen tazmin edilmesi hâlinde, verilecek cezanın üçte ikisi indirilir. Kovuşturma
başlamadan önce, gönüllü olarak, zimmete geçirilen para veya para yerine
geçen evrak veya senetlerin veya diğer malların aynen iade edilmesi veya
uğranılan zararın tamamen tazmin edilmesi hâlinde, verilecek cezanın yarısı
indirilir. Bu durumun hükümden önce gerçekleşmesi hâlinde, verilecek cezanın
üçte biri indirilir. Zimmet
suçunun konusunu oluşturan para veya para yerine geçen evrak veya senetlerin
veya diğer malların değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden
yarıya kadar indirilir. Diğer kanunlara
aykırılıklar MADDE 161. — Bu Kanuna göre suç teşkil eden hareket ve fiiller başka kanunlara göre
de cezayı gerektirdiği takdirde, failleri hakkında en ağır cezayı gerektiren
kanun maddesi uygulanır. 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun sorumluluğu
gerektiren hükümleri saklıdır. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Kovuşturma Usûlü Yazılı başvuru ve
müdahale MADDE 162. — Bu Kanunda belirtilen suçlara ilişkin soruşturma ve kovuşturma
yapılması, Kurum veya Fon tarafından Cumhuriyet başsavcılığına yazılı
başvuruda bulunulmasına bağlıdır. Bu başvuru muhakeme şartı niteliğindedir.
Ancak, 160 ıncı maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen suçtan dolayı
soruşturma ve kovuşturmalar Kurumun veya Fonun yazılı bildirimi üzerine veya
gecikilmesinde sakınca görülen hallerde re'sen Cumhuriyet savcılarınca
yapılır ve Kurum ve Fon haberdar edilir. Bu fikra uyarınca yapılan
soruşturmalar neticesinde açılan kamu davalarında, Kurumun veya Fonun başvuruda
bulunması hâlinde, bunlar başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazanırlar. İtibarın
zedelenmesi, sırların açıklanması ve zimmet suçlarından dolayı ilgililerin
dava hakkı ile 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu
hükümleri saklıdır. İtiraz ve bildirim MADDE 163. — Bu Kanunun 162 nci maddesi uyarınca başlatılan soruşturmalar neticesinde
kovuşturmaya yer olmadığına karar verilirse, bu karar ilgisine göre Kuruma
veya Fona ve ilgili bankaya tebliğ edilir. Kurum, Fon ve ilgili banka
kendisine tebliğ edilen bu kararlara karşı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi
Kanununa göre itiraza yetkilidir. Kamu
davası açılması hâlinde, iddianamenin bir örneği ilgisine göre Kuruma veya
Fona tebliğ edilir. Özel görev MADDE 164. — Bu Kanunda tanımlanan düzeltici, iyileştirici ve kısıtlayıcı önlemleri
almamak, işlemlerin kayıt dışı bırakılması ve gerçeğe aykırı muhasebeleştirme
ve zimmet suçları ile sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme,
bankacılık ve müşteri sırlarının açıklanması, bankacılık faaliyeti
çerçevesinde işlenen nitelikli dolandırıcılık, bu suçların işlenmesi amacına
yönelik olarak örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak veya bu suçlarla
bağlantılı olup da ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlara ait
davalar, fiilin işlendiği yerin bağlı olduğu ilin adıyla anılan (1) numaralı
ağır ceza mahkemelerinde görülür. Gerekli görülen yerlerde Adalet
Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca bu tür
suçlara bakmak üzere o yerlerdeki diğer ağır ceza mahkemeleri de görevlendirilebilir
veya yeni ağır ceza mahkemesi de kurulabilir. Bilirkişi incelemesi MADDE 165. — Bu Kanunun uygulaması ile ilgili olarak, bu Kanunda ve diğer kanunlarda
öngörülen suçlardan dolayı açılan ceza davalarında bilirkişi, raporunu
dosyanın kendisine verildiği tarihten başlayarak üç ay içinde mahkemeye
verir. Bu süre hâkim tarafından iki aya kadar uzatılabilir. Bu süre
içerisinde de rapor mahkemeye verilmediği takdirde görev, ücret ödenmeksizin
bilirkişiden alınır ve yeni bilirkişi atanır. Bilirkişilik görevi bu şekilde
kendisinden alınan kişiler, bir yıl süreyle bu Kanun kapsamında hiçbir davada
bilirkişi olarak atanamazlar. Bu kişiler, raporların süresinde verilmemesinin
sebep olduğu masrafları ödemeye ve ayrıca beşyüz güne kadar adlî para
cezasına mahkûm edilirler. Dosyanın bilirkişiye tevdi tarihinde dava
zamanaşımı süresi durur. Bilirkişinin raporunu mahkemeye verdiği tarihten
itibaren bu süre kaldığı yerden işlemeye devam eder. Kurum,
Fon, Fon bankaları ile bankaların iflas idareleri tarafından açılan hukuk
davalarında gerekli görülen hâllerde, yaptırılacak bilirkişi incelemelerinde
bilirkişi, raporunu dosyanın kendisine verildiği tarihten başlayarak üç ay
içinde mahkemeye verir. Bu süre hâkim tarafından iki aya kadar uzatılabilir.
Bu süre içerisinde de rapor mahkemeye verilmediği takdirde görev, ücret
ödenmeksizin bilirkişiden alınır ve yeni bilirkişi atanır. Bilirkişilik
görevi bu şekilde kendisinden alınan kişiler, bir yıl süreyle bu Kanun
kapsamında hiçbir davada bilirkişi olarak atanamazlar. Bu kişiler, raporların
süresinde verilmemesinin sebep olduğu masrafları ödemeye ve ayrıca beşyüz
güne kadar adlî para cezasına mahkûm edilirler. Özel soruşturma ve
kovuşturma MADDE 166. — 160 ıncı maddenin üçüncü fıkrası kapsamına giren suçların soruşturma ve
kovuşturmalarında aşağıdaki hükümler tatbik olunur: a)
Soruşturma, iş bölümü ilişkilerine göre, Cumhuriyet başsavcılarınca veya
görevlendireceği Cumhuriyet savcılarınca bizzat yürütülür. Bu suçlar, görev
sırasında veya görevden dolayı işlenmiş olsalar bile, Cumhuriyet savcılarınca
doğrudan soruşturma yapılır. b) Bu suçların soruşturma ve kovuşturmalarında,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 135 ilâ 138 inci maddeleri de
uygulanır. c) Bu
suçlarla ilgili soruşturma ve kovuşturmalarda kolluk; soruşturma ve kovuşturma
sebebiyle şüpheli, sanık, tanık, bilirkişi ve suçtan zarar görenleri,
Cumhuriyet savcısının veya mahkeme naibinin veya istinabe olunan hâkimin emriyle
belirtilen gün, saat ve yerde hazır bulundurmaya mecburdur. Bu emir,
çağrılanlar hakkında kolluğa ihzar müzekkeresinde olduğu gibi zor kullanma
yetkisi verir. d)
Cumhuriyet başsavcılıkları, bu suçların soruşturmasında gerekli olması
hâlinde, geçici olarak yargı çevresi içerisinde veya dışındaki, genel bütçeli
dairelere ve katma bütçeli idarelere, bütün kamu kurum ve kuruluşlarına,
belediyelere, bankalara ait bina, araç, gereç ve personelden yararlanmak için
istemde bulunabilirler. Bu istemler, ilgili kurum ve makamlarca
geciktirilmeksizin yerine getirilir. Özürsüz olarak bu istemleri yerine
getirmeyen sorumlu kişiler, üç aydan altı aya kadar hapis cezası ile
cezalandırılır. e)
Soruşturmanın gerekli kıldığı hâllerde, suç mahalli veya delillerin bulunduğu
yerlere gidilerek soruşturma yapılır. f)
Soruşturmanın sonuçlanmasına kadar, bu suç faillerinin her türlü mal, alacak,
para ve sair eşyalarına hâkim kararı, gecikmesinde sakınca olunan hallerde
Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile el konulur. Bu suçlara iştirak edenler
ile suç faillerinin bu suçlar nedeniyle elde ettiği her türlü haksız
kazanımın transferi sonucu elde edilen, kan ve kayın hısımlar ile üçüncü
şahıslar nezdindeki mal, alacak veya sair her türlü şeylere de Cumhuriyet
savcısının yazılı emri ile el konulur. g) El
koyma kararı yirmidört saat içinde yetkili ve görevli sulh ceza hâkiminin onayına
sunulur. Hâkim kırksekiz saat içinde kararını açıklar. Aksi halde el koyma
hükümsüz kalır. İnfaz MADDE 167. — 160 ıncı maddede yazılı suçlardan dolayı mahkûm olanlar, Fona veya
Hazineye olan borçları ve tazminatları ödemediği veya bu borçlar ve tazminatlar
malvarlıklarından tahsil olunamadığı sürece, bunlar hakkında koşullu
salıverilme hükümleri uygulanmaz. ONBEŞİNCİ KISIM Son Hükümler Kaldırılan ve
değiştirilen hükümler MADDE 168. — A) Bu Kanunun geçici maddelerindeki düzenlemeler hariç olmak üzere,
18.6.1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar Kanunu ile ek ve değişiklikleri
yürürlükten kaldırılmıştır. B)
İkrazatçılık hariç ödünç para verme işlerine ve finansal kiralama
faaliyetlerine ilişkin olarak 9.12.1994 tarihli ve 4059 sayılı Hazine
Müsteşarlığı ile Dış Ticaret Müsteşarlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanunda yer alan görev ve yetkilere ilişkin hükümler yürürlükten
kaldırılmıştır. C)
10.6.1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanununun; a) 30
ve 34 üncü maddeleri hariç olmak üzere, diğer maddelerinde yer alan
"Bakanlar Kurulu" ibareleri "Bankacılık Düzenleme ve Denetleme
Kurulu", b)
"Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlık"
ibareleri ise "Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu", c) 32
nci maddesinin (b) bendi "10 uncu maddesinde belirtilen yönetmelik
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunca," Şeklinde
değiştirilmiştir. D)
30.9.1983 tarihli ve 90 sayılı Ödünç Para Verme İşleri Hakkında Kanun
Hükmünde Kararnamenin; a) 12
ve 13 üncü maddelerinde yer alan "Müsteşarlık" ibareleri
"Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu", b) 14
üncü maddesinin birinci fıkrası "Bu Kanun Hükmünde Kararnameye tâbi
finansman şirketleri ve faktoring şirketlerinin faaliyetleri Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurumu, ikrazatçıların faaliyetleri ise Müsteşarlıkça
denetlenir.", c) 14
üncü maddesinin dördüncü fıkrası "Bankacılık Düzenleme ve Denetleme
Kurumu finansman şirketleri ve faktoring şirketlerinden, Hazine Müsteşarlığı
ise ikrazatçılardan her türlü bilgi ve belgeyi talep edebilir." Şeklinde
değiştirilmiştir. E) 90
sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 13 üncü maddesinin birinci ve ikinci
fıkrasında yer alan "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının görüşünü
alarak" ibaresi ile beşinci fıkrasında yer alan "Türkiye Cumhuriyet
Merkez Bankası'nın da görüşlerini alarak" ibareleri madde metninden
çıkarılmıştır. F)
14.1.1970 tarihli ve 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanununun
40 ıncı maddesinin (I) numaralı fıkrasının (b) bendi yürürlükten kaldırılmış
ve (II) numaralı fıkrası ile 44 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. II —
Bankalar ve elektronik ödeme araçlarını çıkaran kuruluşlar dâhil olmak üzere
Bankaca uygun görülecek diğer malî kuruluşlar, Banka nezdinde açılacak
hesaplarda yükümlülükleri esas alınarak, nakden zorunlu karşılık tesis
ederler. Zorunlu karşılığa tâbi yükümlülüklerin kapsamı, zorunlu
karşılıkların oranı, tesis süresi ve bu yükümlülükler için tesis edilen
karşılıklara gerektiğinde ödenecek faiz oranı, mevduat veya katılım fonlarından
olağanüstü çekilişler ile birleşme, devir ve bölünme hâllerinde yapılacak
işlemler de dâhil olmak üzere uygulamaya yönelik her türlü usûl ve esaslar
Bankaca belirlenir. Yukarıda
belirtilen kuruluşların taahhütlerine karşı bulunduracakları umumi disponibilitenin
nitelik ve oranı, gerektiğinde Bankaca tespit edilir. Bankaca
yapılacak düzenlemeye göre zorunlu karşılıkların Banka nezdindeki hesaplarda
bloke olarak tutulmasının istenmesi hâlinde, bloke hesaplarda tutulan zorunlu
karşılıklar, hiçbir amaç ve konunun finansmanı için kullanılamaz, temlik ve
haciz edilemez. Zorunlu
karşılıkların ve umumi disponibilitenin süresinde tesis edilmemesi veya eksik
tesis edilmesi hâlinde Banka, belirleyeceği usûl ve esaslara göre, eksik
kısım için; Banka nezdindeki hesaplarda faizsiz mevduat tutulmasını istemeye
veya cezaî faiz tahakkuk ettirmeye yetkilidir. Tahakkuk ettirilen cezaî faiz
alacakları, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun
hükümleri gereğince tahsil edilir. Tahsil edilen cezaî faizler Tasarruf
Mevduatı Sigorta Fonuna gelir kaydedilir. Madde
44.— Banka, Türkiye'de faaliyette bulunan mevduat bankaları, katılım
bankaları, kalkınma ve yatırım bankaları, finansal holding şirketleri,
finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri ile
Banka ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunca belirlenecek diğer malî
kuruluşların müşterilerinin risk durumlarına ilişkin bilgileri nezdinde
toplamak, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ve ilgili kuruluşlar ile
paylaşmak üzere Risk Merkezi kurar. Yukarıda
belirtilen kuruluşlar, bankalar bakımından keşide ettikleri protestolar da
dâhil olmak üzere, müşterilerinin risk durumları hakkında istenecek her türlü
bilgiyi belirlenecek biçim ve içerikte vermekle yükümlüdür. Risk Merkezinin
bütün işlem ve kayıtları gizlidir. Risk
Merkezince sağlanacak bilgilerin biçim ve içeriğine, derlenmesine,
paylaşılmasına ve diğer hususlara ilişkin usûl ve esaslar Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurulunun uygun görüşü alınmak suretiyle Bankaca
belirlenir. G)
15.7.1950 tarihli ve 5682 sayılı Pasaport Kanununun 14 üncü maddesinin (A)
fıkrasının birinci paragrafına aşağıdaki cümle eklenmiştir. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu ve Tasarruf
Mevduatı Sigorta Fonu Kurulu üyeleri için, T.C. Emekli Sandığı ile
ilgilendirilme ve emekli keseneklerinin bu derecelerden kesilmesi şartı
aranmaz. H)
30.1.2002 tarihli ve 4743 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin yedinci fıkrası
yürürlükten kaldırılmıştır. I)
13.6.1945 tarihli ve 4759 sayılı İller Bankası Kanununun mülga 24 üncü
maddesi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir. Madde
24.— Kredilere ve diğer alacaklara karşılık ayrılmasına ilişkin yükümlülük
24.4.2003 tarihinden itibaren Banka hakkında uygulanmaz. İ)
10.2.1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanununun 33 üncü maddesinin (b)
bendinde yer alan "Bankalar Yeminli Murakıp ve Murakıp
Yardımcıları" ibaresinden sonra gelmek üzere "Bankacılık Düzenleme
ve Denetleme Kurumunda görevli Bankacılık Uzmanı, Hukuk Uzmanı ve Bilişim
Uzmanı ile bunların yardımcıları" ibaresi eklenmiştir. J)
11.1.1954 tarihli ve 6219 sayılı Türkiye Vakıflar Bankası Türk Anonim
Ortaklığı Kanununun 6 ncı maddesi ile 15 inci maddesinin birinci ve ikinci
fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. Madde 6.— Hisse senetleri (A), (B), (C) ve (D)
gruplarına ayrılmış olup; nama yazılıdır. Bankanın
İdare Meclisi Genel Müdürle birlikte, toplam dokuz üyeden oluşur. Her grubun
İdare Meclisinde sahip olacağı üye sayısı Banka ana sözleşmesinde gösterilir. (A)
grubu üyelerinden biri Vakıflar Genel Müdürlüğünü temsil etmek üzere Başbakan
tarafından, (A) grubunun diğer üyeleri ile (B), (C) ve (D) grubu üyeleri
Genel Kurulca seçilir. Mülga kanunlara yapılan
atıflar MADDE 169. —
Diğer kanunlarda mülga 3182 sayılı Bankalar Kanunu ve bu Kanunla yürürlükten
kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununa yapılan atıflar bu Kanunun ilgili
maddelerine yapılmış sayılır. Diğer
kanunlarda ve mülga 3182 sayılı Bankalar Kanunu ve bu Kanunla yürürlükten
kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununda özel finans kurumlarına yapılan
atıflar, katılım bankalarına yapılmış sayılır. GEÇİCİ MADDE 1. — Bu Kanuna göre çıkarılacak yönetmelik, tebliğ ve kararlar yürürlüğe
girinceye kadar, kaldırılan hükümlere dayanılarak çıkarılan düzenlemelerin,
bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu
Kanunda öngörülen düzenlemeler bir yıl içerisinde yürürlüğe konulur. GEÇİCİ MADDE 2. — 12.5.2001 tarih ve 4672 sayılı Kanunun geçici 2/a maddesi hükümleri
saklıdır. GEÇİCİ MADDE 3. — Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, Kurum tarafından daha önce
faaliyet izni verilmiş olan tüm bankalar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği
tarihten önceki kanunlara uygun olarak yapmakta oldukları faaliyetlerine
devam ederler. Bankalar bu Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren, iki ay
içinde faaliyet gösterdikleri alanları bildiren beyannameyi Kuruma verirler.
Bankalar, faaliyetlerini bu Kanunun 4 üncü maddesi kapsamındaki faaliyet
konularını genişletmeden önce Kurumdan izin almak zorundadır. Bankalar
ve finansal holding şirketleri durumlarını, bu Kanun hükümlerine bir yıl
içinde intibak ettirmek zorundadır. Halen
faaliyette bulunan özel finans kurumları, bir yıl içerisinde ticaret
unvanlarını katılım bankası ibaresini de kapsayacak şekilde değiştirmek ve
mevcut durumlarını Kanunun finansal raporlamayla ilgili hükümlerine intibak
ettirmek zorundadır. Özel Finans Kurumları Birliği Türkiye Katılım Bankaları
Birliği olarak addolunur ve bu Kanunun hükümlerine tâbi olup, üç ay içinde
durumunu bu Kanun hükümlerine uygun hale getirir. GEÇİCİ MADDE 4. — Kurumca yetkilendirilen Bağımsız denetim kuruluşları durumlarını
31.12.2006 tarihine kadar 36 ncı madde hükmüne uygun hale getirmek
zorundadır. GEÇİCİ MADDE 5. — Bu Kanunun 54 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki yüzde yirmibeşlik
oran, bir risk grubuna kullandırılabilecek krediler yönünden, 31.12.2005
tarihine kadar yüzde otuzbeş, 1.1.2006 tarihinden itibaren yüzde yirmibeş
olarak; yüzde yirmilik oran, 31.12.2005 tarihine kadar yüzde otuzbeş,
1.1.2006 tarihinden 31.12.2006 tarihine kadar yüzde yirmibeş, 1.1.2007
tarihinden itibaren yüzde yirmi olarak uygulanır. Bu
Kanunun 54 üncü maddesindeki kredi sınırlarına ilişkin hesaplamalarda
ortaklık payları; 2005 yılında yüzde kırk, 2006 yılında yüzde elli, 2007
yılında yüzde altmış, 2008 yılında yüzde yetmişbeş, 2009 yılında yüzde
doksan, 1.1.2010 tarihinden itibaren yüzde yüz oranında dikkate alınır. GEÇİCİ MADDE 6. — Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla, iştirak tutarları Kanunun
56 ncı maddesinin birinci fıkrasında belirtilen oranların altında olan kredi
kuruluşları, hiçbir şekil ve surette bu maddede yer alan oranları aşamazlar.
Aynı tarih itibarıyla iştirak tutarları Kanunda belirtilen oranlardan
herhangi birini aşan kuruluşlar, aşım tutarlarını, 31.12.2005 tarihine kadar
yüzde yirmisini, 31.12.2006 tarihine kadar yüzde kırkını, 31.12.2007 tarihine
kadar yüzde altmışını, 31.12.2008 tarihine kadar yüzde seksenini, 31.12.2009
tarihine kadar yüzde yüzünü itfa etmek suretiyle giderirler. GEÇİCİ MADDE 7. — 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesi kapsamında
sandık ve vakıfları bulunan bankalar durumlarını 31.12.2007 tarihine kadar 58
inci madde hükmüne uygun hale getirmek zorundadırlar. GEÇİCİ MADDE 8. — Bu Kanunun yayımı tarihinden önce Kuruma yarışma ve yeterlilik sınavıyla
alınmış; avukat (Kurum uzman yardımcısı) ve Kurum uzman yardımcıları,
bankacılık uzman yardımcısı olarak atanır. Kurumda yeterlik sınavını geçerek
avukat (Kurum Uzmanı) ve Kurum Uzmanı unvanını kazanmış olanlar bankacılık
uzmanlığına atanır. Bunların Kurumda çalıştıkları süreler bankacılık uzman
yardımcılığı ve bankacılık uzmanlığında geçmiş sayılır. Bu
Kanunun yayımı tarihinde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunda görev
yapan personelden; Kurum Uzmanı olarak görev yapmış ve geldikleri kurumlarda
mesleğe özel yarışma sınavıyla alınmış ve yeterlik sınavında başarılı
görülerek uzman, müfettiş ve benzeri unvanlarda görev yapmış olanlar ile en
az doktora derecesine sahip olanlar bankacılık uzmanlığına atanmış
sayılırlar. Bunların geldikleri kurumlarda uzman, müfettiş ve benzeri
unvanlarda ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunda çalıştıkları
süreler bankacılık uzmanlığında geçmiş sayılır. Bu Kanunun yayımı tarihinden
önce başka kurumlardan naklen atanmış bankalar yeminli murakıp ve yardımcılarının
geldikleri kurumlarda çalıştıkları süreler Kurumda geçmiş sayılır. Bu
maddenin birinci ve ikinci fıkrasında zikredilen Kurum uzmanları dışında
kalan Kurum uzmanları ve avukatlar aynı kadro unvanlarıyla görevlerine devam
ederler. Bu kadrolara bir daha atama yapılmaz. Bu kişiler görevde kaldıkları
sürece bankacılık uzmanlarının aylık, malî, sosyal ve emeklilik haklarından
aynen yararlanırlar. GEÇİCİ MADDE 9. — Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihteki Hazine Müsteşarlığının 3226
sayılı Finansal Kiralama Kanunu hükümleri ile 90 sayılı Ödünç Para Verme
İşleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin ikrazatçılık dışındaki
hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili personeli, muvafakatları alınmak kaydıyla
ve 1.1.2006 tarihine kadar talep etmeleri hâlinde Kuruma naklen atanır. Kanun
yürürlüğe girdiği tarihte, Müsteşarlığın ilgili personelinden yurt dışı
teşkilatında görev yapan veya uluslararası kuruluşlarda görevli bulunan,
lisans üstü eğitim nedeniyle yurt dışında bulunan veya askerlik ya da sair
nedenlerle ücretsiz izinli olanların naklen atanma hakları saklıdır. Süresi
içinde kullanılmayan haklar geçersiz olur. Hazine
Müsteşarlığından naklen atanacak ilgili personelden, yaş şartı dışındaki
şartları taşıyan ve Kurulca belirlenecek usûl ve esaslara göre en az üç yıllık
hizmeti bulunanlar bankacılık uzmanı, üç yıldan az hizmeti olanlar bankacılık
uzman yardımcısı olarak atanır. Bunların geldikleri kurumda çalıştıkları
süreler bankacılık uzman ve uzman yardımcılığında geçmiş sayılır. Naklen
atanan personelden Müsteşarlığa karşı mecburi hizmet yükümlülüğü bulunanların
Kurumda geçirdikleri süreler bu yükümlülüklerin ifasında dikkate alınır. Bu
maddenin birinci fıkrası hükmüne göre Hazine Müsteşarlığından naklen ataması
yapılan personelin kadroları hiçbir işleme gerek kalmaksızın iptal edilerek,
190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli cetvelin Hazine Müsteşarlığına ait
bölümünden çıkartılmış sayılır. Kurum
veya Fon personeli iken Fonda veya Kurumda geçici olarak görevlendirilen
personel, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içerisinde kurumlarına
iade edilmemeleri hâlinde bulundukları Kurumda veya Fonda durumlarına uygun
kadro veya pozisyonlara atanırlar. Bunlara
ödenecek farklar hakkında geçici 20 nci maddenin ikinci fıkrası hükümleri
uygulanır. GEÇİCİ MADDE 10. — Bu Kanun yayımlandığı tarihte halen Fonda çalışmakta olan personelden,
Kanun ile Fona verilen aslî ve sürekli görevler ile diğer hizmetleri
yürütecek olanlar, öğrenim durumları, hizmet süreleri ve Fon Kurulu tarafından
belirlenecek diğer hususlar dikkate alınarak bu Kanuna ekli (II) ve (III)
sayılı cetvellerde yer alan kadro ve pozisyonlara atanır. GEÇİCİ MADDE 11. — Bu Kanunun yayımı tarihinden önce, 26.12.2003 tarihine kadar temettü
hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Fona intikal eden ve/veya
bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme izin ve yetkileri ilişkili
Bakan, Bakanlar Kurulu veya Kurul tarafından kaldırılarak tasfiyeleri Fon
eliyle yürütülen veya Fon tarafından tasfiye işlemleri başlatılan bankalar
hakkında başlatılan işlemler sonuçlanıncaya ve her türlü Fon alacakları
tahsil edilinceye kadar bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Kanunun
14, 15, 15/a, 16, 17, 17/a ve 18 inci maddeleri, ek 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı
maddeleri ile geçici 4 üncü maddesi hükümlerinin uygulanmasına devam edilir. Bu
Kanunun yayımı tarihinden önce haklarında bu Kanunla yürürlükten kaldırılan
4389 sayılı Kanun gereği mal bildiriminde bulunması gerekenlerin, bildirimde
belirtmedikleri veya gerçeğe aykırı olarak bildirdikleri her türlü taşınır ve
taşınmaz mal, hak ve alacak ile gelir ve harcamalar da haksız mal edinme
hükümlerine tâbidir. Haksız mal edinmediğini ispat edene bu hüküm uygulanmaz. Bu
Kanunun yayımı tarihinden önce mülga 3182 sayılı Bankalar Kanununun 64 ve 65
inci maddeleri ile bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar
Kanununun 14 üncü maddesi uyarınca işlem yapılan bankalar ile tasfiyeye tâbi
tutulan veya tasfiye işlemi başlatılan bankalar hakkında bu Kanunla
yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin (5) ve (6)
numaralı fıkraları hükümlerinin uygulanmasına devam edilir. GEÇİCİ MADDE 12. — 13.11.1996 tarihli ve 4208 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin (a) bendinin
(6) numaralı alt bendi; bu Kanunun 134 üncü maddesinin dokuzuncu, onuncu,
onbirinci, onikinci ve onüçüncü fıkraları, 136 ncı maddesi, 137 nci maddesi,
138 inci maddesinin ikinci fıkrası ve geçici 10 uncu maddesinin ikinci
fıkrası, 71 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi hükümlerine göre
faaliyet izni kaldırılan veya Fona devredilen bankalar ile 26.12.2003
tarihine kadar temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Fona
intikal eden ve/veya bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme izin ve
yetkileri ilişkili Bakan, Bakanlar Kurulu veya Kurul tarafından kaldırılarak
tasfiyeleri Fon eliyle yürütülen veya Fon tarafından tasfiye işlemleri
başlatılan bankalar hakkında uygulanır. GEÇİCİ MADDE 13. — Sermayesinin yarıdan fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan ya da
hisselerinin çoğunluğu üzerinde bu kurum ve kuruluşların idare ve temsil
yetkisi bulunan ve özel kanunla kurulmuş bankalarda (Tasfiye Hâlinde T. Emlak
Bankası A.Ş. dâhil ) 26.12.2003 tarihinden önce bankacılık teamüllerine göre
teminatlı ve/veya yetersiz teminatlı kredi kullanıp da vadesi geçtiği halde
henüz ödenmemiş, süresi uzatılmamış veya yeniden yapılandırılmamış kredileri
kullananlar ya da yeniden yapılandırma şartlarını ihlal edenler ile münferit
veya karşılıklı verilen banka teminat mektupları, kabul kredileri ve avaller,
taşınır ve taşınmaz rehni, ipotek, üst hakkı, intifa hakkı ve oturma hakkı
gibi her türlü sınırlı aynî hak tesisine ilişkin sözleşmeden doğan hakların
da diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvazaadan arî hakları aleyhine
olmamak üzere Fon alacaklarının tahsiline ilişkin 123, 134, 136, 137, 138,
140, 142 ve 165 inci madde hükümleri, tasarrufun iptali davalarında aciz
vesikası şartı aranmaması, tüzel kişilerin kanunî temsilcileri ile borçlu ve
borçla diğer ilgililerin yurt dışına çıkmasını yasaklama dâhil bankalarınca
uygulanır. GEÇİCİ MADDE 14. — 13.11.1996 tarihli ve 4208 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin (a) bendinin
(6), (7) ve (8) numaralı bentleri ile bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389
sayılı Kanunun 15/a maddesi ve 22 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasında
sayılan ceza ve hukuk davalarını kovuşturan, soruşturan ve yürüten Cumhuriyet
savcıları ile hâkimler bu işleri ivedilikle yürütürler ve görevleri süresince
disiplin nedenleri hariç mazeretleri ve istemleri olmadıkça üç yıl süre ile
başka bir yere veya göreve atanamazlar. Görev süresi dolanlar tekrar
atanabilirler. GEÇİCİ MADDE 15. — Bu Kanunun yayımı tarihinden önce iflas etmiş olan bankaların tasfiyesi,
tekemmül ettirilen işlemler ve yapılan sıra cetvelleri saklı kalmak kaydıyla
iflas idareleri tarafından bu Kanun hükümlerine göre yürütülür. Bu maddenin
uygulanmasında iflas idareleri bu Kanunun 106 ncı ve 140 ıncı maddesinde Fona
verilen yetkileri haizdir. GEÇİCİ MADDE 16. — Bu Kanun ile Fon alacağının tahsili bakımından yarar görülerek
zamanaşımı ve diğer konularda Fon lehine getirilen hükümler makable şamildir. GEÇİCİ MADDE 17. — Kurul Başkanı ve Fon Kurulu Başkanı hariç olmak üzere, Kurula ve Fon
Kuruluna ilk atanan üyelerin üçte biri iki yılda bir yenilenir. İkinci yılın
sonunda kur'a sonucu üyelikleri sona eren üyeler bir defalığına tekrar
atanabilir. GEÇİCİ MADDE 18. — Bu Kanunun yayımını izleyen bir ay içerisinde mülga 4389 sayılı Kanunla
kurulan Güvence Fonu tutarları Fona devredilir. GEÇİCİ MADDE 19. — Bu Kanunun 100 üncü maddesinin son fıkrası gereğince Kurum ile Fon tarafından
müştereken belirlenecek hususlar üç ay içinde belirlenir. GEÇİCİ MADDE 20. — Bu Kanun ile yapılan yeni düzenleme sebebiyle Kurumda görev unvanları
değişmeyenler aynı unvanlı kadrolarına atanmış sayılırlar. Bu şekilde atanan
personele, atandıkları tarihteki eski pozisyonlarına ilişkin olarak almakta
oldukları aylık ücret (fazla mesai ücreti hariç), ikramiye ve benzeri adlarla
yapılan ödemelerin toplam net tutarı; atandıkları yeni kadrolarına ilişkin
olarak yapılan her türlü ödemelerin (fazla mesai ücreti ve performansa dayalı
ödül hariç) toplam net tutarından fazla olması hâlinde, aradaki fark
atandıkları kadroda kaldıkları sürece herhangi bir vergi ve kesintiye tâbi
tutulmaksızın her ay tazminat olarak ödenir. İsteğe bağlı olarak, atandıkları
kadro unvanında herhangi bir değişiklik olanlarla başka kurumlara geçenlere
fark tazminatı ödenmesine son verilir. Görev
unvanları değişenler veya kaldırılanlar Kurumda, bu Kanunun yürürlüğe girdiği
tarihten itibaren bir yıl içinde durumlarına uygun yeni bir kadroya atanır.
Atama işlemi yapılıncaya kadar Kurumca ihtiyaç duyulan işlerde görevlendirilebilirler.
Bunlar yeni bir kadroya atanıncaya kadar eski görev unvanlarına ait aylık
ücret (fazla mesai ücreti hariç), ikramiye ve benzeri adlarla yapılan ödemeleri
almaya devam ederler. Ataması yapılan personelin aylık ücretleri ile her
türlü malî ve sosyal haklarında meydana gelen farklar hakkında da birinci
fıkra hükmü uygulanır. Bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte görev yapmakta olan Kurul Başkan ve
üyelerinin üyelikleri görev sürelerinin sonuna kadar devam eder. Kurul Başkan
ve üyelerinin ücretleri ile her türlü malî ve sosyal haklarında görevde
bulundukları sürece bu Kanunda yapılan düzenlemeler sebebiyle meydana gelen
farklar hakkında da birinci fıkra hükmü uygulanır. Yukarıdaki
hükümler, Fon Kurulu Başkan ve üyeleri ile bu Kanuna ekli (II) sayılı
cetvelde belirtilen kadrolara atanacak personel hakkında da uygulanır. Kamu
kurum ve kuruluşları ile Merkez Bankası personeli iken Kurumda veya Fonda
görev alanlar istekleri hâlinde ve bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten
itibaren bir yıl içinde talepte bulunmaları kaydıyla, geldikleri kurumlarda
durumlarına uygun bir göreve atanırlar. Bu takdirde, Kurumda veya Fonda
geçirdikleri süreler tâbi oldukları kanun hükümlerine göre hizmetlerinde
değerlendirilir. GEÇİCİ MADDE 21. — Bu Kanun uyarınca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi olan Kurum
ve Fon personelinin Kurum ve Fonda geçen hizmet süreleri, öğrenim durumu
itibarıyla yükselebilecekleri dereceyi aşmamak koşuluyla 657 sayılı Kanunun
ek geçici 1, 2 ve 3 üncü maddeleri ile 2.2.2005 tarihli ve 5289 sayılı Kanun
hükümleri dikkate alınarak kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinin
tespitinde değerlendirilir. Bu
suretle 5434 sayılı Kanuna tâbi olan personelin kazanılmış hak aylık
derecelerinde değerlendirilemeyen geçmiş hizmet süreleri emekli keseneğine
esas aylıklarında değerlendirilir. Söz
konusu personele, iş mevzuatına göre herhangi bir tazminat ödenmez. Bu
personelin önceden kıdem tazminatı ödenmiş süreleri hariç kıdem tazminatına
hak kazanacak şekilde geçmiş olan hizmet süreleri 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti
Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli sandığı ikramiyelerinin
hesabında dikkate alınır. GEÇİCİ MADDE 22. — T.C. Emekli Sandığı dışındaki sosyal güvenlik kurumlarından emekli olup,
bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce Kurul ve Fon Kurulu üyeliklerine
atananlardan T.C. Emekli Sandığıyla ilişkilendirilmelerini isteyenler, göreve
başladıkları tarihi takip eden aybaşından itibaren T.C. Emekli Sandığı ile
ilişkilendirilirler. Bu süreye ait emekli kesenek ve karşılıkları genel
esaslara göre T.C. Emekli Sandığına ödenir. GEÇİCİ MADDE 23. — 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamındaki bankalar, sigorta
ve reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya
bunların teşkil ettikleri birlikler personeli için kurulmuş bulunan sandıkların
iştirakçileri ile malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortasından aylık veya gelir
bağlanmış olanlar ile bunların hak sahipleri herhangi bir işleme gerek
kalmaksızın bu maddenin yayımı tarihinden itibaren üç yıl içinde Sosyal
Sigortalar Kurumuna devredilerek 506 sayılı Kanun kapsamına alınır. Devir
tarihi itibarıyla sandık iştirakçileri 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı
sayılırlar. Devre
esas olmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı,
Hazine Müsteşarlığı, Devlet Plânlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, Sosyal
Sigortalar Kurumu, Sandık iştirakçilerini istihdam eden kuruluş ve sandığı
temsilen birer üyenin katılımıyla oluşturulacak komisyonca her bir sandık
için sandıktan ayrılan iştirakçiler de dâhil olmak üzere, devir tarihi
itibarıyla devredilen kişilerle ilgili olarak, sandıkların 506 sayılı Kanun kapsamındaki
gelir ve giderleri dikkate alınarak yükümlülüğünün peşin değeri hesaplanır.
Peşin değerin aktüeryal hesabında kullanılacak teknik faiz oranı olarak
30.6.2005 tarihi itibarıyla en uzun vadeli iskontolu Yeni Türk Lirası
cinsinden ihraç edilmiş Devlet iç borçlanma senedinin ihraç anındaki nominal
faiz oranının Orta Vadeli Programda açıklanan tüketici fiyat indeksi yıl sonu
enflasyon hedefi kullanılarak reel hale getirilen faiz oranı esas alınarak
belirlenir. Belirlenen
peşin değer, onbeş yıldan fazla olmamak üzere, yıllık eşit taksitlerle her
yıl için ayrı ayrı Hazine Müsteşarlığınca açıklanacak Yeni Türk Lirası
cinsinden iskontolu ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetlerinin yıllık
ortalama nominal faizi üzerinden sandıklardan ve bu sandık iştirakçilerini
istihdam eden kuruluşlardan müteselsilen Sosyal Sigortalar Kurumunca 506
sayılı Kanun hükümlerine göre tahsil edilir. Devir
işlemi tamamlanıncaya kadar, sandık iştirakçilerine sağlanan sosyal sigorta
yardımları ile işirakçilerin primlerinin tahsiline ilgili sandık mevzuat
hükümlerine göre sandıklarca devam edilir. Bu madde kapsamındaki yükümlülüklerin devrinden
sonra sandıklar, 506 sayılı Kanunun öngördüğü sosyal haklarının ve
ödemelerinin üzerinde sağladıkları sosyal sigorta haklarına ve ödemelerine
devam edebilirler. Devralınan
iştirakçilerin hizmet yılları ve primleri ödemek veya ödenmiş olmak suretiyle
506 sayılı Kanuna göre emsallerine uygun olarak intibaklarının yapılması da
dâhil olmak üzere, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar,
Komisyonun önerisi üzerine Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenir. Söz
konusu sandıklar ve sandık iştirakçilerini istihdam eden kuruluşlar ile kurum
bu madde uygulamasına ilişkin tüm işlemler nedeniyle doğacak her türlü vergi,
resim ve harçtan muaftır. Yürürlük MADDE 170. — Bu Kanunun; 90 ve 91 inci maddeleri bu Kanunun yayımı tarihinden
itibaren iki ay içinde, 168 inci maddesinin (B), (C), (D) ve (E) fıkraları
1.1.2006 tarihinde, diğer maddeleri yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 171. — Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 1 Kasım 2005 (I) SAYILI CETVEL KURUMU:
BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU SINIF UNVAN
DERECE ADET GİH Başkan Yardımcısı 1 3 GİH Başkanlık Müşaviri 1 5 GİH Daire Başkanı 1 10 GİH Kıdemli Bankalar
Yeminli Başmurakıbı 1 30 GİH Kıdemli Bankacılık
Başuzmanı 1 20 GİH Bankalar Yeminli
Başmurakıbı 1 9 GİH Bankacılık Başuzmanı 1 4 GİH Başuzman 1 8 GİH Kurum Uzmanı 1 4 GİH Müdür 1 2 AH Avukat 1 1 SH Doktor 1 1 GİH Uzman 1 5 GİH Şef 1 3 GİH Dava Takip Memuru 1 1 GİH Sekreter 1 1 GİH Bankalar Yeminli
Başmurakıbı 2 8 GİH Bankacılık Başuzmanı 2 4 GİH Başuzman 2 4 GİH Kurum Uzmanı 2 8 GİH Müdür 2 2 GİH Uzman 2 2 GİH Savunma Uzmanı 2 1 GİH Şef 2 2 GİH Memur 2 2 GİH Sekreter 2 1 GİH Şoför 2 2 GİH Bankalar Yeminli
Başmurakıbı 3 13 GİH Bankacılık Başuzmanı 3 12 GİH Bankalar Yeminli
Murakıbı 3 20 GİH Bankacılık Uzmanı 3 10 GİH Başuzman 3 4 GİH Kurum Uzmanı 3 4 GİH Uzman 3 5 GİH Şef 3 1 GİH Memur 3 2 GİH Sekreter 3 3 GİH Bankalar Yeminli
Murakıbı 4 30 GİH Bankacılık Uzmanı 4 10 GİH Kurum Uzmanı 4 7 GİH Avukat (Kurum Uzmanı) 4 1 AH Avukat 4 1 TH Mühendis 4 1 GİH Uzman 4 3 GİH Şef 4 3 GİH Memur 4 7 GİH Sekreter 4 2 GİH Şoför 4 4 YH Hizmetli 4 1 GİH Bankalar Yeminli Murakıbı 5 30 GİH Bankacılık Uzmanı 5 15 GİH Bankacılık Uzman
Yardımcısı 5 2 GİH Kurum Uzmanı 5 4 GİH Uzman 5 5 GİH Şef 5 1 GİH Santral Memuru 5 1 GİH Memur 5 1 GİH Sekreter 5 1 GİH Şoför 5 4 YH Dağıtıcı 5 1 GİH Bankalar Yeminli
Murakıbı 6 45 GİH Bankacılık Uzmanı 6 40 GİH Hukuk Uzmanı 6 10 GİH Bilişim Uzmanı 6 15 GİH Bankacılık Uzman
Yardımcısı 6 5 GİH Kurum Uzmanı 6 4 AH Avukat 6 1 TH Mimar 6 1 GİH Mütercim-Tercüman 6 2 GİH Şef 6 3 GİH Kütüphaneci 6 1 GİH Sekreter 6 2 TH Teknisyen 6 2 GİH Şoför 6 2 YH Dağıtıcı 6 1 GİH Bankalar Yeminli
Murakıbı 7 45 GİH Bankacılık Uzmanı 7 30 GİH Hukuk Uzmanı 7 10 GİH Bilişim Uzmanı 7 15 GİH Bankalar Yeminli
Murakıp Yardımcısı 7 10 GİH Bankacılık Uzman
Yardımcısı 7 5 GİH Kurum Uzmanı 7 1 AH Avukat 7 1 GİH Mütercim-Tercüman 7 4 SH Doktor 7 1 GİH Şef 7 2 GİH Kütüphaneci 7 1 GİH Memur 7 1 GİH Sekreter 7 10 TH Teknisyen 7 2 GİH Şoför 7 3 GİH Bankalar Yeminli
Murakıp Yardımcısı 8 30 GİH Bankacılık Uzman
Yardımcısı 8 23 TH Mühendis 8 4 GİH Memur 8 3 GİH Sekreter 8 9 TH Teknisyen 8 3 GİH Şoför 8 1 GİH Bankalar Yeminli
Murakıp Yardımcısı 9 45 GİH Bankacılık Uzman
Yardımcısı 9 20 GİH Hukuk Uzman
Yardımcısı 9 15 GİH Bilişim Uzman
Yardımcısı 9 30 AH Avukat 9 3 GİH Mütercim-Tercüman 9 4 GİH Dava Takip Memuru 9 2 GİH Memur 9 5 GİH Şoför 9 2 GİH Santral Memuru 10 1 SH Hemşire 10 1 GİH Şoför 10 1 GİH Koruma ve Güvenlik
Görevlisi 10 1 TH Teknisyen 12 3 SH Hemşire 12 1 YH Dağıtıcı 12 2 GİH Koruma ve Güvenlik
Görevlisi 12 4 GİH Santral Memuru 13 2 GİH Memur 13 2 YH Dağıtıcı 13 3 YH Hizmetli 13 4 GENEL TOPLAM 851 (II) SAYILI CETVEL KURUMU: TASARRUF
MEVDUATI SİGORTA FONU SINIFI UNVANI DERECESİ ADET GİH Başkan Yardımcısı 1 2 GİH Daire Başkanı 1 10 GİH Başkanlık Müşaviri 1 5 GİH Müdür 1 2 GİH Müdür 3 1 GİH Müdür 4 1 GİH Denetçi 1 2 GİH Denetçi 2 2 GİH Denetçi 3 1 GİH Denetçi 4 1 GİH Denetçi 5 1 GİH Denetçi 6 3 GİH Denetçi 7 5 GİH Denetçi Yardımcısı 7 1 GİH Denetçi Yardımcısı 8 4 GİH Denetçi Yardımcısı 9 5 AH Avukat 1 3 AH Avukat 2 2 AH Avukat 3 3 AH Avukat 4 5 AH Avukat 5 17 AH Avukat 6 14 AH Avukat 7 30 AH Avukat 8 32 AH Avukat 9 24 GİH Uzman 1 15 GİH Uzman 2 15 GİH Uzman 3 16 GİH Uzman 4 30 GİH Uzman 5 30 GİH Uzman 6 40 GİH Uzman 7 40 GİH Uzman Yardımcısı 8 40 GİH Uzman Yardımcısı 9 13 GENEL TOPLAM
415 (III) SAYILI CETVEL KURUMU: TASARRUF
MEVDUATI SİGORTA FONU POZİSYON UNVANI ADEDİ İdarî Personel 120 Destek Personeli 35
TOPLAM 155 |